Son 6 senedir bir Masterchef furyasıdır aldı başını gidiyor. Öyle ki, artık manavlar bile özellikle bu programda yer alan ürünleri getirtmeye başladılar. Halkın ilgisi yoğun çünkü...
Yalnızca mutfağında yeni bir şeyler denemek isteyen halk da değil, artık gençler arasında bir meslek olarak da tercih edilirliği çok arttı aşçılığın. Evet yazımın bundan sonrasında masterchef olarak değil, aşçılık olarak bahsedeceğim. Çünkü her meslek gibi saygı duyduğum aşçılığın adını değiştirmeye gerek yok bence.
Zaten Mengen kökenliler başta olmak üzere, Güneydoğu mutfağı, Hatay mutfağı, Ege mutfağı, Karadeniz'in kendine has mutfak lezzetleri ile bu ülkenin nice başarılı aşçıları mevcut iken masterchef programı ile aşçılık konusu adeta farklı bir boyuta taşındı. Gerçi sadece bu programla değil, Nusret'in de katkılarıyla oluşan bir boyut bu! Nedir peki bu yeni boyut? Karizma boyutu tabi...
Yemin ederim bu programdaki şeflerin takındığı hal, tavır benim dünya çapındaki genel cerrahi profesörü hocalarımda bile görmediğim bir hal ve tavır. Orada bulunan yarışmacıların bu şeflerin önlerinde en ufak bir ekstra hareketlerinde içine düşürüldükleri durumlardan tutun da, yapılan bir yemek ile ilgili olarak sanki organ nakli hastasındaki dikkat edilmesi gereken hassasiyetmişcesine takınılan tavırlar gerçekten bazen kendimi gülmekten alıkoyamamama neden oluyor.
Mesleğim icabı hayatını kurtardığım çok hastam oldu. Ama ben kendi adıma asla ve asla bu programın şeflerinin çizdiği karizmayı çizemedim. Oysa ki yapılan şey biraz süslü yemeklerden ibaret. Verilecek değerin derecesini şöyle düşünmek lazım; şayet bu programdaki şefler ve bu şefler gibi iş yapan diğer insanlar olmasaydı insanlık alemi ne kaybederdi?! Biraz lezzet, biraz damak tadı belki!.. Hepsi o...
Önemli olan karın doyurmak, Önemli olan hayatta kalacak besinleri bulabilmek. Masterchef'lerimiz olmasa da tencerede pişen bir aşın varsa hayat devam edecektir.Tamam yaptıklarına saygı duyuyorum. Benim yapamadığım şeyleri yapabilen herkese ise ayrıca bir saygı duyuyorum. Ama tadında, dozunda olmalı her şey.
Programdaki şeflerin bakışlarını, duruşlarını, kullandıkları kelime ve cümleleri düşündükçe bak yine bir gülmek tuttu beni... İlahi masterchef... Bol michelin yıldızlarınız olsun e mi!
SCOOTER
Değinmek istediğim bir diğer konu ise çok daha ciddi. Scooter'ların ve artık yeni yeni yaygınlaşmaya başlayan elektrikli mini motorsiklet tarzı aletlerin yarattığı ciddi sorunlar. Bunlar nedeniyle hayatını kaybedenler de, sakat kalanlar da oldu... Bu tabii ki de öncelikli ve büyük olan tehlike boyutu. Ama bunun dışında da ciddi sorunlar var...
Bir kere bu aletleri kullananların sorumsuzluğu başlı başına sorun! Kullanıp bıraktıkları yerlerden örnekler sıralayacak olursam; apartman otopark giriş ve çıkışları, engelli vatandaşlarımızın ihtiyacı olan kaldırım rampalarının üzeri, enlemesine ve tüm kaldırımı kapatacak şekilde kaldırımlar, yüksek gerilim olan elektrik kutuları vs vs...
Bu iş hakikaten çığrından çıktı ve tüm şehir hayatını bozacak hale geldi. Normalde yasalara, kurallara ve hatta ahlaki görgü kurallarına uyan insanların çoğunlukta olduğu bir toplumda bu araçlar gayet de faydalı ve yaşamı kolaylaştırıcı unsurlar. Ama maalesef yurdumuzun cehalet gerçeği, insanlarımızın yasaları çiğnediğinde ciddi bir yaptırımla karşılaşmamaktan kaynaklı alışkanlık haline getirdiği kural tanımazlığı, haklının değil güçlünün dediğinin olduğu bir ortam olunca, bizdeki scooter gerçeği fayda değil zarar hanesine yazılan bir uygulama oldu...
Bunlar bir şekilde denetim altına alınmalı. Bunlar için sert bir takım müeyyideler getirilmeli. Kask takmadığı için oluşacak zarar sadece kendisine olacağından isterlerse bu konudaki yaptırımları düşük tutabilir yetkililer. Ama toplumun huzurunu bozan eylemlerin, bir başka insanın canını tehlikeye atan hareketlerin cezası büyük, çok büyük olmalı. Gerçi benim nazarımda teamüden adam öldürmeye teşebbüs olan, salgının yoğun olduğu-aşının da olmadığı dönemlerdeki maske takmayanların bile cezaları affedilmişken bu konudaki beklentim belki de tamamen çocukça bir hayal!..
Sağlıcakla kalın!..
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!