Eğitimde tasarruf olmaz

Cumhurbaşkanlığı tasarruf tedbirleri genelgesi ile Kamu kurum ve kuruluşlarının harcamalarında tasarruf sağlanması, bürokratik işlemlerin azaltılması ve kamu kaynaklarının etkili, ekonomik ve verimli kullanımına ilişkin olarak alınması gereken tedbirler açıklandı. Bence bu kararın alınmasına geç bile kalındı. 
Tasarruf Tedbirleri genelgesi Kamu kurum ve kuruluşlarının hizmet içi eğitim, konferans, seminer, çalıştay, sempozyum, toplantı, organizasyon ve benzeri faaliyetleri uzaktan erişim yöntemiyle, yüz yüze yapılması zorunlu olanlar ise kamu tesislerinde yapılması kararı son derece isabetli olmuş. Dünya kadar paranın lüks otellerde harcamanın önüne geçilmiş olacak. Yabancı marka, milyonlarca liralık araçlarının da birilerinin egosunu tatmin için alınmasının yasaklanması da süper.
Ancak eğitimde tasarruf olmamalı. Millî Eğitim Bakanlığı verilerine göre 2024’te tüm ülkede açılan toplam 358.566 kurstan 6.854.252 kişi faydalanmış. Bu çok güzel bir rakam. Tasarruf Tedbirleri genelgesi sonrasında kurs sayıları düşürüldü. Bence büyük hata. Aksaklıklar, yanlışlıklar varsa düzeltilmeliydi. Kurslar, özellikle ev hanımlarının, emeklilerin bana göre de “aptal kutusu olan TV’nin” başından uzaklaştırılmasının güzel bir eylemiydi. “Kimin eli kimin cebinde, kim kiminle yatmış” gibi sahnelerden uzaklaşmış oluyorlardı. Toplumda âdâb-ı muaşeret kuralları yerlerde sürünüyor. Nezaket, terbiye ve görgü kurallarının yok olmaya yüz tuttuğu bu devirde, Halk Eğitimi Merkezi ve Akşam Sanat Okulları toplumsal barış açısından da çok önemli bir merkez. Bazı yerli ve yabancı dizilerde TCK'nın 225. Maddesinde yer alan 'Hayasızca hareketler' suçunu işleyip işlemediklerini bilemiyorum ama RTÜK ve BTK’nın hayasızca hareketlere karşı önlemleri daha da etkinleştirmesinin gerektiğini düşünüyorum. 
Bu aralar en çok Karşıyaka Belediyesi ve Karşıyaka Halk Eğitim Merkezi iş birliğiyle düzenlenen Mahalle Merkezi Kurslarında oldukça kısıtlamaların olduğu söyleniyor. Özellikle Halk Eğitim Merkezi ve Karşıyaka Belediyesi’nin Bilge Çınarlar Sağlıklı Yaş Alma Merkezi'nde Karşıyakalı 60 yaş ve üzeri yurttaşlar için düzenlen kursların kaldırıldığı ile ilgili şikayetler çoğaldı. Zaman zaman halkımla iç içe olmak, onların sorunlarını dinlemek için kahvelere ve kafelere takılırım. Bugünlerde restoranlara ve lüks kafelere girmek benim de her babayiğidin de harcı değil zaten. Orta direkte yok oldu.
Tersane kafeye takıldım. Çay, kahve ucuz. Yan tarafta 60 yaş üzeri hanımlardan oluşan bir grup konuşuyor. “Kursların kapatılmasını protesto edelim, yürüyüş yapalım. Halk Eğitimin kapattığı kursları belediye açsın diye iskeleden belediyeye kadar haykırarak yürüyelim” Doğrusu içim acıdı. O güzel insanlar o yaşlarına rağmen bir şeyler öğrenmek, yeni dostluklar kurmak, belki de aile bütçelerine katkıda bulunmak istiyorlardı. Tasarruf tedbirleri ile kursların kapatılması ne kazandıracak merak ediyorum. Bütçeye kaynak sağlanmak isteniyorsa milletvekillerinin emekli maaşlarını, sağlanan hakların gözden geçirilmesi, kamuda görev alanların/almış olanların varsa haksız zenginliklerinin tespit edilip o miktarları bütçeye aktarılmasının daha çok katkı sağlayacağını düşünüyorum. Bilerek ya da egolarını tatmin etmek için kamuyu zarara uğratanlardan zararın rücu edilmesi de bütçe için bir başka gelir kaynağı olacak.    
Yıkılan Karşıyaka Halk Eğitim Merkezi binasının, yıkılan okulların inşaatlarının tasarruf tedbirleri kapsamında olmaması gerektiğini düşünüyorum. Çünkü eğitimde tasarruf olmaz. Yüzlerce kadrosuz usta öğreticiyi de işsizler ordusuna katmak da doğru olmaz.
Finlandiya küçük bir ülke ama refah içinde. En büyük geliri eğitimden. Dört mevsimi yaşayan, üç tarafı denizlerle çevrili, geniş tarım alanı olan güzel ülkemiz insanlarının ne yazık ki refahını tartışıyoruz. 
Faşist, soykırımcı, çocuk katili diye Netanyahu’ya lanet okurken bir de baktık ki para için bebek katili çetesi kurulmuş. ‘Yenidoğan çetesi’ denilen çetenin şimdilik 22’si tutuklu 47 şüpheli hakkında iddianame hazırlanmış. Yürekli bir Cumhuriyet savcısı çıkmış. Yenidoğan o yavruların katıl edilmesinin hesabını soruyor. Yüreğine kurban savcım. 582 yıl 9 aya kadar hapis cezaları isteniyormuş. SGK’yı dolandırmak için o yavruların canına kıyanlar, onları koruyanlar mutlaka ama mutlaka cezalandırılmalı. Zengin olma uğruna insanların canına, malına, sağlığına kast edenler gün yüzü görmesin diyoruz da...
Sonsöz “Eğitimde feda edilecek tek bir fert bile yoktur” Mustafa Kemal Atatürk