Ege Üniversitesi İzmir Atatürk Sağlık Yüksekokulu Beslenme ve Diyetetik Bölüm Başkanı Doç. Dr. Reci Meseri, vejeteryan beslenme biçiminin kansere karşı koruyucu etkileri üzerine açıklamalarda bulundu.
Doç. Dr. Meseri, “Vejetaryen beslenenlerin sıklıkla kuşkuya düştüğü nokta protein tüketiminin yeterliliği ile ilgilidir. Çünkü bilindiği üzere hayvansal kaynaklı proteinlerden vücudun yararlanabilme özelliği bitkisel kaynaklı proteinlere göre daha yüksektir. Yani proteinin hangi kaynaktan alındığı günlük alınması gereken protein miktarını değiştirmektedir. Bu nedenle hayvansal kaynaklı proteinin tüketilmediği diyetlerde günlük protein gereksinmesinin artabileceği unutulmamalıdır. Vejeteryan diyette soya ve kurubaklagil tüketiminin artırılması protein ihtiyacının karşılanması açısından önemlidir” dedi.
B12 vitamininin sadece hayvansal kaynaklı besinlerde bulunmakla birlikte sinir sistemi ve kan hücrelerinin yapımında da görevli olduğunu söyleyen Doç. Dr. Meseri, “Yapılan çalışmalarda veganların B12 seviyelerinin, vejetaryen olmayan bireylerden anlamlı olarak düşük olduğu bulunmuştur. Vejetaryen bireylerin B12 vitamini düzeyleri düşük bulunursa supleman ile desteklenmelidir. Ancak B12 vitamin eksiliği erken dönemde ortaya çıkmayabilir. Aralıklarla düzeyine bakılarak eksiklik geliştiyse destek sağlanmalıdır. Kurubaklagiller, yağlı tohumlular, taze sebze ve meyveler ile saflaştırılmamış tahıl ürünleri kansere karşı koruyucu görev yaptığı bilinen antioksidan öğeler bakımından zengindir. Bu besin grupları vejetaryenlerde daha sık tüketildiği için vejetaryen beslenme biçimi kansere karşı koruyucu olabilmektedir” diye konuştu.
Doç. Dr. Meseri, “Vejetaryenliğin seçilme nedenleri, ekonomik olarak hayvansal ürünlerin daha pahalı olması, bitkisel ağırlıklı beslenmenin daha sağlıklı olduğu düşüncesi, çeşitli dini inançlar, hayvanların öldürülmesine karşı olan hassasiyet, dünyadaki açlık sorunlarıdır” dedi.
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!