Uzaya çıkan 3D Printer bilimsel araştırmaların gözbebeği

TÜBİTAK projeleri kapsamınca İKÇÜ Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi laboratuvarlarına kazandırılan dört adet 3D yazıcı ile özellikle sağlık, biyomedikal, biyomekanik ve mekatronik olmak üzere çeşitli alanlarda önemli buluşlara imza atmaya hazırlanılıyor.

İKÇÜ Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi, Biyomedikal Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Hakan Oflaz, yürütücülüğünü üstlendiği birçok bilimsel araştırmaya 3D yazıcı ile yön verdiğini söyledi. Oflaz, 3D yazıcı ile öğrencilerinin tasarım ufkunu genişlettiğini ve başarılı Ar-Ge ve / veya Ür-Ge çalışmalarına imza attıklarını belirtti.

“Her üniversitede olmalı”

Projelerinde geliştirilen tasarımların üretiminin kısmen veya bütünüyle üniversite ortamında gerçekleşebildiğinin altını çizen Yrd. Doç. Dr. Oflaz, “Tasarladığımız yeni bir ürünü sanayide ürettirebilmemiz oldukça zor oluyordu. Doğru firmayı bulmakta çok zorlanıyorduk. Ya zamanında teslim alamıyorduk, ya da istediğimiz kalitede ürün üretimi gerçekleşmediği için ürün üzerinde uygulamaları yapamıyorduk. 3D yazıcılar ile prototip üretim çalışmalarını da laboratuvarımızda yaparak hem zaman kaybının hem de maddi kayıpların önüne geçtik. Her üniversitede olmayan bu teknoloji, zamanla üniversitlerde yaygınlaşacaktır ki olması gereken de budur.” diye konuştu

“Tank da basılır lego da…”

Yrd.Doç.Dr. Oflaz, hayal edilen her şeyin çizilebildiği ölçüde tasarlanabildiğini ve 3D yazıcı ile de üretilebileceğini söyledi. Yurt dışında özellikle ABD’de evlere kadar girmiş olan bu teknoloji ile toka, oyuncak, lego parçaları ve cep telefonu kılıfları gibi basit ürünlerden; savunma sanayisindeki en teçhizatlı araçların prototip modellerine kadar her şeyin basılabildiğini aktaran Yrd.Doç.Dr. Oflaz, “ABD’deki Araştırma ve Geliştirme (Ar-Ge) çalışmaları öncelikle savunma sanayisi odaklıdır. Elde edilen sonuçlar sağlık, biyomedikal, otomotiv gibi alanlarda kullanılır. Sinterleme teknolojisi ile 100 mikron altında parçacık boyutuna sahip metal (paslanmaz çelik, titanyum vb.) tozlarının lazer ile katman katman ergitilerek üretim yapmaktadır. Örneğin bir omurga implantını veya cerrahide gerekebilecek bir malzemenin basımını hasta ameliyathanede iken yetiştirip sterilizasyonunu tamamlayıp hastaya yetiştirebiliz.” dedi.

“Uzay araçlarının vazgeçilmezi”

Bu teknolojinin uzaydaki araştırmalarda da kullanıldığını, uzay araçlarının olmazsa olmazı olduğunu kaydeden Yrd.Doç.Dr. Oflaz, “Uzay aracı personeli karşılaştığı herhangi bir sorunu aşabilmesi için gerekebilecek ekipman veya aksesuarı bilgisayarda çizip 3D yazıcı ile basım elde edebilmektedir. Yani bir nevi fabrikayı yanlarında taşıyorlar.” diye konuştu.

“İnşaat yapılır, pasta basılır”

İleriki dönemlerde inşaatların da bu teknolojiyle yapılabileceğini belirten Oflaz, bir pasta firmasının pasta üretiminde 3D yazıcı kullandığını söyledi. Oflaz, “Seramik tabanlı kalsiyum tozu yerine un ve özel kimyasal bağlayıcı solüsyonu yerine de şekerli su kullanıldığında istenilen şekilde pasta basılabilmektedir. Aynı mantık ile un yerine çimento, yapıştırıcı yerine de su kullanıldığında inşaatlarda duvar üretimi yapılabilir. Yurtdışında kuyumcular pırlanta yüzükler gibi birçok takının tasarımlarını bu yazıcılarla yapabiliyor. Evinizde bulaşık makinenizin bir düğmesi mi kırıldı, eğer çizebiliyorsanız 3D çıktısını alıp makinenize monte edebilirsiniz. Gerçekten her alanda geniş kullanım faaliyetleri sunan bu yazıcı ile hayal edin, çizin, sonra 3D basın. Hayallerinizdeki tasarımları anında üretip görmek ve çok farklı, güzel bir duygu. ” dedi.

Bu yazıcının vazgeçilmez bir eğitim materyali olabileceğinin de altını çizen Oflaz, “Örneğin öğrenciye özel bir hastanın kırık modelinden  bahsediyorsun. Röntgen görüntüsü yerine 3D modelini bu yazıcı ile üretip eğitim materyali olarak kullanabilirsin. Bu sayede o eğitimi çok daha verimli ve öğrenci açısından da o bilginin kalıcılığını artırabilirsin” diye konuştu.