Virüs salgınının dünya geneli ve Türkiye’de yarattığı yaşamsal krizi değerlendiren Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar insanlık olarak yeni ve zorlu bir durum ile karşı karşıya olunduğunu belirtti. Tarihin en büyük sosyo-ekonomik kriziyle karşılaşmış olunabileceğini de hatırlatan Yorgancılar, dünün anlayışları ve çözümlerinin yeterli olmadığını vurguladı. Sadece ekonomilerin küreselleştiğini sandıklarını belirten Başkan Yorgancılar “Oysa mal, hizmet ve para hareketleri ile birlikte virüslerin de küreselleştiğini görüyoruz. Gelinen noktada sadece ulusal yaklaşım ve çözümlerin yetmediğini, insan yaşamıyla yani olası en yüksek bedel ile öğreniyoruz. Ayrıca hem devletlerin hem de bireylerin harcama önceliklerini gözden geçirmesi, insanları öldürmeye yarayan silahlar yerine yaşatmaya yönelik sağlık malzemeleri ve araştırmalara daha fazla önem verilmesi gerekiyor. İnsanlık, geçmişte olduğu gibi bu sorunu da aşacaktır. Şimdi insanlık olarak yeni şeyler söylemenin ve yapmanın zamanı” diye konuştu.
EKONOMİLER DURMA NOKTASINDA
Corona olarak bilinen virüs nedeniyle yaşanan sorunların ekonomileri durma noktasına getirdiğine de dikkat çeken Başkan Yorgancılar “Ekonomi dışı bir faktöre bağlı olarak dünya genelinde hem arz ve hem de talep şokunun eşanlı olarak yaşandığı bir konjonktürdeyiz. Hiç bir devlet, hiçbir firma ve hiçbir vatandaş böylesi bir duruma karşı hazırlıklı değildi. Bir taraftan tedarik zincirlerindeki aksamalar nedeniyle hammadde ve ara malı sağlanmasında diğer taraftan da fabrikaların üretimi durdurmasıyla nihai ürünlerde sorun yaşanıyor. Bu arada vatandaşlar da harcamalarını gıda, sağlık ve hijyen malzemeleriyle sınırlandırmış durumda. Arz ve talep şoklarının birbirlerini beslediği böylesi bir iklimde sorunun piyasa dinamikleri ile çözülmesi mümkün görünmüyor” dedi.
GIDA VE SAĞLIK
Üretimde daha önce tanık olmadığımız düzeyde gerilemenin söz konusu olduğunu belirten Yorgancılar “İşsizlikte büyük sıçrama, temel ihtiyaçların karşılanmasında önemli sorunlarla karşılaşmamak için öncelikle ödemeler sisteminin çökmesinin engellenmesi gerekiyor. Sanayi sektöründe ürünlerin stoklanabilir olmasının da etkisiyle arz açısından çok kısa sürede sorun yaşanmayacaktır. Ancak, üretildiğinde tüketilen yani stoklanabilir olmayan üretimin yapıldığı hizmetler sektöründe sorunun niteliği çok daha farklı olacaktır. Tarım ve gıda üretimi ise sağlık malzemelerinden sonra bu zorlu dönemin en kritik sektörü olacaktır. Burada bir arz şoku yaşanmaması için tarıma ve çiftçilere her türlü desteğin acilen sağlanması gerekmektedir” diye konuştu.
Devletimizin yaşanan süreçte gerek bulaşmanın engellenmesi gerekse ekonominin ihtiyaçları bağlamında ciddi önlemler aldığını ifade eden Yorgancılar “Ancak, her vatandaşın temel ihtiyaçlarının karşılanması, işsizliğin artmaması, ödemeler sisteminin çökmemesi ve toplum psikolojisinin güçlü tutulması konusunda ilave proaktif önlemlerin hazırlanması uygun olacaktır” dedi.
Yaşanan süreç ülkeler açısından kendine yeterliliğin içeriğinin yeniden tanımlanmasına neden olacağını vurgulayan Yorgancılar “Bu bağlamda; sağlık hizmetleri ve ekipmanları, hijyen ve gıda ürünlerinin bu yeni tanımın başlıca unsurları olması gerektiği söylenebilir. Kanımızca bu süreçte ayrıca kamusal mal ve hizmetler de yeniden tanımlanmak zorunda kalacak, devletlerin işlev ve öncelikleri gözden geçirilecektir. Bu nedenlerle de eğitim sistemi ve müfredatın, özellikle yüksek öğretim öncesinde, sağlık, hijyen, hastalıklardan korunma, sosyal sorumluluklar ve iyi vatandaş olabilmeyi de öncelikli görecek şekilde yenilenmesi gerekecektir” diye konuştu.
KAYNAK HAVUZU
Türkiye’nin, son yıllarda hep yüksek seyreden politik konjonktür nedeniyle, kamu kaynaklarının yeterli olmadığı bir zeminde bu krizle karşı karşıya kaldığını da belirten Başkan Ender Yorgancılar “Bu nedenle bir an önce krizle mücadele için kaynak havuzu oluşturulması gerekiyor. Bütçe imkanları, bankalar aracılığıyla merkez bankasından fon sağlama, Avrupa Birliği ve olası diğer dış kaynakların da zorlanarak mevcut üretim-dağıtım sisteminin durmasına rağmen bozulmasını engelleyecek, ödemeler sisteminin devamını sağlayacak kaynaklar ekonomik birimlere aktarılmalıdır. Sanayicimiz açsından ise gecikmiş KDV iadelerinin hemen yapılması, üretime devam edenlere katkı sağlamak açısından elektrik ve doğalgaz fiyatlarının düşürülmesi, nakliyeciler için mazot fiyatlarının hızla indirilmesi, Eximbank’ın imkanlarının ihracat dışında da devreye alınması faydalı olacaktır” diye konuştu.
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!