Aklımızdan çıkmıyor, Kahramanmaraş depremi… Nasıl çıksın, bunca can yok olmuş… Yaşam alanları yıkılmış, yaralar sarılmamışken…
“Cumhuriyet Tarihi”mizin, 100 Yılın en büyük afetiyle gözyaşlarımızın pınarları kurumuşken…
Nasıl unutulacak bu hüzün?
Dünya ülkeleri kalplerini birleştirip, yardıma koşarken, hepimiz elimizden geldiğince destek verdik. Bazılarımız dillendirdi, bazılarımız da “bir elin verdiğini diğer el bilmemeli” diyerek gereken neyse onu yaptı…
Herkes karınca kararınca çabaladı, durdu…
Deprem bölgelerine koşanlar, bu bölgelerdeki anılarını bırakıp, acılarını taşıyıp gelenlere kucak açanlara binlerce kez teşekkürler…
Hele cankurtaran o kahramanlarımız yok mu?
Enkaz altında kalanlara, canlarını hiçe sayarak, cansiperane hayat kurtarışları, tehlikeyi yok sayan mücadeleleri…
Dilini, dinini bilmediği, hiç tanımadığı canlara can olmak için binlerce kilometre öteden gelip de bizim kahramanlarımızla el ele, gönül gönüle toprağı eşeleyen, bir fazla canlı kurtarabilmek için ter döken, seferber olan herkese müteşekkiriz…
Bu alınlarından öpülecek insanlara ne kadar teşekkür etsek azdır…
10 ilimizi içine alan korkunç manzaradan etkilenenlerin bakalım ne zaman yaraları sarılacak.
Onların acılarını unutmak mı?
Elbette imkansız!..
Bir gerçek de var ki; yaşamın devam ettiği ve artık her gün; birleşme, her bireyin üzerine düşen görevleri yapma günü…
Herkes, her STK, spor kulübü gibi Bostanlıspor Kulübü de üzerine düşen görev ne varsa yapmaya hazır olma misyonuyla, depremin ilk gününden itibaren yapmaktadır. Gelecek günlerde de, sosyal sorumluluk projelerini devam ettirecektir.
İlk etapta deprem bölgesinden gelen depremzede ailelere yer bulma, onların barınmalarını sağlama misyonunu üstlendi. Üstlenmeye de devam ediyor.
Oryantiring sporcumuz ailesiyle birlikte yaşadığı evin üst katını depremde evini kaybeden bir aileye açtı. İçindeki tüm eşyaları da, deprem bölgesine giderek kurtarma ekibinde yer alan ve parmağı da kırılan Altunspor Atletizm ve Oryantiring Kulübü Başkanı, Bostanlıspor Oryantiring Şube Danışmanı Cengiz Altun önderliğinde oryantiring antrenörlerimiz, Türkiye Şampiyonumuz Büşra-Harun Altun çifti üstlendi. Atletizm Antrenörümüz Kahraman Alemdarlar önderliğinde giyecek toplandı ve bu aileye ulaştırıldı.
Bostanlıspor tüm branş antrenörlerini hazır tutarak, depremden ilçemize gelen depremzede çocukları başta olmak üzere bu ailelere moral vermek, motivasyonunu üst düzeye çıkarmak için tesislerini açtı.
Malatya’dan gelen bir tenisçiye de tüm olanakları sağladı. Antrenör Mizgin Şeker kortta kendisiyle birebir ilgilenmeye başladı. Tenis başantrenörü Serhan Ekecan da “çocuk ve spor” konusunda projesini yönetime onaylattı.
Fizyoterapistimiz Ceren Cannar “ben her göreve hazırım” derken, psikoloğumuz Seda Soylu da çocuklar ve ebeveynlere yönelik bir atölye planlayıp yönetimin onayına sundu. Oyun terapisiyle depremin izlerini biraz silmek için ailelere hem teorik, hem de uygulamalı olarak atölyeyi en kısa zamanda gerçekleştireceğiz.
Ses ve nefes eğitmenimiz Mehtap Gönüldaş, masa tenisi antrenörümüz, doktora öğrencisi Ebru Dıvrak, “yaşama yeniden sarılma ve bütünleşme” konusunda teorilerini hazırladı.
Ve diğer branş antrenörlerimiz Aytaç Uyanıker, Esra Çimen, Gürhan Gülmaya, Cengiz Gündoğan futbol ekibimizden teknik sorumlumuz Behiç Basatuğrul başta olmak üzere Mustafa Seyhan, Ataberk Çeviksoy, Karşıyaka’ya gelen depremzedeler için destek çağrısını yenilerken “acıyı birlikte yaşadık, yaşama birlikte yeniden bağlanacağız” dediler…
Elbette antrenörlerimizin çabalarına yönetimimiz de ayak uydurmuyor değil… Her biri inanılmaz katkıyı sessiz sedasız yaptı. Muzaffer Tuğsavul, İlkay Özçelik ve özellikle de Akhisar’daki pide fırınını ve fabrikasını 24 saat açık tutarak deprem bölgesine vakumlu pide yollayan Ufuk Merde, Karşıyaka’daki çalışmalarıyla Taner Çınar’a teşekkür ediyorum…
Sesimiz çıkmaz ama, biz böyle günler için de varız…
100 yılın felaketinin acılarını milletçe paylaştığımız gibi, yine hep birlikte aşacağız…
Üzüntümüz sonsuz…
Acımız büyük…
El ele vererek bunun da üstesinden geleceğiz… Yepyeni evleri en kısa zamanda depremzedelere yaparak onları sıcak yuvalarına yerleştirmeliyiz…
Bu acıyı unutmayalım, unutturmayalım…
Unutmayalım ki; güneş her sabah yeniden doğmaktadır. Güneşi örnek alalım. Korkmayalım batmasından… Nasıl olsa yine doğacaktır. Yılmayalım; yeniden doğmaktan… Güçlü olalım. Güçlerimizi birleştirelim ve yılmadan acılarımızı sararak yeniden doğalım!..
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!