Yerel seçim bitti ve yeni Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay oldu. Öncelikle hayırlı uğurlu olsun diyorum. Cemil Tugay adını siyaseten içimizdeki büyük çoğunluk hayatında ilk kez bu yerel seçim döneminde duydu muhtemelen. 10 yıl önce dahil olduğu CHP tarafından Karşıyaka Belediye Başkanlığı’na bu kadarlık bir süreçte layık görülmesinin illa ki sağlam dayanakları vardır diye düşünüyorum. Kendisini bu makama getiren Karşıyakalılara düşen görev ise bundan sonrasında doğru kararlarda destek verip çalışma motivasyonunu arttırmak, yanlış olduğunu düşündüğü kararlarda da yapıcı eleştirilerde bulunmak olmalıdır. Bu sayede Karşıyaka daha güzel, daha da yaşanılır yarınlara kavuşacaktır.
Daha önceleri bu makamda oturanlara yönelik yapılan bir takım yanlışlara bundan sonrasında imza atmamak Karşıyaka’nın menfaatine olacaktır. Yani ‘’doğru eleştiri’’ ve ‘’belden aşağı vurmadan’’ yanlış görülen konularda uyarmak! Bir kişinin yaptığı işlere dair eleştiri getirirken usulüne uygun davranmamak o eleştiriyi yapanları haklı bile olsalar haksız duruma düşürebilir çünkü... Mesela; hizmetleriyle ilgili eksik veya yanlış olduğu düşünülen durumlarda, kalkıp da o kişinin doğum yerinden hareketle eleştiri yapmak gibi!
Aziz Kocaoğlu Tokatlıydı, en az doğma büyüme İzmirli biri kadar bu şehre aşkla hizmet verdi. Kredi notu AAA olan, borçsuz bir belediye ardında bırakmakla kalmayıp, üretmeyi ve üreticiyi destekleyen projelere ağırlık vererek, önceliği vitrine yönelik ve daha fazla insanın görecek olması nedeniyle de daha fazla prim yapacağı projelere vermedi. Malatyalı olan Cevat Durak benim nazarımda pek çok eleştiriyi hakediyor olmakla beraber Karşıyaka Spor Kulübü basketbol takımına bugün Mavişehir’de yer alan kapalı spor salonunu kazandırmakla çok önemli bir hizmetin altına imza attı. Konyalı olmasından hareketle kendisine yöneltilen stat konusundaki görüşü merkezli son derece ağır sözlere karşın H.M. Akpınar ile ilgili olarak da şehre kazandırdığı nice uluslararası ödüle nail olmuş projelerine bakmak bazı gerçeklerle yüzleşmeyi sağlayacaktır.
Karşıyaka’da hemen her yerel seçim öncesi dillere pelesenk olan Karşıyaka’yı bir Karşıyakalı yönetmelidir sözü vardır. Aslına bakarsanız benim de gönlümden geçen bu! Ancak bu tek başına bir kriter olarak kabul edilemeyecek kadar romantik bir söylemdir sadece... Bu söylemin tesiriyle aday gösterilen kişilerin neredeyse aslını inkar edecek bir tutum içerisine girme çabasına zorlanması da onların değil, buna sebep olanların ayıbıdır. Karşıyaka gibi entellektüel seviyesi ile Türkiye’nin öncü şehri olan bir yere bu tarz şovenist yaklaşımlar hiç yakışmıyor doğrusu.
Cemil Tugay’ın doğum yeri Van. Ortaokul ve lise dönemlerini Göztepe muhitinde yer alan İnönü Lisesi’nde okumuş ve 52 yaşında biri olarak ömrünün sadece son 20 yılını Karşıyaka’da geçirmiş! Hal böyleyken kalkıp da daha yolun başında bu konulardan dem vurup, kendisini demoralize etmeye kalkışan olmasın diye baştan bu tarz yaklaşımlara girilmemesi gereğini söylemeyi kendime vazife edindim. Görev sürecinin devamında da umuyorum ki en ufak bir yanlış olduğuna inanılan uygulamasıyla karşılaşılınca bu konulardan hareketle bir takım eleştirilere girişilmez!
Seçim öncesi açıkladığı pek çok projesi ve görüşü mevcut. Yapılması gereken ise bunların takipçisi olunması. Stat konusunda Yalı’ya stadı desteklediğini ifade eden açıklamaları mevcut mesela. Hatta Karşıyaka'ya iki stadın yapılması gerektiğini savunuyor (bunu söyleyen bir kişi olarak aynı zamanda da Örnekköy'e stat kesinlikle yapılmayacak yönündeki açıklaması nedeniyle ikinci stadın nereye olabileceğini düşündüğünü tam olarak anlayamadım o ayrı!). Her ne kadar ‘’ege postası’’ nda yapılmış olan röportajında bu konudan bahsederken Karşıyaka Spor Kulubümüzden veya Kaf Sin Kaf’ımızdan ‘’Karşıyakaspor’’ olarak ve benim yedi kuşak Karşıyakalı sülalemden bir kişiden bile duymadığım bir tabirle bahsediyor olsa da en azından bu konuda bir görüş beyanı var. Ve bu görüşün destekçileri bunun arkasının gelip gelmeyeceğini takip etmeli bence. Ben Yalı’da stat konusunda ‘’evet, ama spor kompleksi olarak’’ diyenlerden olduğum için en azından bu konudaki sözleriyle ilgili ‘’olmazsa hatırlatırım ama’’ deme gereği duymayacak olanlar sınıfındanım. Bunu isteyen küçük fakat oldukça etkili bir azınlığın bu konunun takipçisi olurken kalkıp da önceki belediye başkanına yaptıkları gibi istedikleri olmaması halinde ‘’ne de olsa Van’lı, ne de olsa sadece 20 yıldır Karşıyaka’da, ne de olsa Göztepe muhitinde yer alan İnönü Lisesi mezunu’’ gibi son derece yakışıksız sözlere başvurmamaları temennisindeyim.
Bu sadece basit bir örnek. Söylemek istediğim, Karşıyaka’nın menfaatine yönelik faydalı işler yapan, Karşıyaka kültürünü içselleştirip kendisini Karşıyakalı olarak gören her kim olursa olsun o kişi benim gözümde Karşıyakalıdır..! Bir plastik cerrah olarak Karşıyaka’da estetik kaygıları ön planda tutacak olmasına dair, direkt insana teması gerektiren bir mesleğin mensubu yani doktor olmasına istinaden insan faktörünü atacağı her adımda en başa koyacak olmasına dair, ortak tanıdığımız meslektaşlarımdan duyduğum ağırbaşlı-nazik-mütevazi-her cerrah gibi pratik ve sonuç odaklı karakteri nedeniyle bu ağır sorumluluğun altından Karşıyaka halkıyla beraber kalkabileceğine dair inancım oldukça büyük!
Ego’larını ön planda tutmayan, çalışkan bir belediye başkanı olacağı yönündeki beklentimle beraber diyorum ki; zaten, ‘’Kutsal Topraklar’’ a hükmedilemez, ancak ve ancak hizmet edilebilir...
Sağlıcakla kalın..!
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!