Kadınların günümüzde yaşadığı pek çok sorun var. Kadına şiddet ve bunun en uç tezahürlerinden biri olan kadın cinayetleri, kadınların maruz kaldığı sorunlardan sadece biri ve en önemlisi...
Toplumsal Cinsiyet ve Kadın Algısı Araştırmasının 2020 yılı sonuçlarında, Türkiye genelinde kadınların toplum içinde yaşadığı en büyük sorun yüzde 66 ile “şiddet” olmuş. Önceki yıl yüzde 60 olan bu oran yüzde 6 artmış. Erkeklerin yüzde 63’ü de kadının yaşadığı en büyük sorunu “şiddet” olarak yanıtlamış.
Araştırmalarda ülkemizdeki kadınların en az üçte birinin hayatlarının bir bölümünde şiddete maruz kaldığı belirtiliyor. Verilere
göre 2009-2018 yılları arasında şiddet nedeniyle 3 bin 82 kadın cinayete kurban gitmiş. 2019 yılında 336 kadın, 2020 yılında 266 kadın, kadına yönelik şiddet kapsamındaki cinayetlerde hayatını kaybetmiş.
Kadına yönelik şiddet ve kadın cinayetleri sadece ülkemizin değil, tüm dünyanın kanayan bir yarası. Kadını erkeğin mülkiyetindeki bir eşya gibi değerlendiren, kadına şiddet uygulamayı kendine hak sayan, şiddetle de yetinmeyip vahşice katledenler, kadına şiddet uygulamayı, elini kana bulamayı erkeklikten sayanlar sadece ülkemizde değil dünyanın her yerinde var.
Birleşmiş Milletler Kadın Birimi verilerine göre, dünya genelinde kadınların yüzde 35’i hayatlarının bir bölümünde şiddete maruz kalıyor. Dünya genelinde her gün 137 kadın öldürülüyor. 2017 yılında dünya genelinde 87 bin kadın öldürülmüş. Bu insanlık adına büyük bir ayıp, utanç verici bir durum değil mi? Şiddet, aileyle birlikte hiç anılmaması gereken bir kelime değil mi?...
Huzur ve güven içinde yaşayabilmek için sevgiyi, saygıyı, şefkat ve merhameti, adaleti, hoşgörüyü, hak ve hukuka riayeti insani ilişkilerin ekseni yapabilmek, hayata yansıtabilmek, dünyayı daha güzel, daha yaşanabilir bir dünya yapabilmek insanlık için çok mu zor?...
Şiddet kime, neye karşı ve hangi şekilde yapılırsa yapılsın dinimizin kabul etmediği bir davranış biçimidir. Kadına şiddet, acizliğin ve vicdansızlığın zirve noktasıdır. Şiddetin meşru bir gerekçesi de olamaz. Her ne sebeple olursa olsun bir kadının şiddete
maruz bırakılması ve canına kıyılması en büyük zulümdür. İnsanlıkla bağdaşmayan büyük bir günahtır.
Kadının canı, onuru ve hakları dokunulmazdır. Kadın ile erkek arasındaki biyolojik farklılığın ötekileştirmeye gerekçe kılınması ve toplumsal hayatta hak ihlallerine yol açması, dinin, aklın, vicdanın asla tasvip etmediği bir durumdur. Kur’an-ı Kerim; “Kadınlara iyi davranın.” emriyle erkekleri uyarmış, Sevgili Peygamberimiz de ; “Allah’ın hanım kullarına vurmayın”, “Allah katında sizin en hayırlınız kadınlara en iyi davrananızdır”, “İnsanoğlu Allah yapısıdır. Bu yapıyı yıkan, ona karşı şiddet gösteren mel’undur” buyurmuştur.
Dinimiz her insanın yaşama hakkını ve onun diğer temel haklarını dokunulmaz, mukaddes haklar ilan etmiş, haksız yere insan öldürmeyi, bütün insanlığı öldürmekle eşdeğer tutmuş, bu manada ne ailede, ne toplumda, ne de yeryüzünde en ufak şiddete rıza göstermemiştir. Sevgiyi, saygıyı, dayanışmayı, adaleti, merhameti emretmiş, haksızlığı, haddi aşmayı, her türlü kötülüğü
yasaklamıştır. Nezaketi, zarafeti, tatlı dilli, güler yüzlü olmayı öğütlemiştir.
Şiddet, bir müslümanın sorunlarını çözmeye çalışırken başvuracağı bir yöntem olamaz, olmamalıdır. Peygamberimiz; “Müslüman elinden ve dilinden diğer insanların zarar görmediği, incinmediği kimsedir” buyurmuştur. Bu ifade müslüman olma kimliğinin evrensel yorumudur. Hz.Peygamber’in bu evrensel yorumuna göre müslümanım diyen bir kimse, ne eşine ne de bir başka insana eliyle, diliyle zarar vermemeli, incitmemelidir. Bu konuda kendini sorgulamalı ve bu çizginin neresinde durduğuna bir bakmalı, şiddet olarak nitelendirilecek her türlü davranıştan kaçınmalıdır.
Olgun ve medeni bir insan şiddetin değil sevginin tatbikçisi olmalıdır. Şiddetin ömrü kısa olur. Ama kalpler ancak sevgiyle fethedilebilir...
Sevgi, saygı, hoşgörü ve merhamet hayatımıza hakim olsun. Şiddet hayatımızdan uzak olsun. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü kutlu olsun. Kadın erkek herkese mutluluk ve barış getirsin.
İnsanın sırf insan olduğu için saygın ve değerli görüldüğü, toplumsal hayatta kadının hiçbir ayrımcılığa maruz bırakılmadığı, kadınların şiddet ve cinayet gibi olumsuzluklara hedef olmadığı, terörün son bulduğu sevgi dolu bir dünya dileğiyle...
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!