İnsanoğlu: Önemli bir sınav veriyor. Dünya'daki bütün ülkeler, kabuk değiştiriyor. Yaşam tarzımız, bakış açımız, yeni bir boyut kazanıyor...
Sosyal ve ekonomik alanlardaki zincir halkaları, adeta cilalanıyor...
Çalışma alanlarındaki hak kavramları, yeni ve sağlam zemin arıyor...
Sağlık ve beslenme düzenindeki değerler, bir kez daha, ön plana çıkıyor...
Farkındalıklar, sanki yeniden doğuyor...
Ne yazık ki: bütün bu saydığım olguların tek nedeni, hiç, ama hiç arzu etmediğimiz, covid 19 adındaki bir virüsün, başımıza musallat olması...
Keşke, daha farklı ve güzelliklerle yola çıkılsaydı...
Ancak: Ne yazık ki: Korona virüs belası, iki önemli konuyu, ivedilikle gündeme getirdi...
Birincisi: Hayatımızın olmazsa olmazı, sağlık sisteminin gücü...
İkincisi: Beslenmedeki ekmek üretiminin iç yüzü..
Şimdi: Bu iki önemli konuyu, ayrı ayrı değerlendirelim...
İlki: Sağlık sisteminin ve çalışanlarının temel yapısı, devlet ve millet desteğiyle iyileştirildi...
Çalışmalarındaki fedakarlıklar ve başarılar da, dikkate alınarak, ödüllendirildi...
Çünkü, ödülü hak etmişlerdi...
Alınan kararlar, hepimizi de, memnun etti...
Peki: Ya ikincisi!..
Yani, beslenme sistemimizdeki ekmek konusu, ne oldu?...
Sağlığımızı korumak adına aldığımız besinlerin, babası sayılan, vazgeçilmez ekmeğimizin, soframıza gelmesi için, fedakarca çalışan, fırın işçilerinin, hem yasal ve hem de vicdan ölçülerinde, almaları gereken hakları, ne oldu? verildi mi?. Ya da, veriliyor mu?...
Diye, kendimize sorduk mu?..
Böylesine önemli bir mesleği, fedakarca yerine getiren, nice zorluklara katlanarak, biz tüketicileri ekmeğimize kavuşturan fırın çalışanlarının, çığlıklarını, duyuyor muyuz?..
Ben bir tüketici ve yazar sıfatımla, bu çığlıklara, artık sırtımı dönemezdim...
Kayıtsız kalamazdım. Nitekim, daha fazla dayanamadım ve bu makalemi kaleme almak ihtiyacı hissettim. Bir insan olarak ve vicdan sınırlarımı çizerek.
Şimdi: Bu makalemde dile getirmeye çalıştığım, önemli bir hususa dikkat çekmek istiyorum.
O da, şudur: Ülkemizde, ruhsatlı ve yasal biçimdeki fırın çalışanlarının, tamamı için haftada 1 gün izin (dinlenme), bayram ve yıllık ücretli izin haklarının verilmesi konusuna, tüketici bir vatandaş olarak, devletimizin el atmasını istiyorum...
Ayrıca: Ülkemizde, bu son kriz döneminde, (korona virüs dönemi), hak etmesine ya da etmemesine bakılmaksızın, ihtiyaç sahiplerine, 1.000.-TL.'lık yardımın, tüm fırın çalışanlarına da, verilmesinin, gerekli olduğuna inanıyorum...
Kaldı ki: Türkiye'mizdeki fırın çalışanlarının, kritik ve zor günlerimizde, çalışmaları, başarıları ve fedakarlık ölçüleriyle, özlük haklarına ilişkin bu yardımlara (desteklere), layık olduklarını düşünüyorum..Hem de, her türlü virüs bulaşması riskini omuzladıkları bir ortamda...
O halde: Bu konuda, ilgili bakanlıkların ve Sayın Cumhurbaşkanımızın da, olumlu biçimde, arzu ve isteklere uygun karar vereceklerini umut ediyorum. Bu vesileyle de: Binlerce aileye mensup, milyonlarca insanımızın, mutlu olmalarına zemin hazırlanmış olacaktır...
Milletimizin bir ferdi ve parçası olarak, vatandaş, ve yazar kimliğimle, verilecek olumlu kararlar sonucu, mutluluk duyacağımın da bilinmesini diliyorum...
Saygılarımla....
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!