Ameliyat sonrası yaklaşık bir yıl alışkın olduğum seyahatlere çıkamaz olmuştum. Aradan neredeyse 9 yıl geçti…
Daha sonrasında TMOK Fair Play Kervanı ile ülkemizin dört bir yanındaki üniversitelerin spor bilimleri fakülteleri ve BESYO’larına bu arada bir kez de yurt dışına (Azerbaycan) giderek, geleceğin beden eğitimi öğretmenleri, antrenörleri ve spor yöneticilerine fair play konulu paneller verdik.
Sonra salgın yine yolları kapattı. Bizi eve hapsetti… Bitti, bitiyor, bitecek derken, sorumsuz vatandaşlarımızın keyfi hareketleri, kendilerini bırakın karşısındakini düşünmemesi korku dolu günleri yineledi… Ne kadar “Maske-Mesafe-Temizlik” diye bağırsan da, anlamayan anlamıyor…
Hani derler ya; “Anlayana sivrisinek saz, anlamayana davul zurna az.” Aynen öyle…
Yollara gelişi güzel savrulan çöpler yetmezmiş gibi, kaldırımlara atılan maskeler de eklenince bu işe temizlik görevlileri bile şaştı kaldı…
Yaklaşık iki yıl geçti, böylece…
Aşı tek kurtarıcıydı… Biz olduk, olmayanlara hayret ediyoruz. Bu ülkede dolu yağacak diye arabasının üzerine en kıymetli halısını sererek, bir şey olmasın diye sarıp sarmalayan, kendisini ve ailesini belki ölümden koruyacak maskeyi yüzü yerine dirseğine takarsa, söylenecek söz mü kalır sorarım sizlere?..
Kedisini köpeğini zamanı gelince aşıya götürenlerin “Ben aşı olmam. İnanmıyorum. Aşı karşıtıyım” protestoları karşısında yapılacak olanı da, ne söylenecekse artık siz söyleyin!
Biz; kendimiz, ailemiz, komşumuz, halkımız, insanlarımız için görevimizi yapalım… Yaptırmak için mücadele edelim. Vicdanen rahatsak, gerisi boş… Sağlıksız kalmayı tercih edenlere karşı kendimizi ailemizi yine koruyacak olan bizden başkası değil. Bu konuda çaresizlik yok! Mücadelemizi en güçlü şekilde fikirlerimiz ve eylemlerimiz ile sürdüreceğiz…
Salgın nedeniyle uzun zaman olmuştu, evde kalışımız… Sokağa çıkış yine tüm tedbirlerimizi alarak kısa mesafelerde oluyordu…
Ve Erdoğan Arıpınar’ın telefonu benim için çok uzun olan süreden sonra, törenin sabahın ilk saatlerinde olması bu seyahati planlattı… Yol görünmüştü…
Ulvi bir görev için yola düştük… Otoban mesafeyi kısaltmıyor ama seni hızlandırınca zamandan kazanıyorsun… İşin olmazsa, benim gibi hızı sevmeyenlere eski yolları tercih edin derim… Hem dinlene dinlene gidersiniz, hem de sağda solda göreceğiniz güzelliklerden mahrum kalmaz, sık sık mola da verirsiniz…
Tercih sizin…
Şimdi gelelim; nereye, neden gideceğimize…
Yolculuk, TMOK (Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi) Fair Play Komisyonu tarafından organize edilen ve “İyiye, doğruya, güzele” sloganıyla 39. Türkiye Fair Play Ödülleri’nden birisini kazanan Balıkesir Altıeylül İlçesine…
Altıeylül, Karesi ile Balıkesir’in Büyükşehir olmasından sonra ikiye ayrılan kent merkezi… Her ikisi yan yana yeni ilçe.
Giresunspor, Sivassporlu Pedro Henrique, Selçuklu Belediyesi Spor Kulübü, Konya Basketbol İl Temsilcisi Hakan Kuşçu, Milli kayakçı Sıla Kara ile TRT Spor editörleri Mehmet Yusuf Savaş, Murat Tarhan ve Hamdi Yüce Er’in ödüllerini daha önce düzenlenen törenlerle komitemizdeki arkadaşlarımız takdim etmişti. Sıra bana gelince, yer de Ege olunca görev kaçınılmazdı…
Balıkesir’e uzun zamandır gitmemiştim. Daha doğrusu şehir merkezine uğramadım. Yoksa İstanbul, Bursa yolculuklarında hep yanından geçiyorduk… Bu kez merkeze ulaştık… Şehir inanılmaz değişmiş…
Balıkesir’i iyi bilirim… Güzel dostlarımız, dostluklarımız oldu. Yine güzel bir insan ile tanışmaktan gerçekten mutluluk duydum.
Balıkesir’e gitmeden önce ödül töreni için irtibata geçtiğim, Balıkesir Altıeylül Belediyesi Sosyal İşler ile Gençlik Spor Müdürlüklerini başarıyla bir arada yürüten Abdüllatif Özer ile tören konusunda hem fikir olunca yola koyuldum…
Yaptığım araştırma ve Balıkesir’deki gözlemlerim Altıeylül Belediyesi’nin spora, çocuklara, gençlere önem verdiğini öğrenmem beni mutlu etti. Balıkesir’in yetiştirdiği ünlü maratoncu İsmail Akçay adına yapılan Yol Yarışına sahip çıkması, geleneksel hale getirmesi alkışlanmalıydı… Nitekim bu da belediyeye Fair Play Ödülü kazandırdı.
39. Türkiye Fair Play Ödülleri “Sportif Fair Play Kariyer Dalı”nda şeref diplomasına layık görülen Balıkesir Altıeylül Belediyesi’ne bu ödülü verme şerefi de bana nasip oldu….
Balıkesir’in düşman işgalinden kurtuluşunun 99. yıl dönümü nedeniyle düzenlenen “Altıeylül Kurtuluş Etkinlikleri” kapsamındaki yarışmanın ardından törenle “Altıeylül Belediyesi adına ödül” Altıeylül Belediye Başkanı Hasan Avcı’ya TMOK Fair Play Komisyonu Yönetim Kurulu üyesi sıfatıyla takdim ettim. Hasan başkanın “Spor bizim mutluluğumuzdur. Fair Play de olmazsa olmazımız” sözleri çok anlamlıydı… Orada tebrik ettim. Bir kez de buradan kutluyorum, sevgili başkanı…
Başkan Hasan Avcı son derece mütevazı ve kentini seven, çalışkan birisi. Sporu kültür, bilim, sanat gibi ön planda tutuyor. Özellikle çocuk atletizmine verdiği önem gerçekten anlamlı. Atletizm Federasyonu ile sık sık organizasyonlar yapması, çocukları sağlıklı geleceklere hazırlarken sporu ön plana çıkarmasının yanında fair play olgusunu aşılaması da güzelliğe renk katıyordu.
Başkan Hasan Avcı ile uzun uzun sohbetimiz olmadı ama kısa dönemde spora olan sevgisini görmemezlik gelemezdik. Balıkesirli sporcuların ona gösterdiği sevgi ve saygı kendisinin spora olan yakınlığına atılan en güzel imza olmalıydı.
“Biz Balıkesir’e aşığız” diyerek Altıeylül İlçesindeki tarihi değerleri bir bir ayağa kaldıran, yeşile daha fazla önem vererek, spor tesisleri kazandıran Hasan Avcı’nın inanıyorum ki, gelecekteki hizmetleri daha da artacak.
Başkanın iyi bir ekip kurduğunu İsmail Akçay Yol Koşusunda gözlemledim. Koşuya kadar geçen 5 günlük “Altıeylül Kurtuluş Etkinlikleri”nde oldukça aktif rol oynayan Balıkesir Altıeylül Belediyesi Sosyal İşler ile Gençlik Spor Müdürlüklerini büyük bir özveri ile yürüten, başarılı olduğu her kesim tarafından aktarılan Abdüllatif Özer’e (tanınan adıyla Latif Özer) ayrı bir parantez açmak istiyorum.
Fair Play Ödülü’nün Balıkesir Altıeylül Belediyesi’ne verildiği günden bu yana Erdoğan Arıpınar ile irtibatı, törenin eksiksiz yapılması için gösterdiği çaba, hoş görü ve misafirperverliği Balıkesir’de yeni bir dost kazandığımızın bir işaretiydi.
Latif Özer’in akşam yemeğinden sonra şehrin güzellikleri ve Balıkesir’i kuş bakışı izlenen tepeye götürüp de kent bilgisi vermesi, Balıkesir’in bilmediğimiz yönlerini öğrenmemizi de sağladı. Bir dönem geçilemeyen mahalledeki, içine girilemeyen Baruthane’nin restorasyonundan sonra halkın hizmetine açılması Balıkesir’in tarihi dokusuna bir başka güzellik de katmış. Latif müdürün anlatımına göre, Baruthane yapılan güzelliklerden birisi. Daha nicelerinin olduğunu da aktarırken, Latif Özer’in mütevazı kişiliği, güler yüzü ve samimi duygularıyla “birkaç gün misafirimiz olun, birlikte gezelim” önerisine ne yazık “inşallah bir başka sefere” cevabı vermek zorunda kaldık…
Serin bir Balıkesir akşamında Altıeylül’ün renkli ışıklarla süslenen caddelerinden geçerken, şehirdeki olumlu değişimi görmenin keyfini çıkardım. Altıeylül Belediyesi’nin ücretsiz açık hava sinemasına uğradıktan sonra, yatma vakti gelmişti…
Sabahın erken saatinde Balıkesir Atatürk Stadı’ndan start alan, aynı yerdeki finiş noktasına ulaşan atletlerin alkışları arasında yapılan Fair Play Ödül Töreninin kusursuz olması için belki de uykusuz gece geçiren Latif Özer artık bir Fair Play elçisi…
Tören sonrası, öğle saatlerinde Balıkesir’den ayrılırken Hz. Mevlana’nın şu güzel sözü aklıma geldi: “İyi bir arkadaşı olanın aynaya ihtiyacı yoktur.”
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!