Karşıyaka Kaymakamı ve sporcu müdürler…

Bir ata sözü vardır, bilmem bilir misiniz? “Başını acemi berbere teslim eden, pamuğunu eksik etmesin” diye…
Bunun açıklaması “İş başına deneyimsiz kişileri getirenler, onun yol açacağı sıkıntıya katlanmaya, zararı çekmeye hazır olmalıdırlar.”
Böyle tabloları resmetmeye hiç kimse hevesli değil. Tam aksini savunanların yüzde yüze varacağına eminim. Şükürler olsun ki, son dönemde Karşıyaka’ya gelen kaymakamlarımız deyim yerindeyse, “10 Numara, 5 Yıldız…”
Bu böyle olunca da hem kent halkı, hem de atamayı gerçekleştirenler yüreklerini ferah tutarak, derin bir “oh” çekiyor… Bürokrasi çarkı da düzenli işliyor, hizmet kalitesi yükseliyor, işler adeta tıkırında gidiyor… Eh, arada sırada olan sıkıntılar da nazar olsun diyelim…
Şu an Kuşadası Kaymakamlığı görevini ifa eden Sadettin Yücel ve tayin sonrası ardından Karşıyaka Kaymakamlığı görevine gelen Ali Rıza Çalışır gerçekten “devlet terbiyesi” başta olmak üzere “İyi aile eğitimi” yle başlayan eğitim düzeyleri uluslar arası platformlarda da kalitesi artarak devam etmiş… “Adam gibi adam” da olunca, “Kutsal Görev” olarak kabul edeceğim Kaymakamlık çok yakışmış. Görevlerini devletin ve halkın çıkarları doğrultusunda “dört dörtlük” yaptıklarını ifade etmekle gurur duyacağımız “görev aşıkları”nın yüreğindeki “memleket aşkı, devlet ve insan sevgisi” oturdukları koltukları doldurmaktan öte kendilerini “örnek kaymakam” durumuna getirmiş...
Bu sadece bizim fikrimiz değil… Karşıyakalıların ortak görüşü… Hem de her kesimden gelen…
Sadettin Yücel ile başlayan “bürokrat kaynaşması” ve “halka güler yüzlü, ivedelikle hizmet” anlayışın katlanarak devam etmesi elbette artılardan birisi…
Bir diğer artı var ki, o da pek çok müdürün sporu sevmesi ve spor yapması…
Biraz değil tabi, bu tarafıyla daha çok ilgileniyorum…
Sadettin Yücel voleybol kökenliydi… Voleybolcularla haftanın belirli günlerinde salonda ter dökerek Sahada servis atıyor, manşet alıyor ve smaç çakıyordu!.. File önünde sıçrayıp, topa küt vurmasını “spordan hiç anlamam” diyen “Karşıyaka Hizmetkarı”, fotoğraf ustası , yazar, gazeteci Yılmaz Durmaz  bile yakalayamadı… Şimdi Yılmaz Hocam arşivden fotoğrafları çıkaracak, “Bak bu pozları benim diyen spor fotomuhabiri bile çekemez, bu pozları yakalayamaz” diyecek…
Bugünkü Karşıyaka Kaymakamı Ali Rıza Çalışır da çok iyi masa tenisi oyuncusu… Durum böyle olunca da masa tenisinde gizli yetenekler tek tek ortaya çıkmaya başlamaz mı?
Gerçekten iyi bir oyuncu olan, sportmen Karşıyaka İlçe Emniyet Müdürü Kaan Coşkun, İlçe Jandarma Komutanı Ahmet Karaman, İlçe Milli Eğitim Müdürü Mustafa İslamoğlu, Sosyal Dayanışma ve Yardımlaşma Vakfı Müdürü Muhittin Edirne, Kızılay Başkanı Kamil Karadeniz, gizli gizli masa tenisi dersleri aldığı iddia edilen İlçe Sağlık Müdürü Dr. Yıldıray Çığırgil haftanın iki gecesi masa önünde ter döküyor, hünerlerini sergiliyorlar… Nefes kesen maçları izlemek gerçekten keyif veriyor…
Sporcu kaymakam ve sporcu müdürlerin bol olduğu Karşıyaka’da sadece masa tenisi mi?..      
İlçe Tarım Müdürü İsmail Emetli Sındırgı’nın ünlü futbolcularından birisiydi. Girse halı sahaya aynı anda beş kişiye çalımı basacak… Kızılay Başkanı Kamil Karadeniz de yeşil sahaların golcülerinden.
Gol dedim de aklıma geldi… Manisa’dan kısa bir süre önce Karşıyaka Nüfus Müdürlüğüne gelen Ertuğrul Öcek de iyi bir futbolcu. Nüfus Müdürlüğündeki personeliyle haftanın bir gecesi kıran kırana maçların adeta yıldızı durumunda. “Müdüre torpil geçiyorlar” diye düşünmeyin!.. Topu yakaladı mı, mesafe bakmaksızın kaleye vuruyor. Kaleciler müdürün şutlarını kurtarabilmek için iki haftada bir eldiven değiştiriyor…
Nüfus Müdürlüğünün halı saha maçlarının en iyi izleyicisi de Noyan Uluğ… İyi arkadaşı olan müdürün tarafını tutuyor ama iddiaya girince de pizzaları kaybediyor… Hasta KSK taraftarı Noyan Uluğ “yenene de yenilene de pizza benden…” diyerek kimsenin kalbini de kırmıyor…
En iyi seyirci de  Karşıyaka Müftüsü İsa Gürler… Spor yapanların hayır dualarıyla her an yanlarında…
Pek çok sporcu müdürümüz daha vardır ama onları daha izleme şansını yakalayamadık. Bence gizli yeteneklerini su yüzüne çıkarmak istemiyorlar…
Özün sözü; sporla mutluluk, gülen yüzlerle de kesintisiz sağlıklı hizmet…

"Yayaya Saygı"-sızlık

İç İşleri Bakanlığı çok güzel bir uygulama başlattı. “Öncelik hakkı yayanın” diye…
Bu konuda valiliklere genelgeler yollandı. Uygulamalar yapıldı, cezalar arttırıldı. Gel gör ki, yayaya saygısızlığa devam ediliyor.
Çok değil birkaç gün önce karşıdan karşıya geçmek için bir bebek arabasıyla anne, iki yaşlı karı koca, bir öğrenci ile bekliyorduk…
Yaya geçidinde saymaya başladık… Bir, iki, üç… on… onbir, oniki…
Oh nihayet 13. Araç durdu ve bizlere yol verdi…
Teşekkür ettik…
Yol vermeyen araçların sürücülerinin büyük bölümü telefonla konuşuyordu. Biri de sigara içerek keyifle arabasını kullanıyordu…
Sonra da diyoruz ki; “Öncelik hakkı yayanın…”
Bırakın yayaları, önce kurallara ve kendinize saygınız olsun!..

"Aman önümü kapatmasın" mı?

Karşıyaka’yı gezerken çok sık raslayacaksınız.
Kesilen, kırılan, çürüyen ağaçların yerine yenisi dikilmemiş. Bazılarının yerleri de dükkan önü olması nedeniyle çimento ile kapatılmış…

Kutlu olsun…

Kızılay Haftası Karşıyaka’da her kesim de görkemli törenlerle kutlanıyor…
Tebrikler Kamil Karadeniz…
Başkanlığın hakkını sonuna kadar veren Kamil başkan, yoğun temposunun arasında masa tenisi çalışmalarını da aksatmıyor. Son antrenmanda kendisine Karşıyaka Kaymakamı Ali Rıza Çalışır bir sürpriz yaptı ve yaş gününü kutladı…
Pasta kesen Kızılay Başkanı yaşı konusunda sır vermedi…