Sizin için geçerli değil…

Futbolda transfer döneminin heyecanını, ligin devam eden şu günlerinde yaşadığımızı söyleyemeyiz…
Karşıyaka’nın hali ortada!.. Varsa yoksa “Erdal Acar…” Şu anda gündeme para geldiği an akla da Erdal Acar geliyor? Peki ya gelmezse ne olacak?
Göztepe’de noksan olan bir şeyler var… “Yağ var, şeker var, ortam da harika gibi…  Peki, ortada eseri ortaya çıkaracak usta mı yok?
Altınordu’da her şey düzgün.  Altay’ın ilk gündemi “oynayacak saha” olmuş…  Bucaspor’da sinirler gergin. Para yok, puan yok, seyirci de küsmüş. Üstelik de “kızgın yağ” misali… Akarsa önünde durmak bile zor olacak!
Yukarıdaki yazdıklarımın cevabı başkan veya yönetim kurulu üyelerini bağlayan ve onların vermesi gerekir diye düşünüyorum…
Şimdi, bardağın bir de diğer tarafına bakıp teknik adamlara soruyorum: Oynanan futbolu beğeniyor musunuz?
Elbette Altınordu şu anda bu sorunun dışında kalıyor? Ama, teknik adamı da “daha iyisi neden olmasın?” diyebilir…  Saygı duyarım.
Diğer takımlarımızın hemen hemen tüm maçlarını gerek TV’de canlı, gerekse daha sonra izledim.
Öncelikle “taktik, teknik, sistem” hak getire… O kadar tecrübeli futbolcular bile saha içinde maç anını okuyamıyor. Bırakın üç pası. Tek pası bile beceremiyorlar. Sanki “genç takımda denemeye gelmiş futbolcu” acemiliğindeler. “Ulumu eledim, eleğimi astım” diyorlarsa, bu benim sorunum değil. Yönetici, menajeriyle oturur, uyarır mı, yoksa hesabını keser mi?
Bunun için de devre arasında ortam müsait. Sonrasını bilemem…
Seyirci “geçim derdinde” olmasına karşın, çoluk çocuğunun nafakasından keserek gönül verdiği takımını izlemeye geliyor. Bunun karşılığında “galibiyet sevinci” yaşamak istiyor ve “güzel futbol” seyrederek parasının karşılığını almak en doğal hakkım diyor…
Haksız da değil…
Siz ne yapıyorsunuz? Futbola benzemeyen oyunla, kaybediyor. Üstelik bir de taraftarınızın sağlığını bozuyorsunuz…
Günümüzde tüm dünyadan canlı ve tekrar maç yayınları her kanalda… Oturup da izlemenizi öneririm. “Çağın futbolu” nasıl oynanıyor biraz görün…
Yok biz “Halimizden memnunuz” diye ısrar edecek ve “İzmir emekli kenti” diyorsanız…
Unutmayın!.. O sizin için geçerli değil…

XXX

Basketbolda Pınar Karşıyaka gururumuz olmaya devam ediyor… THY Euroleague’deki son maçında “Avrupa Basketbolunda ekol ülke” olan Litvanya’nın en tecrübelisi Zalgiris Kaunas’a son topu kullanamayıp yenilen Pınar Karşıyaka, tüm dezavantajlarına karşı “ligin zayıf halkası” olmayacağını ortaya koyduğu oyun ile belgeledi.
Barcelona zaferinin ardından İzmir’e korkuyla gelen takımları, oyundaki “6. Adam”ı  Karşıyaka’nın bilinçli “efsanevi seyircisi” ile bunalttıktan sonra son darbeyi vurma girişimleri  sonuçsuz kalınca 2. Yenilgi de kaçınılmaz oldu!..
Ülkemiz basketbolunun en üst ligindeki son şampiyonun gençlerinin bölgesel ligde oynaması için TBF’nin de desteğiyle kurdukları Pınar Karşıyaka Gelişim, son yıllarda 23 branşının yanı sıra basketbol hamlesiyle de adından söz ettiren Bostanlıspor’un “Pınar Karşıyaka Gelişim lehine 2. Ligden çekilme kararı”yla Türkiye Basketbol 2. Liginde yer buldu.  
Bostanlıspor’un “Bizim amacımız KSK’ye pilot takım olup oyuncu yetiştirmekti. Madem Pınar Karşıyaka böyle bir takım kurdu. Gönlümüz en alt ligde oynamasına elvermez. Biz çekilelim, onlar bizim yerimize üst ligde oynasın” diye hem alkışlanacak, hem de örnek olacak bir karar aldı…
İnanıyorum ki, Pınar Karşıyaka Gelişim bu ligde yepyeni gençleri KSK’ye kazandıracaktır.
Başarılar…