Karşıyakalılık Ruhu

Karşıyaka Spor Kulübü’nün mali genel kurulu yapıldı. Üyeler yönetimi ibra etti. Borçlar belki ödenebilir, belki de ödenmeyebilir. Önemli olan kulübün iyi yönetilmesi ve bu borçların da bir sistem içinde ödenebilmesi için formül bulunması… 
Şu anda Karşıyaka Spor Kulübü başarılı çalışmalarıyla göze batan yönetim kuruluna sahip.
İyi bir başlangıç, geleceğin garantisi olabilir mi?
Elbette… Mevcut başkan ve ekibinin geriye bakıldığındaki icraatleri gerçekten çok olumlu.
Futbol takımının ligden düşüşü.
Basketbolda play off dışında kalmak…
Bu iki lokomatif şubenin başarısızlığı üzüntülerin en büyüğü.
Basketbolda ligden düşmeyen tek takım olan Pınar Karşıyaka’nın bu yıl “düşme korkusu” yaşamasından büyük ders alınmalı. Geride bıraktığımızı sezonun başını hatırlayacak olursak ve bu köşeyi okuyanların da hatırlayacağı gibi “paket” olayı, her şeyin başlangıcıydı. O günlerdeki uyarılarımız ne yazık, bir kulaktan girip diğerinden çıkmadı. Aksine kulakların yanına bile ulaştırılmadı. Veya işlerine gelmediği için duymamazlıktan geldiler…
Herşeyi tozpembe göstermeye çalışan kişi ve kişilerin camialara ne kadar büyük zarar verdiği sonradan görülüyor. Ama biz, gerçek gazetecilik yapanlar ve kulübü sevenlerin en büyük görevi bunları ikaz etmek, uyarmak. “Yanlışa yanlış, doğruya doğru” demek.
“Gözlerimi kaparım, vazifemi yaparım” mantığındaysanız işte o zaman yanmışsınızdır…  Yüzünüze gülüp, arkanızdan dolap çevirenlerden nasıl korkmanız gerektiğini kaç kez söyleyeceğiz…
Karşıyaka Spor Kulübü için başkan Turgay Büyükkarcı ve ekibinin bugünkü başarılı icraatlarını gördükten sonra, aynen devam etmesini diliyor ve tüm taraftarlara diyorum ki; Yönetiminize sahip çıkın. Destekleyin… Hele hele sosyal medyadan yalan üretip de, bulanık suda balık avlamanın peşine düşmeyin!..
Siz sorun, onlar da tüm şeffaflığıyla açıklama yapsınlar. Hesap verme yeri sosyal medyanın “yalan üretme yeri” olmamalı. Olsa olsa, genel kurullardır. Cesareti olan kürsüye çıkar eteğindeki taşları döker…
Ama önce kulübe olan vecibelerini yerine getireceksin. Aidatını ödeyeceksin… Sonra da konuşma hakkını elde edecek ve sorulacak bir hesap varsa soracaksın!..
Karşıyaka Spor Kulübü’nün olmazsa olmazı futbol takımıdır. Futbol takımını rahmetli Gode Cengiz, Erol Baş, Ahmet Tuna, Argun Akmoral, Pertev Molay, Doğan Emültay, Gazcı Erol… Allah uzun ömür versin Turgay Meto, Ekrem Güçsav, Sabahattin Sakıpağa, Yılmaz Temizocak… Affetsinler isimlerini yazamayacağım onlarca “Kaf Kaf sevdalısı” ile omuz omuza olduğum günlerden bu yana iç içeyim. Ekonomik ve sportif olarak dibe vurduğu, karamsarlık yaşadığım günleri halen çok iyi hatırlarım. Rahmetli Gode Cengiz ile Köfteci Erol (Akkınay) şu an yıkılan eski kulüp binasının altındaki kırık dökük köfte tezgâhında satış yapar ve takımın maçlara çıkmasını sağlardı…
Bugün bunları kaç kişi biliyor acaba?..
İşte Karşıyakalılık bu… 
“Gode Cengiz Ruhu” yakalanmalı. Alt yapıya önem verilmeli. Yönetimde istikrar sağlanmalı. Kulüp siyasetten uzaklaştırılmalı ve herkese eşit mesafede olmalı. Yerel yönetimle çok iyi geçinmeli ve bunu kesinlikle sağlamalı. Hükümetle iyi ilişkiler içinde bulunulmalı. Ama asla unutulmamalıdır, Karşıyaka Spor Kulübü partilerin ve siyasetin çok çok üzerindedir…
Karşıyaka Spor Kulübü futbol takımını 3. Ligde oynatacak stadın peşine koşmaktadır. Stat konusuna asla girmek istemiyorum ama; yönetimin Tire, Menemen, Ödemiş gibi ilçelere gitmesi de içimi acıtmıyor değil…
Gidin belediye başkanı Hüseyin Mutlu Akpınar’a “Efsaneler Futbol Sahası”nın iyileştirilmesi için el sıkışın “stadı bize verin” demeden, “Birlikte 3. Lig maçlarını oynayacağımız şekle getirelim”   uzlaşmasına varın…
Benden sadece öneri…