Sevgideki felaket

Sevgide de felaket olur mu?. Demeyin!... Hem de öyle bir olur ki!... En tehlikeli öfkeden, en kötü eylemden bile, çok daha fazla zarar verebilir!

Peki!

Sevgi denilen güzel ve herkes tarafından tercih edilen özel duygu, ne olursa, felakete dönüşebilir?

İşte, bu noktada, "sevgi" olgusunun yapısal şartlarını, yeterli seviyede, oluşturmak gerekir!.. Teşhis ve tespit etmek için büyük dikkat ve emek isteyen böylesine özel duyguyu, hemen ve her önünüze gelen kişiye veremezsiniz!

Güvenmek, büyük önem taşımaktadır!

Ölçüp biçmeden, test etmeden, zaman içerisinde tecrübe edip, sevgiye uygun olup olmadığını tespit etmeden severseniz, kendi felaketinizi hazırlamışsınızdır demektir!. Ödeyeceğiniz bedel, çok ağır olacaktır!

İşin daha vahim tarafı, felaket etrafa da sıçramış olacaktır!. Yani, sevgisini yanlış yere kullanan kişi beraberinde, etrafındakileri de felakete sürüklemiş olacaktır!

Bu durumu, sosyal ve kültürel yapıda meydana gelen olumsuz olaylardan da görmekteyiz!. Cinayetler, tecavüzler, aldatmalar, sahtekarlık lar, yalanlar, dolanlar, dolandırıcılıklar, ahlaksızlıklar ve saire!

Bu konu, sadece bireysel yapıda ele alınmamalıdır!... Siyaset alanında da, çok önemli bir konudur!... Toplumlar, sevgilerini, yanlış kişiye vererek, yanlış lider seçimine, sebep olabilirler!.. Doğal olarak da, ülkelerini ve geleceklerini felaketin EŞİĞİNE sürükleyebilirler!. Yakın tarihte bu konuya ilişkin örnekler, hafızalarda yer etmiştir!

Almanya'nın Adolf Hitler'i, İtalya'nın Mussolini'si, Irak'ın Saddam Hüseyin'i, Şili'nin 1973-1990 arası diktatörü Pinoşet'i gibi örnekler, günümüzdeki devlet idarecilerine ve milletlere, ibret verici bilgiler olarak, hafızalarda muhafaza edilmelidir!

Sonuç olarak, duygularımızın en kutsal ve değerli manevi yapısını oluşturan "SEVGİ'MİZİ" yanlış zamanda, yanlış yerde, yanlış koşulda ve yanlış kişiye, kişilere ya da zarar verebilecek yerlere, kullanmamalıyız!. Ya yoksa, etkisinden kurtulamayacağımız felaketlerin içerisinde, yok olup, gideriz!. Kurunun yanında, yaş da yanar, ata sözünü hatırlatan, masum ve mağdur olanlarla birlikte!

Saygılarımla!...