İZKA ve Yaşar Üniversitesi Araştırma Geliştirme ve Uygulama Merkezi’nin katkılarıyla hazırlanan ‘İzmir Yenilik Başarı Hikayeleri’ projesinin sonuçları Selçuk Yaşar Kampüsü’nde düzenlenen Yenilik Meydanı Paneli'nde sunuldu. İzmir’deki firmalar tarafından gerçekleştirilen başarılı yenilik (inovasyon) çalışmalarını ortaya çıkarmak ve tanıtmak amacıyla hazırlanan projede tespit edilen 20 çalışma ise kamuoyuna tanıtıldı. Panele İZKA Genel Sekreteri Murat Yılmazçoban, EBSO Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar, Yaşar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Cemali Dinçer ve çok sayıda firma yetkilisi katılırken panelin ana tema konuşmacısı Onuk Taşıt Sanayi CEO’su Dr. Ekber Onuk oldu.
İZMİR YATIRIM İÇİN CAZİBE MERKEZİ
Ülkelerin kalkınmışlık düzeylerini inovasyon üzerine yaptıkları yatırımlarla artırabileceğini belirten İZKA Genel Sekreteri Murat Yılmazçoban, İzmir’in yetişmiş insan kaynağı ve artan teknolojisiyle yeni yatırımlar için cazibe merkezi haline geldiğini söyledi. İZKA’nın 14 milyon Liralık Teknolojik Üretim ve Yenilik Mali Destek Programı çerçevesinde 29 projeye destek verdiğini hatırlatan Yılmazçoban, “Yenilik alanında çalışmalar yapan gerek üniversiteler gerekse de sanayi kuruluşları ile işbirliklerimiz devam edecektir” dedi.
HEDEF İLERİ TEKNOLOJİ VE SÜRDÜRÜLEBİLİR BÜYÜME OLMALI
2015 yılı itibariyle Küresel Yenilikçilik Endeksinde Türkiye’nin 143 ülke içinde 58’inci sırada yer aldığını ifade eden EBSO Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar, “Almanya ve ABD gibi ülkeler yerini Çin ve Hindistan gibi ülkelere kaptırmamak için üretim modellerini, teknolojik gelişmelerle en üst noktaya getirme gayretindeler. Makinelerin, kendilerini ve üretim süreçlerini yönetmeye başladıkları süreci kapsayan Sanayi 4.0; nesnelerin interneti, 3D yazıcılar, bulut bilişim, robotlar akıllı sistemler aracılığıyla akıllı üretimleri hayata geçirecektir. Böyle bir sitem içerisinde; ileri teknoloji, sürdürülebilir büyüme ve nitelikli eğitimi içeren üç boyutlu bir yaklaşımın hayata geçirilmesine acilen ihtiyacımız var.” diye konuştu.
YENİLİKÇİLİK VE GİRİŞİMCİLİK ARAŞTIRMA MERKEZİ KURULACAK
Rektör Prof. Dr. Cemali Dinçer de Yaşar Üniversitesi’nin Yenilikçilik ve Girişimcilik Araştırma Merkezi’ni hayata geçirmek için çalışmalara başladığını duyurdu. Panelde konuşan Prof. Dr. Dinçer, “Üniversiteler bilgi üretir, araştırma ve geliştirme yapar, bunları sektörle paylaşır ve dolayısıyla topluma hizmet eder. Yaşar Üniversitesi olarak Türkiye’de eşine ender rastlanan ARGE, İnovasyon ve Girişimcilikten sorumlu bir rektör yardımcılığı kurduk. Beklentimiz bu birimde üretilecek bilgi ve teknolojilerin ülkemizin gelişmesine katkı sağlamasıdır. Yeni bir merkez kurma çalışmalarımız da başladı. Mütevelli heyetimizin desteği ile çok yakın bir zamanda Yenilikçilik ve Girişimcilik Araştırma Merkezi’ni hayata geçirmeyi planladık” dedi.
DÜNYANIN EN HIZLISI OLMAYI HEDEFLEDİ
Türkiye’de seri üretim için tasarlanan ilk otomobil Anadol STC-16’nın proje lideri, MRTP hücümbot konseptinin yaratıcısı, ayrıca Savunma Sanayi Müsteşarlığı Mühendislik ve Tasarım Ödülü, V. Teknoloji Başarı Ödülü, Industrial Design Excellence Award bronz madalya gibi pek çok ulusal ve uluslararası ödülün sahibi olan Dr. Ekber Onuk ise 1997 yılında kurulan Yonca-Onuk A. Ortaklığı’nda hayata geçen projeleri anlattı. Bugüne kadar Türk Sahil Güvenlik Komutanlığı, Deniz Kuvvetleri, Gümrükler Muhafaza Genel Müdürlüğü için onlarca süratli tekne dizayn eden şirketin dünyanın 8 ülkesinde de 140’ın üzerinde hücum botunun bulunduğunu belirten Onuk, 70 knot hızla dünyanın en hızlı hücum botunu üretmeyi hedeflediklerini söyledi.
YABANCI HAYRANLIĞIMIZ BİLGİ EKSİKLİĞİMİZDEN
Trafik kazasında hayatını kaybeden oğlu Kaan’ın tasarımı olan hücum botları üreterek aynı zamanda oğlunun hayallerini ve eserlerini de hayata geçirdiklerini ifade eden Onuk, Türk savunma sanayisi için dünyada nitel üstünlük sağlayacak ürünleri üretmeyi amaçladıklarını söyledi. Ulusal kaynaklı tasarımların önemine değinen Mühendis ve Tasarımcı Onuk, “Ulusal kaynaklı tasarımları amaçlarına en büyük engel olarak gören ve yabancı ürünleri pazarlayarak kolay kazanç elde etmek gibi kısır hedefleri güdenler bilgi eksikliğinden doğan yabancı hayranı kişilerdir. Savunma sanayinde global anlamda rekabetçi olabilmek için üretim yatırımının yanında AR-GE’ye önemli kaynaklar ayırmakla mümkün olabilir. Türkiye dünyanın en önemli askeri güçlerinden birine sahip ve jeopolitik durumu itibariyle bu gücünü kendi kaynaklarına dayanmak önceliğiyle artırarak sürdürmek durumundadır. Ayrıca unutulmamalı ki Türkiye’nin ihraç ettiği bir ürünün ortalama kilogram fiyatı oldukça düşük. Dünyada tanınmış lüks spor otomobillerin kilogram fiyatı 70-80 Euro civarı. Bizim ürettiğimiz hücum botları ise silah sistemleri olmadan kilogram fiyatı 200 Euro’ya kadar çıkabiliyor” dedi.
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!