Deneyimli çalıştırıcı, takımdan ayrılık süreci ve eski oyuncusu Errick McCollum‘un Fenerbahçe Beko’daki performansı gibi konularda dikkat çeken açıklamalar yaptı.
Ufuk Sarıca, Errick McCollum‘un Fenerbahçe‘deki performansından dolayı ‘gururlu’ olduğunu söyledi: “Errick’in oyunculuğundan bahsetmemize gerek bile yok. Türkiye’ye ilk geldiği dönemde de zaten yeteneği üst sınıf olan bir oyuncuydu. Bu süreçte hem ailesini geliştirdi, hem kendi büyüdü… Bunu Kenan için de söyleyebiliriz. Bundan 10 sene önce EuroLeague oynadığımızda çok farklı bir Kenan vardı. Errick için de aynısı geçerli. Tabii Karşıyaka İstanbul’a göre basketbola odaklanması daha kolay bir yer. Karşıyaka bir semt, bu semtin içi basketbol kokuyor. Eskiden daha da fazla kokardı tabii. Elbette İstanbul çok güzel bir şehir ama kaos çok fazla. En basitinden Karşıyaka’da oynayan bir oyuncu ise idmandan sonra evine çocuğuyla yürüyerek gidebiliyor. Sırf bu bile oyuncularda bence farklı duygular uyandırıyor. Errick tüm bunları gördüğü zaman ilk olarak güvendi. Ben koç olarak onun yeteneklerine hep çok güveniyordum, o da buradaki karakterlere güvendi. Aslında Karşıyaka’da kalmak istiyordu, bunu son dönemlerimizde bana da söyledi. Bana ‘sen kaldığın sürece ben buradayım’ dedi ama sonra önüne önemli bir fırsat çıktı. Dolayısıyla ayrılmayı seçti. Onu izlerken mutlu oluyorum, EuroLeague’de çok iyi bir performansı var. Zaten sürekli mesajlaşıyoruz, bazen maç sırasında da ona mesaj atıyorum. Tabii maçtan sonra görüyor. Açıkçası Errick ile gurur duyuyorum, Fenerbahçe’de oynadığı oyun ve takımına yaptığı katkı beni çok mutlu ediyor. Bana özellikle kulüpte yabancı oyunculara yaşanan zorlukları anlatma konusunda çok büyük yardımı dokundu.”
Koç Sarıca, Karşıyaka’dan ayrılık kararını nasıl aldığını anlattı: “Ben aslında süreci kendi içimde çok erteledim. Hep içimde işler düzelebilir diye bir umut vardı. Kenan’ı Fenerbahçe maçında oynatabildik ama Errick bana gelip ‘koç, artık ben yapamayacağım. Böyle de bir teklif aldım’ dedi. Ona kararına saygı duyduğumu ama kalırsa çok mutlu olacağımı söyledim. Tabii burada en önemli konu oyuncuların geleceğe dair bir şey göremiyor oluşları. Özellikle Amerikalı oyuncular geleceğe dair bir şey göremedikleri zaman bir yerden sonra mental olarak duruyorlar. Mesela Jerry (Boutsiele) bana gelip ‘kafamı basketbola veremiyorum’ dedi. Errick de bana gelip ayrılacağını söyledikten sonra o günün şartları içerisinde kulüple oturup konuştuk ve böyle bir karar aldık. Benim için hiç kolay bir karar olmadı, ben Karşıyaka’da işimi hep gerçekten hissederek ve severek yaptım. Her maçı bu duygularla yönettim. Tabii bazen bazı şeylerin önüne geçemiyorsunuz, inşallah bundan sonrası Karşıyaka için daha iyi olur.”
Ufuk Sarıca, kariyer hedeflerine dair ise şunları söyledi: “Herhangi bir plan yapmıyorum, zaten yaptığınız planlar her zaman işlemiyor. Dolayısıyla özellikle son dönemlerde çok stresli günler yaşadım, yaşananlardan dolayı sıkıldım ve üzüldüm. Hep birlikte zor günler yaşadık. Mental olarak yorucu bir süreç yaşadık, her şey üst üste geldiği için insan işin içerisindeyken bunu hissedemiyor ama ondan sonra üstünüze bir yük geliyor. Dolayısıyla üstümde bu sürecin bir mental yükü var, önce bu yükten kurtulmak istiyorum. Kendime ve aileme zaman ayırıyorum, sonrasında hedefler olacaktır. Yeni hedeflerle belki daha farklı bir şekilde devam edeceğim. Elbette bu işin içinde kalacağım, daha yaşım genç. Yurt dışı da olabilir.
Aslında Karşıyaka’da yarım kalan bir hikayemiz oldu. İki kez final oynadık. Birinde çok şanssız şekilde kaybettik, öbüründe daha da şanssız şekilde kaybettik. Basketbol Şampiyonlar Ligi’nde final oynadık ama sonraki seneler Avrupa serüveni bizim için iyi gitmedi. Zor takımlarla zor koşullarda oynadık. Bu sene hem takım çok iyi durumdaydı, hem de yolumuz geçen senelere kıyasla çok daha iyiydi. Ne yazık ki önümüze bu sefer de bambaşka bir pürüz çıktı. Dolayısıyla herhangi bir takıma gittiği zaman Avrupa yine hedeflerimden biri olacak.”
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!