İşler yolunda giderken herkes dost. İşler biraz bozulsun, hiç sabretmeden başlayacak olan çatlak sesleri hemen duymaya başlarız ama…
Şu sıralar futbolda yüzümüz gülüyor. Umarım böyle de devam eder. Ve herkes Azat Yeşil ve yönetimine methiyeler düzüyor. Şimdilik…
Umarım bu durum da böyle devam eder. Bundan şüphelerim var, çünkü geçmişte benzer durumları çok yaşadık. Hem de soy sop üzerinden yürünerek en olmayacak şekilde yapılan saldırılarla…
Akif Ersezgin’e Bergamalı, Turgay Büyükkarcı’ya Somalı denilerek veya belediye başkanlarından Hüseyin Mutlu Akpınar’a Konyalı denilerek ve bu örnekler dışında da her daim belden aşağı yapılan bu tarz eleştirel yaklaşımlara defalarca şahit olundu.
Kimi zaman kimilerine başka takımların sempatizanları oldukları gerekçesiyle de vuruldu devamlı olarak. Kim ki Karşıyaka’yı seviyorsa, kim ki Kaf Sin Kaf’ımıza destek vermek istiyorsa onu yermek yerine onun desteklerine sahip çıkıp teşekkür etmek lazım oysa ki!
İçimizden kaç gerçek Karşıyakalı bugüne kadar kulübüne destek çıktı veya çıkabildi sanki! Kimisi imkanları el vermediğinden, maddi gücü yetmediğinden çok çok istese de yapamazken, pek çoğu ise kökenleri Karşıyaka olduğu halde kulübün sorunlarını uzaklardan seyretmeyi tercih etmedi mi sanki!
Aslında değinilmesi gereken bir diğer husus da içimizdeki ikiyüzlüler… Şimdilerdeki başkana destek verirken geçmişteki başkan ve belediye başkanlarına doğdukları yer veya başka kulüp sempatizanlıkları üzerinden saldıranları kastediyorum. Bakalım Azat Yeşil için ne zaman başlayacaklar bu tarz yersiz ve çirkin saptamalarına!
Yazımın başında o nedenle dedim zaten ‘’işler yolunda giderken herkes dost’’ diye… Şayet geçmişte eleştiri yaparken dayandırdığınız gerekçelerin saçmalığını anlayıp vazgeçtiyseniz sorun yok. Herkes hata yapabilir ama önemli olan hatasını görüp de düzeltebilmektir. Yok ama sadece alınacak birkaç başarısız sonuç sonrası kafasını kuma gömmüş devekuşları gibi kafalarınızı kumdan çıkartıp yine bu çerçevede saldırganlıklarınıza başlayacaksanız da bugünlerde de destek vermeyin kardeşim. İkiyüzlülüğün lüzumu yok! Kimin neye neden destek verdiğini herkes bilsin. Bir öyle bir böyle davranılmasın artık.
Tekrar söylüyorum ki, Karşıyaka için elini taşın altına koyan herkese destek olunması lazım. Sen şurada doğmuşsun, seni şu takım formasıyla da görmüşler saçmalıkları Karşıyakamızın sahip olabileceği desteklerin azalmasından başka hiçbir işe yaramaz.
Bu arada bence de Karşıyaka Karşıyakalılarındır. Evet bu böyle, ama Karşıyakalı kavramının altını doldururken de yanlış tanımlama yapılmamalı. ‘’Ben Karşıyakalıyım’’ diyen ve bu şehrin kültürüne adapte olan herkes Karşıyakalıdır. Tıpkı büyük önder Atatürk’ün veciz sözünde anlatmak istediği gibi; ‘’Ne Mutlu Türk’üm Diyene’’. Atatürk bu sözü asla sadece kökeni Türk olanları kastederek söylememiştir.
Yalnız bir konuya daha değinmeden de geçemeyeceğim. Söz konusu olan bir kulüp idareciliği değil de Karşıyaka’nın belediye anlamında idaresi ise, bu konuda çok net bir şekilde kökleri Karşıyaka’ya dayanan birisinin belediye başkanı olması gereğine yürekten inanıyorum. Sapla samanı karıştırmamak lazım. Biri şehrin kültürüne ve geleneklerine sahip çıkmakla alakalı, diğeri ise sadece bir takım spor müsabakaları ve insanların eğlencesi için düzenlenmiş olan organizasyon…
Sağlıcakla kalın!..
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!