Alsancak Stadı’nı yıkıldıktan sonra yerinde inceleyen Tanrıkulu, “Şu anda stadın ortasındayız. Her yer moloz yığını olmuş durumda. Stattan sadece çimler kalmış, onlarda sadece sulanarak İzmirli vatandaşların gözünü boyamaya çalışan bir yönetimin eseri. Stadın arkasındaki plana baktığımızda orası TOKİ’nin gözüküyor. İzmir her konuda olduğu gibi spor alanında da cezalandırılıyor. Bu stad yıkıldıktan sonra İzmir’in tüm takımları başka şehirlerde iç saha maçlarını deplasman maçı oynar gibi oynuyor. Bir tedbir alınacaksa, İzmir takımlarına yeni bir saha yapılacaksa sezon öncesi yapılması gerekmekteydi. İzmir takımları ve taraftarları bu noktada ciddi derecede mağdur olmuştur. Çevredeki diğer mülklerle ilgili yıkım işlemleri de sürüyor. Burası ile ilgili ciddi spekülasyonlar da var. Buraya AVM yapılacağına, TOKİ’ye ait toplu konutlar yapılacağına dair iddialar var. Bu iddiaların araştırılması gerektiğini düşünüyorum. Doğrusu bu bölgenin tekrardan İzmir takımlarına kazandırılması oldukça önemlidir” şeklinde konuşarak İzmirlilerin bu tarz kötü uygulamalara layık olmadığının altını çizdi.
Spor alanında oldukça geri plana atılan İzmir’in bu duruma gelmesinde İktidar ve mevcut belediyenin sorumlu olduğunu dile getiren Tanrıkulu, “İzmir’i hem proje çöplüğü olarak kullandıkları yetmedi; bir de mevcut sorunların çözümüne engel olacak hamleler yapmaya başladılar. Bunun sonuçlarına katlanan ne iktidardır ve ne de belediyedir. Bütün kötü sonuçları benim güzel İzmirli vatandaşlarım çekmektedir” diyerek İzmir üzerinden yapılan politikalara sitem etti.
Bir stadyum yapılmadı
İzmir’e bir stadyum dahi yapılamadığının altını çizen Tanrıkulu, “Bugün bakıyoruz, İzmir’de ne futbol oynanacak bir stadyum, ne de Süper Lig’e çıkmış bir İzmir kulübü mevcut. Bunun en önemli sebebi İzmir’in spor altyapısına önem verilmemesidir. İzmir hayali projeler savurma meydanı değildir. İki parti çıkıyor ben İzmir’e 35 proje yapacağım, olmadı 8 vekile 8 proje yapacağım diyor. Öteki de çıkıyor sokak konserlerini belediyecilik hizmeti olarak sunuyor. Mahalle aralarındaki park alanlarına yapılan küçük spor aletlerini ‘İzmir’e spor altyapısı oluşturuyoruz’ diyerek İzmirli vatandaşlarımızı kandıran bir belediyecilik anlayışı var. Bunun yanında İzmir, stadyum yapılmasına yönelik gerçekleştirilecek hamleleri önleme çabası içerisinde olan bir iktidar ile karşı karşıya. Bu nokta da Büyükşehir Belediye Başkanının yeni stat yapılmasına yönelik geçtiğimiz dönemin Gençlik ve Spor Bakanı’ndan randevu talep etmesine rağmen, hiçbir şekilde randevu alamaması buna en büyük örnektir. İzmir’e projelerle geliyoruz deyip, istedikleri oyları alamayan AKP iktidarı İzmir’i statsız bırakmayı makul görerek kendince Ege’nin incisi İzmirimize ceza kesmektedir” ifadelerini kullandı.
AK Parti’li şehirlere ayrımcılık
AKP’nin kazandığı şehirlerde yeni futbol statlarının yapıldığını ifade eden Tanrıkulu, “Konya, Kayseri, Bursa gibi şehirlerde yepyeni statlar yapabilen AKP, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün neferleri olan İzmirli vatandaşlarımın kendilerine oy vermemesinden ötürü onları böyle cezalandırmaktadır. Demokrasi anlayışı ‘0’ olan bu zihniyet sadece seçim dönemlerinde buraya gelip ‘yeni stat yapacağız, İzmirli kulüplere destek vereceğiz’ diyebilmekte ancak seçimde İzmirlilerden 13 yıldan beri yedikleri her tokatta bir daha bu konuları ele almamaktadır” dedi.
İzmir’in stat sorununu biz çözeceğiz
MHP’nin İzmir’in stad ve spor alanına yönelik tüm sorunlarına Ankara’da tek ses olacağını ifade eden Tanrıkulu, “İzmirli vatandaşlarımız bu hizmetsizliği hak etmemektedir. İki partinin arasındaki kavgada en çok zarar gören İzmirliler’dir. Biz MHP olarak bu olaylara kesinlikle dahil olmayacağız. Bizim İzmir için sağlam yere basan projelerimiz mevcut. Spor alanında beyannamemizde de belirttiğimiz gibi devrim niteliğinde uygulamalar var. MHP iktidarında ilk işimiz İzmir’in stat sorunun çözmek olacaktır. İzmir ve İzmirli spor kulüpleri ile taraftarları her zaman daha iyisine layıktır” şeklinde açıklama yaparak İzmirli vatandaşlardan 1 Kasım seçimlerinde MHP'ye tam destek istedi.
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!