Prof. Uysal: Engellileri anlamak için engelli olmanız gerekmiyor

Daha önce Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, gazeteci ve Cumhurbaşkanı Danışmanı Yiğit Bulut, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Nükhet Hotar, Galatasaray Tekerlekli Basketbol Takımı Kaptanı Özgür Gülbudak, Herşeye Rağmen kitabının yazarı Serkan Uman'ın konuşmacı olarak katıldığı 'Engellilerin Eğitimi ve Topluma Kazandırılması' panelinin moderatörlüğünü de yapan Prof. Dr. Tancan Uysal, engellilerin eğitimi ve topluma kazandırıması için adımlar atılması gerektiğini söyledi. 

Türkiye'de 1.5 milyon engellinin bulunduğunu hatırlatan Prof. Dr. Tancan Uysal, 2002 yılına kadar engellilerin evlerinde tutsak bir hayat geçirmek zorunda olduğu için toplumda farkındalık olmadığını söyledi. AK Parti'nin iktidara gelmesiyle 'hak temelli' düşüncenin hakim olduğunu ve engelliler için önemli hizmetlerin gerçekleştirildiğini kaydeden Prof. Dr. Uysal, "2002 yılında 5 bin 777 engelli, devlet dairelerinde istihdam edilmekteydi. Şimdi bu sayı 30 binlere yaklaştı. Evde bakım hizmeti geliştirildi. 21 olan engelli bakım ve rehabilitasyon merkezi sayısı 100'ü aştı. 146 engelsiz yaşam merkezi açıldı. Evet birçok proje hayata geçirildi. Eksikler yok mu. Elbette var. Daha yapacak çok şey var ve yapacağız. Engellilere verilen değer, ülke ekonomisi güçlendikçe artar. Bunu şimdi daha da ileri seviyeye ulaştırma vakti geldi. Hala kent yapılarımız tam olarak engelli yaşamına uygun değil. Düzenlemeler var ama yetmez" diye konuştu. Prof. Dr. Uysal, şunları söyledi: 

DUYARLI OLMALIYIZ

“Toplum olarak engelli kardeşlerimize bakış açımızı değiştirmeliyiz. Engelli yollarının yetersizliğini konuşmaktan önce mevcut engelli yollarına aracını park edenler de farkındalık oluşturmalıyız.  Engelliler bize muhtaç değiller. Onlar sadece gerekli altyapının oluşturulmasını istiyorlar. Tüm üniversiteler engelli öğrencileri için özel düzenlemeler yapmalıdır. Mezun engelli gençlerin istihdamına yönelik sanayi işbirlikli modeller geliştirebilir, istihdam sorununun çözülmesine katkı sağlayabilir. Üniversiteler her türlü engelli ayrımcılığına karşı toplumu bilgilendirebilir, olumlu tutum geliştirilmesine katkı sağlayabilir. Engellilikle ilgili politikaların oluşturulmasına destek vermeliyiz. Bu politikaları oluşturmak için engelli olmamız gerekmiyor. Önemli olan bu duyarlılığı taşımaktır. Engellilikle ilgili sorunlar, tıp, mühendislik, mimarlık, hukuk ve daha birçok profesyonel alanın birlikte çalışmasını gerektirmektedir. Üniversiteler bu, çok disiplinli gelişmelere öncülük edebilir. Yeni tasarımlar, yeni modeller, örnek uygulama modelleri geliştirebilir. Engelli bireyler için yapılan her türlü yaklaşım hak temelli olmalıdır ve her girişim engelli bireyin temel hakkıdır."

İMKAN SUNALIM

Engellilerin istihdamına yönelik iş alanlarının artırılması gerektiğini ifade eden Prof. Dr. Uysal, "Türkiye'de kamu ve özel sektörde çalışan engelli işçi sayımız 30 bin. Bunun 25 bini kamu. Özel sektörde çalışan engelli işçi sayımız hala yetersiz. Türkiye'de engellilerin sadece call-center gibi alanlarda değerlendirilebileceğine yönelik algı var. Bu çok yanlış. Engelliler, her iş alanında kendilerine yer edinebilecek donanıma sahip. Yeterki biz onlara önce eğitim alabilecekleri koşulları sağlayalım. Ardından iş hayatında gerekli kolaylıkları sunalım. Göreceksiniz ki, hayatın her alanında kendilerini kanıtlayacaklar. Mesela bir 'Yazılım Vadisi' projemiz var. Bunun gibi bir projeyi hayata geçirebilirsek, gerekli donanıma sahip engelli kardeşlerimizi, yazılım alanında değerlendirebiliriz. Öyle ki, evlerinde çalışarak da bu yazılımları gerçekleştirebilirler. Bunun dünyada birçok örneği var" diye konuştu.