Balbay kurultay tarihinin parti organlarında konuşulmadan açıklanmasının yeni bir gerilim oluşturduğuna dikkat çekerek, “CHP Merkez Yönetim Kurulu’nda özel yetkili yöneticiler mi var acaba?” diye sordu ve şunları söyledi:
“CHP kamuoyunda kurultaylar partisi diye anılıyor. Bunun başlıca nedeni 2 yılda bir yapılması gereken olağan kurultayın ötelenmesi ve zaman sınırının sonuna kadar zorlanmasıdır. Şimdi de 4 yıla yakın bir aradan sonra olağan kurultay hazırlığı içindeyiz. Ancak bazı arkadaşlarımız, bu kadar uzun aradan sonra mevcut yönetimin mevcut delegelerimizin önüne çıkması gerektiği düşüncesinden hareket ederek, olağanüstü kurultay istediler. Bunun önüne geçmek için de olağan kurultay tarihi açıklanıyor. 16-17 Ocak 2016 olarak açıklanan tarihin kesin olup olmadığına ilişkin de endişeler var. Böylesine karşılıklı hesaplara dayalı bir olağan-olağanüstü kurultay tartışmasının akla kayyumu getirmesi işin ucunun nerelere kadar varabileceğini göstermesi bakımından talihsiz bir durumdur”
Genel Başkan adaylığı kararını eski-yeni delege hesabı yapmadan aldığını vurgulayan Balbay, “Zaten bu ortamda yapmamız gereken delege hesabı değil, Türkiye hesabıdır. AKP, karşısında hiçbir engel yokmuş gibi önümüzdeki dönemi istediği gibi şekillendirme gayreti içinde. Bize oy veren yurttaşların temel beklentisi, öncelikle iyi bir ana muhalefettir. Ancak biz sadece olağan-olağanüstü tartışmasıyla haber olduğumuz için kamuoyunda CHP’lilerin tek derdi CHP’dir algısı yaratıyoruz” dedi.
Balbay 1 Kasım’dan sonra yaptığı değerlendirmede kurultay süreci için 3 ilke ortaya koyduğunu anımsatarak şöyle devam etti:
“Birincisi kırıp dökmeyelim, ikincisi işin doğasını zorlamayalım, üçüncüsü siyasi rakiplerimize malzeme veremeyelim, demiştik. Bunu olası kimi gerilimlerin öne çıkabileceği kaygısıyla yapmıştık. Bu üç öneriyi bir kez daha anımsatıp, herkese buna göre hareket etmeyi öneriyorum. Taban gelişmeleri çok dikkatli izliyor. İlçe kongrelerinden çıkan sonuçlar da bunu gösteriyor.”
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!