Pandemi aşağı... Pandemi yukarı!..
Neler oluyor?. Allah aşkına!..
Ey, bilim kurulu üyeleri!..
Sizin yaşam felsefenize göre, insanların biyolojik yapısını canlı tutmak öncelikli!..
Ancak, farkında mısınız? Ekonomi çöküyor, çöküyor!. Hem de büyük bir hızla! Hepimiz adına aldığınız kararların doğru ve isabetli olduğunu sanıyorsunuz!.. Bizler de ne yazık ki, sizlerin kararlarınıza, kayıtsız şartsız teslim olduk!... Boyun eğiyoruz.
İyi de!.. Yaşamımızın devam etmesi adına dönen değirmenin suyu nereden gelecek?
Kazancı yok edilen iş yerleri, üretim yapamayan fabrikalar, zarar eden gıda, hizmet ve alışveriş merkezleri, üreticiler, nasıl vergi ödeyebilecek?.
Bu durumda devlet kasasına gelir girdisi nasıl sağlanacak?
Kısacası, gelir gider çarkı nasıl dengelenecek?.Memur, işçi, işsizlik ve emekli maaşları nereden ödenecek?
Her türlü üretimi kısıtlanan, bazıları ise tamamen yok edilen sektörleri, eksiye doğru giden, buna karşılık giderleri çığ gibi büyüyen bir ülkede, sağlıktan, başarıdan, huzur ve mutluluktan söz edile bilir mi?
Millete yanlış ve hayali bilgiler vererek, uyutma ve oyalama taktiği uygulamak, beyin yıkamak anlamında değil midir?
Nasıl ki: En küçük işletmenin dahi bir bilançosu vardır!...Bir ailenin gelir gider tablosu vardır!...Bütün bu tablolar eko sistemin dengede olmasını sağlamak üzere kontrol edilir... Bir devletin de bilançosu, aktif-pasif hesapları, son derece hassas dengede tutulmalıdır. Bu dengeyi sağlamakla görevli devlet kurumları ise, bilindiği üzere, maliye bakanlığı, hazine müsteşarlığı, merkez bankası, gelir idaresi başkanlığı xs.'dir.
Bana göre, denge bozulmuştur.
İnsanlarımızın can varlığı korunsun, ölümler sona ersin amacına yönelik alınan kararlar, ne yazık ki, ekonomimizi ciddi ölçüde sarsmıştır.. Başka bir ifade ile nefes alabilmek ve canlı kalabilmek adına, yaşarken ölümü hissetmek noktasına geldiğimizi söylemek mümkündür.. Moraller bozulmuştur... Huzur ve mutluluk yok olmuştur... Özellikle, 65 yaş üstü insanlarımız, toplumdan tecrit edilmiştir.. Adeta, sosyal ve yaşamsal profilden uzaklaştırılmıştır... Bu tutum ve uygulama, büyük haksızlıktır...
Suç işlemeden yaşlı insanlar, adeta cezalandırılmıştır. Böylesine acımasızca karar veren yetkililer, ayni kuralları, kendileri için uyguluyorlar mı, acaba?
Hiç sanmıyorum!..
Bir taraftan ekonominin çöküşünü izlemek... Bir taraftan, sosyal yapının yok olduğunu görmek...
Bir taraftan, yoksulluğun ve mutsuzluğun sonucu, cinnet boyutuna ulaşan cinayet ve suç fiillerini duymak.
Bir taraftan, toplumun, sıkıntılarının ne seviyede bulunduğunu anlamak!...
Hepimiz için, tekrar tekrar gözden geçirmemiz ve üzerinde, acil biçimde çözümler üretmemiz gereken hususlardır!...Daha fazla gecikmeden... İş işten geçmeden... Eğer çözüm üretemeyeceksek, bırakın yaşarken ölmek yerine, "Corona'dan ölmeye razıyız!..."
"YETER ARTIK, YETER!..." diyerek!...
NOKTA...
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!