Kaybettiklerime üzülmedim, ömrümden kaybettiğim, gereksiz insanlarla geçirdiğim zamana çok ama çok üzülüyorum. Çünkü kaybettiğimiz her şeyi geri kazanabiliriz, ama ömrümüzden kaybettiğimiz zamanı asla.
Bazen de yaşanılmamış sayılması gereken zamanlar olur ki, ömrümüzü tüketir. Son üç yıldır covid salgını nedeniyle insanlık, ağırlığı bir gram bile bulmayan covid virüsüne esir kaldı. Milyonlarca insan öldü, milyonlarca insanda yan etkiler bıraktı. Kapitalizm, insanı yaşatmayı değil para ve güç kazanma hırsı ile beslenir., Bu tür salgınları önlemek onların umurunda değil. Para ve güç kazanma hırsı ile insanları öldürmek için en modern ve kapsamlı silahlar üretir. Rus-Ukrayna savaşında binlerce insan yok ediliyor, dünya ekonomisi sarsıldı ama kazanan yine büyükler! Oluyor. Olan zavallı halklara oluyor. Annelerin dökülen gözyaşlarında boğulsunlar diyoruz ama boğulmuyorlar.
Üç yıldan sonra hiçbir şeyin özgürlük kadar insanı mutlu etmediğini gördük. Bence özgürlük en güzel mutluluktur. Salgın önlemleri kaldırıldıktan sonra yaşam yeniden başladı. Kolay değil üç yıl insanlar sadece birbirlerine değil kullandıkları eşyalardan bile uzaklaştılar. Kendini, tedirginlik ve korkunun hâkim olduğu bir yaşamın içinde buldu. Şimdi özgür. Çarşıda, sokakta, konser salonlarında özgürlüğün tadını çıkarıyor.
İyiliğe adanmış bir yaşamım var. Kendimi bildim bileli de bunu sürdürdüm; sürdürmeye de kararlıyım. Bazılarının içindeki ve içimdeki şeytana rağmen bu karalığımdan vaz geçmedim. İnsanların yüzündeki tebessüm beni mutlu ediyor. Rahatsızlığıma rağmen davet edilen her yere gitmeye çalışıyorum. Davet edilmediğim yere asla gitmedim ve gitmem de. Mutluluğun fotoğrafını çekmeyi yaşamsal gıda olarak görüyorum.
Medical Park İzmir Hastanesi’nin 8-14 yaş arası çocuklardan oluşturduğu koroyu çok özlediğimi de belirtmeden geçmeyeyim. O çocukların sahnedeki masumiyetleri, şarkı söylerken o güzel hareketleri daha gözlerimin önünde canlanıp durur. Bir yerde çok uzun süre kalabilen biri değilim ama o koroyu sonuna kadar izledim ve bu koronun oluşturulmasında büyük katkısı olan Medical Park İzmir Hastanesi Genel Müdürü Veysi Kubba’yı tebrik etmeden ayrılmadım. Bir daha o koroyu izlemek için gün sayıyorum. Kubba’nın “Görevimiz iyileştirmek” sözü de hala kulaklarımda. “Koromuzun temel hedeflerinden birisi ileride profesyonel müzik eğitimi almayı düşünen yetenekli çocukların doğru yönlendirilmesidir” sözü de çocuklarımızın geleceği açısından beni umutlandırıyor.
Karşıyaka Kaymakamlığı, Karşıyaka Belediyesi ve Sivil Toplum Kuruluşları peş peşe etkinlikler düzenliyor. Özgürlüğe yelken açmış geminin yolcusu misali bu gemilerde yerimi alıyorum. İnsanlar özgürlüğün, mutluluğun tadını doyasıya çıkarıyor.
Bizler covid belasından evimizden korkumuzdan dışarıya çıkamazken birileri de canını yok sayıp covid ile savaş veriyordu. Covide karşı savaşan sağlık ordusunun neferleri doktorlarımız, hemşirelerimiz ve sağlık çalışanlarımız vardı. Onların bu savaşı karşısında yaşamım boyunca onları minnet ve şükranla anacağım. Hemşirelik haftası kutlanacaktı. İzmir Çiğli Eğitim ve Araştırma Hastanesi Sağlık Bakım Hizmetleri Müdürü Sevgi Çınar beni davet etti. Gitmem mi. Çok sevdiğim ve çalışmalarını takdir ettiğim Başhekim Dr. Öğretim Üyesi İlker Kızıloğlu’nu da görmek, onun salgın döneminde verdikleri savaşı kendi ağzından dinlemem lazımdı. Dr.Kızıloğlu’nu dinledim. Benim gibi salondakiler de ayakta alkışladı. Hemşirelerimizin salgın anılarını dinlerken göz yaşlarını tutamayanlara tanıklık ettim. Ne zor şartlarda yaşatmak için yaşamış, bu güzel insanlar. Daha önce yazmıştım özlük haklarının iyileştirilmesini, Sağlık ve Turizm Bakanlığı iş birliği yaparak bu güzel insanları tatile gönderip ödüllendirmesi gerektiğini. Şimdi tam zamanı…
Karşıyaka Halk Eğitim Merkezi Müdürü Suat Korkmaz ve ekibi muhteşem projelere imza atıyor. Alsancak tarihi tren garındaki muhteşem yıl sonu sergisini izledim. Sergi beni büyüleyici bir atmosfere götürdü. Büyük önder Mustafa Kemal Atatürk’ün seyahat ettiği tren vagonundaki sergiyi gezmenin yaratığı duygu bambaşkaydı.
Son söz “Belki de ihtiyacımız olan tek şey; Değer verince değişmeyen insanlar” Eliot
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!