Dimyata pirince giderken...

     Karşıyaka basketbolda Yaşar Holding desteğini kaybediyor mu? 
     Son çıkan haberlere göre yurtdışı maçlarında ayrı bir sponsor ile anlaşma talebi iletilen Yaşar Holding’in bu teklife hiç de sıcak bakmadığı gibi sponsorluk desteğini tamamen çekmesi gündemde… 
     Başkan İlker Ergüllü’nün kulübün menfaatleri doğrultusunda bir şeyler yapmaya çabaladığından eminim. Ancak dimyata pirince giderken evdeki bulgurdan da olmamak lazım… 
     Konuyla ilgili birkaç açıdan yanlışlar olduğunu düşünüyorum. Karşıyaka’nın diğer sponsor adayı olarak Yukatel adı geçiyor. Yukatel; Almanya’da yaşayan Denizlili bir iş insanına ait bir firma… 
     Ben gerek takım kurgusunda gerekse idari anlamda kendi içimizden çıkan kişilerin kulüpte yer alması gerektiğini savunanlardanım. Çünkü böyle olursa eğer, en ufak bir dara düşüldüğünde kaçıp terk edecek kişilerden değil de gönül bağı da olduğu için zorlukları aşmaya çabalayacak kişilerden oluşan bir ekip olur… 
     Basketbol takımımız uzun yıllarda oluşturduğu alt yapıdan oyuncu yetiştirip de kendi öz evlatlarıyla başarılar yakalama geleneğini terk edeli zaten çok oldu. Ve bence bunun sıkıntısını da madden-manen yaşıyoruz. Şimdi bir de sponsor desteği konusunda Selçuk Yaşar gibi büyük bir Karşıyakalı’nın mirası olan kurumla ters düşerek desteğini çekmesine sebep olmak ise uzun vadede daha da büyük sorunlar yaratacaktır kanaatindeyim… 
     Yaşar grubunun verdiği desteğin fazlasını verecek sponsorlarla temas kurmak kulüp idarecilerinin yaptığı bir yanlış değil tabii ki… Ama bu daha yüksek destek verecek olanlar tıpkı Yaşar grubu gibi kesintisiz ve çok ama çok uzun yıllar bunu sürdüreceklerinin taahhüdünü de verecekler mi?! Hiç sanmıyorum… 
     Bakınız Pınar 26 yıldır aralıksız isim sponsoru, Yaşar Holding ise çok daha uzun yıllardır kulübümüzün destekçisi. Tabi ki bu destek her iki tarafın da menfaatine hizmet ediyor. Karşıyaka, özellikle basketbolda marka değeri yüksek bir kulüp ve bundan Yaşar Holding de reklam anlamında büyük fayda sağlıyor. Ama Karşıyaka’nın da Karşıyakalı bir gruptan aldığı bu desteğin verdiği uzun soluklu güvenceyi hissetmesi de kulüp açısından büyük bir rahatlık sağlıyor… 
     Bu hayatta değişmeyen tek şey değişimin kendisidir. Bu açıdan yaklaşılacak olursa da alınacak cesur bir kararın (belki de fazlasıyla cesur ve kısa vadeli başarı sağlamak dışında uzun vadede pişmanlık duyulma ihtimali yüksek olan) Karşıyaka’ya basketbolda çok istediği Avrupa kupasını getirme ihtimali de tabi ki olabilir. Dolayısıyla bu zor ama oldukça zor bir karar… 
     Bir Karşıyakalı olarak gönlüm Karşıyakalı olan mevcut destekçimizin devamından yana. Hele bir de desteğini arttırarak bu sürdürülürse harika olacaktır… 
     Sonuç her ne şekilde gerçekleşecek olursa olsun Yaşar grubunun Karşıyaka’ya asla ama asla küstürülmemesi lazım. Bir başka ve belki de daha çok para verecek olan sponsorun gelmesi halinde akılların bir köşesinde daima o sponsorun asla Yaşar Holding kadar uzun süreli kalmayacağı gerçeği bulundurulmalı ve gereğinde baba ocağına tekrar rücu edebilecek yüzün olabileceği şekilde süreç devam ettirilmelidir. Bakalım neler yaşanacak, bakalım neler göreceğiz. Umarım Karşıyaka için en hayırlısı neyse, en doğru karar ne ise o olur…
     Sağlıcakla kalın!..
     (İskelemize saatimizi geri istiyoruz. Girne Caddesi girişindeki, üzerinde Ata’mızın fotoğrafı olan saatin de tekrar işler hale getirilmesini istiyoruz. Sayın Cemil Tugay lütfen bu sese artık kulak verin.)