Kaf Sin Kaf’ımızın tarihinde, çok önemli detaylar, ziyaretler, maçların olduğunu söylemek, şahsen bana gurur veriyor. Eminim ki, bu kadar köklü olan kulübümüz, yaklaşık bir asırlık bu süreçte, bu ülkenin beden eğitimine, sosyal ve kültürel gelişimine, binlerce genç kazandırdıkları için sonsuza dek var olacaktır. Bu ülkenin spor tarihinde kuruculuk vazifelerinde ön saflarda yer alan ve sporu yaşatma gayesinin her daim sporcuları tarafından hissedilen nadir kulüplerdeniz.
Geçtiğimiz aylarda Nostalji Sayfamızda, donanmamızın zırhlılarından “Yavuz” kruvazörümüzün İzmir’e teşrifleri ile mürettebatından oluşan futbol takımı ile Karşıyakamız arasındaki maçı ve detaylarını aktarmıştım.
O makalede Karşıyakamızın, 1922-1925 yılları arasında kaleciliğini yapan, Karşıyaka’yı 1922 yılında “Karşıyaka Gençler Birliği” ismiyle filizlenmesini sağlayan, 58 büyük Karşıyakalı’dan birisi olan Kenan Or’dan ilk kez bahsetmiştim.
Bu ay ise sizlere tarihimizden, 1929 yılında Şanlı Donanmamızın İzmir’e teşriflerinde daha limanımıza yeni girmişken Karaburun açıklarında, telsizle: “Karşıyaka ile maç yapmak istiyoruz” şeklindeki teklifi ile şeref duyduğumuz, çok önemli bir yaprağını aktarmak istiyorum.
Donanmamız, planladığı gibi Akdeniz tatbikat ve manevralar için bulunurken, planını değiştirerek İzmir’e uğramak istemiş, telsizle vali, belediye başkanı ve kumandanlara 15 Ağustos 1929 öğle saatlerinde bilgi verilmişti.Hamidiye mürettebatından oluşan takım, Karşıyaka Spor Kulübü Futbol Takımı ile maç yapmak istemişlerdir. Kentimizde hemen karşılama heyeti oluşturulup, kahraman bahriyelilerimiz usulüne uygun şekilde karşılanmışlardı.
Limanımıza gelen donanmamız 7 gemiden oluşur filo şeklinde; Amiral Gemisi Hamidiye olmak üzere, Mecidiye, Peyk-i Şevket, Berk-i Satvet, Samsun, Taşoz ve İsa Reis ismli kruvazör ve torpido olarak İzmir’e girdiler.
GAZİ HAMİDİYE KRUVAZÖRÜ
Hamidiye, Balkan Savaşlarında, 13 Ocak 1913 günü Hüseyin Rauf Bey (Orbay) komutasında boğazdan gizlice çıkmıştı. Yunan devriyelerinden sıyrılarak Adalar denizine (Ege) açılmayı başaran Hamidiye'nin bu başarısı Mondros deniz muharebesini başarıya ulaştırmaya yetmese de bu yolda ismini tarihe “Akın Harekatı” şekliyle, dünyada eşi ve benzeri bir daha görülmemiş bir harekata imza atmıştı. Tarihin ilk korsan kruvazörü olmuştu.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk ; “Hamidiye kruvazörü, mâziden yadigâr kalan donanma aksâmı içinde Türkiye Cumhuriyeti’nin denizlerde faaliyete geçen ilk gemisi oldu.” Diye bahseder Hamidiye Kruvazörümüz için.
Böylesine önemli bir ziyaretçi, kahraman donanmamız mürettebatını ve şanlı kruvazörü futbol takımını saat: 16:30 sularında Alsancak Stadyumu’nda görme tutkusuyla binlerce İzmir ve Karşıyakalı doldurmuşlardı.
YOĞUN DOLU YAĞIŞI İLE YARIM KALAN MAÇ
Hamidiye Muzikasının çaldığı “İzmir Marşı” ile sahaya Yeşil-Kırmızı formaları ile çıkan Karşıyaka’dan sonra, “Hamidiye Marşı” çalınarak sahaya çıkan “Siyah-Beyaz” formalarıyla Hamidiye takımı beraberce uzun süre alkışlandılar.
Maçın hakemliğini bahriye subaylarımızdan, Kuva-yı Milliye kahramanı kurucularımızdan Kenan bey yapıyordu.
Maç yeni başlamıştı ki henüz karşılıklı birkaç atak olmuşken, yağmur başladı. Dördüncü dakika geçmişti ki başlarına koca koca dolular yağarken, saha iyice ağırlaşmıştı. Tribünlerde binlerce insan kendilerini kapalı bir yere sokmaya çalışırken, sahada 22 genç, neşe ve kahkalar içerisinde 15 dakika boyunca çamur içinde kalmış sahada oynamaya çalıştılar.
Maçı daha fazla devam ettirmeyen hakem Kenan bey, sırılsıklam kalmış oyunculara oyunun bittiğini bildiriyordu.
İki ekip kurulandıktan sonra İzmir Palas’ta, kulübümüz tarafından donanmamız şerefine bir çay ziyafeti tertip etmişti. Kumandan, subay ve mürettebat tam kadro bulunuyordu.
Ziyafet sırasında kulübümüz katip-i umumisi Muhlis(Ovalı) bir de konuşma yapmıştı. Karşıyaka Spor Kulübü’müze karşı yapılan maç teklifi şeklindeki hüsn-ü teveccühe teşekkürlerini bildirmişti.
Hamidiye kumandanları ise Kaf Sin Kaf tarafından kendilerine karşı gösterilen misafirperverliğe teşekkür etmiş, daha sonraki ziyaretlerde yarım kalan maçın tamamlanması temennilerini aktarmıştır.
Geç vakte kadar devam eden ziyafet, samimi duygularla tamamlanmıştı.
İşte size kulübümüz tarihinin ne denli mühim olduğunu gösterir bir belge daha!
Karşıyakamız, 1912’den beri bu ülkenin yüz akı olmuş, gerek sporun bu topraklarda yükseltilmesi sırasında öncü/kurucu rolü ile, gerekse bu ülkenin kuruluşu ve kurtuluşu noktasındaki görevi ile çok önemlidir.
HADDİNİ BİL EY TBF!
Makalenin sonunda, tarihi konulara bir “es” verip, güncel bir konuya değinmek istiyorum.
Birkaç günden bu yana Karşıyaka Basketbol takımımızın, Türkiye Basketbol Süper Ligi Play-Off’larında Anadolu Efes Basketbol takımı ile seriyi 1-1’e getirdiği gece, plan ve programlar çok önceden belirlenmiş iken, oynanması gereken 3. Maçın tarihi “gece yarısı” bir operasyonla değiştirilmiş, rakibimiz olan Anadolu Efes’in Euroleague maçı münasebetiyle yaklaşık 10-12 gün sonraya ertelenmişti.
Ve biz tüm bu yaşananları rakibimizin sosyal medya kanallarından öğrendik.
Öncelikle aleni şekilde böylesine şaibeli bir değişikliğin, kendisini bu kulübün bir parçası olarak gören bizleri çok üzdüğünü, sinirlendirdiğini ve kızdırdığını bildirmeliyim.
Biz istiyoruz ki; mücadele eşit şartlar altında oynansın, kazanmak veya kaybetmek bizler için mühim değil.
Ancak görüyoruz ki adalet beklediğimiz kurumlar, tüm bu spor hareketleri ile kirli ilişkilere girmiş kişilerle, gizli bir anlaşma yapmış ve bizim bundan yeni haberimiz oluyor.
Dünyada, adaletin bulunduğu her yerde, bu yaşananlara bağımsız yargı mensupları, savcılıklar müdahale eder ve soruşturur. Ancak maalesef ülkemizde bir süredir bu hukuksuzluğu ve adaletsizliği iliklerimize kadar hissediyoruz.
Ancak, bu arkadaşların yanıldıkları noktanın ise; bu kulübün tarihini bilmediklerinden ötürü olduğunu düşünüyorum.
Müessese kulüpleri, sahipleri, sermayedarlar, yarın ortakları ile bozuştuğunda bu liglerden çekilecek, kapanacak ve bir daha adını kimse anmayacak. Bu kulüplerin sonu böyledir.
Bizim ise, basketbol oyununun kuruluşuna bu topraklarda emek verip, bu noktalara getirip, Anadolu Efes kulübü gibi müessese kulüplerinin katılabilmesi için 110 yıldır verdiğimiz mücadele, tarihimiz gibi apaçıktır.
Bu kulüp bugün yaşadığımız haksızlık ve adaletsizliğe karşı olduğu gibi benzer şekilde 110 yıl önce de tepki verdi, kabul etmedi. Bu şehirde, Karşıyaka’yı yok sayanları tarihin tozlu sayfalarına gömdü. Haksızlığa ve adaletsizliğe başkaldırı hareketiyiz biz.
Siz bizi başkalarıyla karıştırdınız sanırım. Bugün paylaştığım tarihi vesika bile bizi tanımanız için yeterlidir. Şanlı Donanmamız tarafından, İzmir karasularına henüz girilmişken, Karaburun açıklarında, vali ve vilayetten önce, telsizle maç teklif edilen ve yalnızca bu maç için 7 savaş gemisinin İzmir’e uğramasına vesile olan kulüp Karşıyaka Spor Kulübü’dür.
İşte bütün bu tarihimizden aldığımız güçle söylüyoruz ki, bizim meselemiz Anadolu Efes gibi sermaye şirketleri ile değil, onlarla gizli anlaşmalar yapanlarladır.
Ozanlarımızdan Pir Sultan Abdal’ın dediği gibi: Bizim meselemiz kapının itiyle değil, ol kapının kendisiyledir.
19 Mayıs’ta Bandırma Vapuru ile Samsun’a çıkarak, bir milletin kurtuluş ateşini yakan Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarına saygı ve minnetlerimle.
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!