Bu ülke bizim. Onun için çalışanları, iyi işler yapanları, fedakarlıkta bulunanları makamları, kulüpleri, partileri ne olursa olsun, takdir etmek, alkışlamak, gönülden desteklemek bir vatan görevidir. Göreve geldiği günden beri Gençlik ve Spor Bakanı'nı yakından izliyorum. Sayın Kasapoğlu masa başında değil sahada çalışıyor. Bugüne kadar yaptığı tüm işler doğru gözüküyor ve son olarak yaptığı ise, Türkiye Cumhuriyeti'nin tarihinde bir ilk. İlkokuldan bu yana dışarıda koşup top oynadığımız günlerde sınıfa girince bize "haylaz gözüyle bakılacak" diye korkardık. O zor koşullarda bile, o haylazlardan milli atletler, rekortmenler ve golcü santraforlar çıktı. Bugün Türkiye'de milli takıma yükselmiş, uluslararası alanda başarı kazanmış sporcu çocuklarımıza 50 vakıf üniversitesinin kapıları açık, hem de 0 burslu olarak. Bu, ülke sporuna olduğu kadar, ülke gençliğine de bir büyük yatırımdır. Yüksek tahsil görmüş, yabancı dil bilen milli bir sporcunun ülke içinde de, ülke dışında da yeri ve değeri başka olacaktır. Spordan gelen, sporu bilen, eğitimli bireylerin ülke sporunda her alanda göreve gelmesi ve getirilmesi kadar doğru ve yararlı bir atılım olamaz. Gençlik ve spor bakanlığının ve Bakan Kasapoğlu'nun bu tempo ile alacağı sonuçları, hep birlikte ve alkışı hak ettiğini görüp gönülden alkışlayacağız.
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!