8 Mart 632 tarihinde Sevgili Peygamberimiz Veda Haccında 124 bin müslümanın şahsında bütün insanlığa hitap etmiş. Veda Hutbesi olarak kayıtlarımıza geçen ve adeta insan hakları bildirgesi mahiyetinde olan bu konuşmasında önemli mesajlar vermiş. Adeta son sözlerin söylendiği bu hutbede Peygamberimiz’in, “Kadınlar konusunda Allah’tan sakının. O’na hesap vereceğinizi unutmayın.” cümleleri, kadınların hak ve hukukuna riayet edilmesine dair insanlığa son uyarılarından biri olmuş.
Peygamberimiz bu sözleriyle, kadınların hak ve hukukunun çiğnenmemesi gerektiğine ve bu konuda yapılacak bir ihlalin Allah’a saygısızlık anlamına geleceğine işaret etmiş. “Biliniz ki sizin kadınlar üzerinde hakkınız olduğu gibi kadınların da sizin üzerinizde hakları vardır” buyurmak suretiyle de kadınların da erkekler üzerinde hakları olduğunu açıkça beyan ederek bu konuda titiz olunmasını istemiş.
Yine Hz. Peygamber; “Sen şahit ol Allah’ım! Ben yetimin ve kadının hakkına el uzatılmasını yasaklıyorum” buyurmuş, tarihin her döneminde hakları çiğnenmiş bu iki sınıf hususunda, Yüce Allah’ı şahit tutmak suretiyle bütün müslümanları uyarmış.
Hz. Peygamber, hayattayken bu konunun bizzat takipçisi olmuş, kadınların mağduriyetine engel olmuş, herhangi bir konuda mağduriyet yaşayan kadınlar hiç çekinmeden ona başvurabilmiş.
Ama onun ebediyete irtihalinin ardından, müslümanı elinden ve dilinden diğer insanların zarar görmediği kimse, mü’mini ise insanların malları ve canları hususunda kendisine güven duydukları kimse olarak tarif eden, “Allah’ın hanım kullarına vurmayın”, “Eşini döven adamların sizin hayırlılarınız olduğunu sanmayın”, “Sizin en hayırlınız ailesine karşı en iyi olanınızdır” buyuran Peygamberimiz’in öğretileri unutulmaya başlanmış, kadınların elde ettikleri kazanımlar yavaş yavaş yerini yine eski örf ve adetlere bırakmıştır.
Öyle ki Hz. Ömer’in oğlu Abdullah bu hususta şöyle bir itirafta bulunmuş; “Biz Hz. Peygamber zamanında hakkımızda vahiy iner de azarlanırız korkusuyla kadınlara karşı kötü söz söyleyemez ve istediğimiz gibi davranamazdık. Ne zaman ki Hz. Peygamber vefat etti, işte o zaman ağır konuşmaya ve rahatça dilediğimizi yapmaya başladık.”
Abdullah bin Ömer’in dediği gibi maalesef bugün de Müslümanlar olarak kadınlar konusunda güzel bir tablo ortaya koyduğumuz söylenemez. Bu husustaki sınavda başarısız olduk ve sınıfta kaldık. Bunun en büyük kanıtı her gün haber bültenlerinde ve manşetlerde kadına yönelik şiddetin ve kadın cinayetlerinin eksik olmaması.
Kadına yönelik şiddet, kadınların en önemli sorunu olmaya devam ediyor. İçişleri Bakanlığımızın verilerine göre 2022 yılında 272, 2023 yılında 300 kadın öldürülmüş. Merhametten uzaklaşarak kadınlara şiddet uygulayan, ahlak eğitiminden yoksun kimselerin varlığı hepimizi derinden üzüyor. İnsanın en dokunulmaz değeri olan cana kastedenlerin, eşini incitip rencide edenlerin varlığı vicdanları yaralıyor. Dünyanın birçok yerinde kadınlar akıl almaz baskı, şiddet ve zorbalıklara maruz kalıyor. Kadınlarımıza ve kız çocuklarına yönelik baskı, şiddet ve aşağılamanın arkasında cehalet, kaba kuvvet ve kadın algısına dair bir takım yanlış ve köhne görüş ve düşünceler yatıyor. Aslında bütün bunlar cahiliye devrinin anlayış ve düşünceleridir.
Cinsiyet ayrımına dayalı yaklaşımlarla hareket ederek kadını değersizleştirmenin, aşağılamanın ve şiddeti onlara reva görmenin dini bir yönü ve mazereti asla olamaz. Şiddetin beslendiği hiçbir referans insani ve ahlaki olamaz.
Şiddet, baskı ve aşağılama hangi alanda ve kime karşı olursa olsun büyük bir suç ve zulümdür. Merhameti ve adaleti emreden Yüce Rabbimiz haksızlık ve zulmü asla sevmez.
Dini öğretilerimiz kadınların ve kız çocuklarının şiddet, baskı ve aşağılamadan uzak tutulması için bizleri uyarıyor. Zira kadın, insanlığın varlık sebebidir. Cenneti ayaklarının altında bulacağımız cefakâr annemiz, vefakâr kız kardeşimiz, kader ortağı çilekeş eşimiz kadın olarak her türlü hürmet ve saygıya layıktır. Kadını alçaltan bir toplumun yükseldiğine tarih şahit olmamıştır.
Başta kadına yönelik şiddet olmak üzere her türlü şiddetin sona erdiği günlere en kısa sürede kavuşabilme dileklerimle...
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!