Elektrik şebekesinin dayanamadığı bu sıcakta futbol oynamak mı?

Bu günlerde sizi bilemem ama bizler sıcaklar dışında kablo tv, elektrik ve internet kesintilerinden mustaribiz…  Elektrikler kesilince teknolojinin hiçbir nimetinden yararlanamadığınız gibi klimalar da çalışmayınca evin içi adeta sauna misali…
Elektrik olmayınca internet de otomatikman yok!..
Sizin anlayacağınız son dönemde elektrik dağıtım şirketi GDZ Elektrik gibi kablo TV, internet sıcaklardan tamamen of!..
Kesinti o kadar sık ki, insanı çileden çıkarmaya yetip artıyor… Cep telefonlarına sarılıp da arıza kaydı oluşturmak isterseniz, aynı anonsu duyuyorsunuz:
“Şu anda yoğunluktan müşteri temsilcilerimiz cevap verememektedir…”
Düşünün artık siz kesinti nedeniyle arayanların sayısını…
En az on dakika bekledikten sonra şansınıza açarlar, internet için arıza kaydı oluşturabilme imkânı yakalayacak olursanız da, karşı tarafta cevap hazır: “Bölgenizde genel bir elektrik kesintisi var.”
Bir de, kablo tv çağrı merkezi görevlisi sizi uyarıyor: “Ekiplerimizin çalışma saati 22.00’de sona eriyor. O nedenle arızaya yarın sabah 09.00’dan sonra bakılacak…”
Call Center’deki görevli devam ediyor: “Eğer arıza sizden kaynaklanan kullanım hatası ise, faturanıza 100 TL. Eklenecek… Bilginiz olsun…”
Hoppala… 
Elektriklerin kesilmesinin suçlusu sanki biziz!..
GDZ elektrik şirketini de arıyoruz. Onların Call Center’inden (Çağrı Merkezi) de arıza kaydına klasik cevap: “Mahallenizde genel bir arıza var. Tüm ekiplerimiz anında müdahale etti ve çalışmaları devam ediyor…”
Gerekçeleri de “Aşırı sıcaklar, aşırı yüklenme…”
Masa tenisi oynayanlar bilecektir. Top bir o tarafta olur, bir bu tarafta olur… Yani gider gelir… Elektrikler de adeta bu spor dalı gibi oldu. Bir kesiliyor, bir geliyor… Tekrar kesiliyor, az sonra geliyor… Oh be dediğin an yine kesiliyor…
Ne zaman gelir? İşte onu bilen de yok!..
İnanın son günlerde bizim mahallelinin dilinde… Balkonlara çıkıp da herkes birbirine soruyor: “Siz de elektrik var mı?”
Yıl olmuş 2024… Biz halen nelerle uğraşıyoruz… Neleri konuşuyoruz...
Düşünüyorum da, acaba sabrımızı mı sınıyorlar?..
Sabırdan sonra söylenen söz ağır olur. O nedenle ne olur söyletmeyin!
Nasıl hizmetinin bedelini anında faturalıyorsan, kesintiler için de önlemini zamanında alacaksın…
Doğru. Havalar inanılmaz sıcak…
Bunu inkâr edecek kimse çıkmaz. Ancak güzel havalarda siz bu durumu ön görecek ve tedbirini de buna göre alacaksınız. Hizmet sadece elektriği vermek, faturasını tahsil etmek olmamalı…
Elektriklerin, televizyon sinyallerinin, internetin gittiği şu sıcak havalarda Allah aşkına hangi akla hizmetle futbol maçlarını oynatıyorsunuz?..
Şu anda İzmir’de hava sıcaklığının 40 dereceyi bulduğu, nemin tavan yapıp insanları bunalttığı, rüzgârın alev misali estiği günlerde U11, U13 play off, 2. Amatör Lig play Off, U18 2. Amatör Küme, U13 Kadınlar, U15 Kadınlar ligleri devam ediyor… Geçen hafta biten 2. Amatör Kümede saat 15.00’de maç oynatıldı. Hava 40 dereceydi…  Yöneticiler, futbolculara su yetiştiremedi…
Gerçekten çalışkanlığı ile takdir toplayan İzmir Futbol İl Temsilcisi Selçuk Ergeldi’ye önerim, gelecek yılın planlamasını daha dikkatli yapması olacak. 
O da gerekçe olarak çok maç oynatıldığını, ancak saha sorunu yaşadıklarını aktaracak….
O da haklı!
Aklıma Hasrettin Hoca’nın hikâyesi geldi…
Nasreddin Hoca, kadılık yaparken birbirinden şikâyetçi olan iki hasımı, ayrı zamanlarda uzun uzun dinlemiş. İkisine de: “Haklısın”, demiş.
Bu konuşmalara şahitlik eden eşi, bu işe çok şaşırmış ve Hocaya sormuş: “Senin kadılığında bir garip Hoca Efendi. İkisine de sen haklısın dedin. Hiç öyle şey olur mu?”
Nasreddin Hoca hanımının yüzüne şöyle bir bakmış ve “Hatun, demiş, sen de haklısın!..”
İnanın bu ülkede herkes haklı…
İzmir Amatör Spor Kulüpleri Federasyonu Başkanı Efkan Muhtar’ın güzel işlere imza attığı ifade etmiştim. Seçildiği (2 kez) günden bu yana çalışmaları takdir topluyor.
Yeterli mi?
“Kapasitesinin altında” demek istiyorum.
Kendisinden daha güzel işler bekliyorum…
Öncelikle Halkapınar Spor Tesisleri (Atatürk Stadı) içine yaptırdığı ASKF hizmet binası harika… Gidip görmenizi öneririm.
Liglere sponsorluk alıp, ön isim koyması da gerçekten İzmir için bir ilk.
Türkiye Futbol Adamları Derneği Yönetim Kurulu Üyesi ve İzmir Şube Başkanı Bahri Vreskala’nın kulakları çınlasın. O’nun sayesinde İzmir bu unvanı elde etmişti: “Sporda İlkler şehri: İzmir…”
Kulüplere su dağıtmasıyla da takdir toplayan Muhtar’ın bu dönemde yapacağı ilk iş “Yarı saha”da antrenman yapan, özel maç yapacak saha bulamayan İzmirli amatörlere futbol sahası kazandırmak olmalı.
Siyasi geçmişi bulunan, inanıyorum ki bu alanda geleceği de olan, politikacılarla da iyi ilişkileri sürdüren başkan Efkan Muhtar’ın yeni futbol sahaları için yapacağı hamle karşılıksız kalmaz.
Bu konuda belediyelerden alacağı desteğin fazla olacağını tahmin etmiyorum ancak İzmir’de hazineye ait boş araziler için yapılacak olan “amatörler için futbol sahaları projeleri” olumlu karşılanır. İktidar ve muhalefet milletvekillerinin, partilerin il başkanlarının desteklerini de alarak, Gençlik Spor Bakanlığı ile imzalanacak proje İzmirli amatörlere yepyeni spor tesisleri kazandırabilir.
Bu futbol sahası da olabilir. Çok amaçlı spor salonu da…
Böylece hem maçların yaz sıcaklarına sarkmasını, hem de inanılmaz sıkışıklığın önüne geçilir. O zaman da il temsilcisinin eli kuvvetlenir ve maç programlarını daha rahat yapabilir.
Takımlar da aynı anda yarı sahada çalışmadan kurtulur… Adam gibi antrenman yapar ve futbolcu mutlu olur, kendini verir. O zaman da yeni yıldızların yetişmesine vesile olunur…
Bunların gerçekleşmesi an; herkes suyun taşıyla suyun kuşunu vuracak! Taşıma suyla değirmeni çevirmeye uğraşmayacak!
Tekrar Efkan Muhtar’a dönelim…
Başkanın yapabileceği bir başka iş de, federasyonu futboldan kurtarıp, adı gibi spor haline dönüştürmek. Futbol dışı branşları da eklemek ve onlara da hizmet vermek.
İşte bunu yaptığı an heykeli dikilecek başkan olur diye düşünüyorum… 
“Yapabildiğimiz her şeyi yapsaydık, buna kendimiz bile şaşardık” demiş Thomas Edison…
Haydi, Efkan başkan başar da, biz de Thomas Edison’u şaşırtalım…