İletişimdeki çarpık sistem de diyebiliriz..
Haberleşmenin, zararlı tarafı...
Son 60 yılda, dünya, bu sarmalın içerisinde, döndü durdu. Sistemsel felaket, nesilden nesile, aktarılarak devam etti. Adeta, insanları esir aldı. Ezdikçe ezdi...
Beyinleri yıkadı...
Çıkar çevrelerinin, en etkin silahı oldu. Kitleleri ve bireyleri, istenilen noktaya taşıdı...
Özellikle: Eğitim, bilgi, sosyal ve ekonomik yapısı, eksik olan, yoğun nüfuslu ülkeleri hedef seçti. Ş
öyle bir düşünelim: 1950'li ve 60'lı yıllarda, o dönemin genç kuşağı, batı ülkelerinin, özellikle de ABD'nin, HOLYWOOD filmleriyle, hayal alemine daldı...
Amerika'nın sosyal ve kültürel yapısı, belleklere kazındı...
O ülkeye hayranlık, zirveye çıktı...
Ekonomik durumu iyi olan aileler, çocuklarını, eğitim amacıyla, ABD'ye ve Avrupa ülkelerine gönderdi. Sonra da, ülkemizdeki yoksulluk nedeniyle, böyle imkanlardan mahrum olan büyük çoğunluğun karşısına geçip, gösteriş yapmalarına yol açtı...
Fedakar, cefakar, özverili ve sabırlı milletimiz, "medya sarmalı"nın desteklediği, böylesine çarpık ve adaletsiz oluşumlarla, ezildikçe ezildi...
Psikolojisi bozuldu...
Eksiklik kompleksine mahkum edildi...
Şimdi: Size birşey söylemek istiyorum...
Allah aşkına, araştırın bakalım...
Medeni Avrupa ülkelerinde, bizler kadar televizyon izleyen, toplumlar var mı? Ya da, internet ve cep telefonu kullanan sayısı ne kadar, acaba?
Ben söyleyeyim...
İhtiyaç nispetinde, sınırlı sayıda ve gerektiği kadarıyla.
Çünkü: Medeni ülke insanları, "MEDYA SARMALI'NDAKİ ÇÜRÜME"nin farkındalar. Yıllardan beri, beyin yıkamanın, en etkin yolu olduğunu biliyorlar. Kurnaz ve menfaatçi çevrelerin, kötü niyetli siyasetçilerin ve çıkarcı destekçilerinin, güçlü maşası haline dönüştüğünü öğrendiler...
Kitleleri yönlendiren, milletleri birbirlerine düşman eden, savaşlar çıkaran, terör yaratılmasına kaynak aktaran, özelliğinin bilincindeler...
Bir tek, gelişmesini ve medeni yapıya kavuşmasını, henüz tamamlayamamış ülkeler ve toplumlar, böylesine zararlı sarmalın etkisinden kurtulamadılar. Çünkü, halen öğrenemediler...
Tehlikenin farkında bile değiller...
Toplulukların, bireylerin birbirlerinden, kopuk ve yabancı yapıya dönüşmeleri de, madalyonun öbür yüzü...
Pek tabii ki: Tarafsız ve gerçek anlamda faydalı, ülkesine dürüst biçimde hizmet eden, olumlu kural ve prensiplere bağlı yayın yapan,"MEDYA" kurumlarını, bu makalemin dışında tutuyorum...
Onları, "TENZİH" ediyorum...
Ancak: Ülkemiz insanlarının, "MEDYA SARMALI'NDAKİ ÇÜRÜME" gerçeğini bilmelerini ve kabul etmelerini, diliyorum...
Saygılarımla...
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!