Bazı insanlar matruşka gibidir, tanıdıkça içinden başka biri çıkar ve gittikçe küçülürler. ... Bazısı da tanıdıkça büyürler.
Rusya’da eğitim amaçlı üretilen bu bebekler aslında bir öğreti. Kimin nasıl anladığına bağlı. Ben insanları Matruşka bebeklere benzetirim. Bazı insanları tanıdıkça içinden başka biri çıkar ve gittikçe gözümde küçülürler. ... Bazısı da tanıdıkça büyürler.
Hep derim “Bir insanı 50 yıl tanırsınız 51.Yılda nereden tanıdım bu şer…zi, bazılarını 50 yıl sonra tanırsınız 50 yıldır nasıl da tanımamışım bu güzel insanı” dersiniz.
Bana göre insanlar, verdikleri sözleri yerine getirdikleri ölçüde değerlidir. Sözü davranışa yansıtma karakterinin göstergesidir. İnsanın makamı, parası şahane yaşaması beni hiç ilgilendirmemiştir. Aç gözlülük, yalan söylemek, palavralara sığınmak karakter yoksunluğunun en belirgin özelliğidir. 47 yıllık gazetecilik (27 yılı öğretmenlik süreci dahil) birçok insan tanıdım. Yanlış insanları tanıdığım için de hiç pişmanlık duymadım. Gençliğimde insan davranışları ile ilgili hemen hemen bütün yayınları okuduğum için insanların iyi veya kötü davranışları beni hayal kırıklığına uğratmadı. İnsanı çok para veya makam sahibi olduğunda daha iyi tanırsınız derim. Egosunu tatmin etmeye çalışan yöneticiler en çok kızdığım tiplerdir. Makamlar vatandaşa hizmet için görevlendirenlerin egolarını tatmin yeri değildir. “Makamlar şereflendirmek içindir, şeref almak için değil”
Beytülmal hepimizin güvencesi altında olmalı. Elimden gelse kendi çıkarları için kullananları en ağır şekilde cezalandırırım. Gücü yetip de sorgulamayanı da onların suç ortağı sayarım. Görevler zenginleşme aracı olmamalı. Yüce Rabbim “Kul hakkı ile karşıma gelme” diyor. Kul hakkını gasp edenlere gücümüz yetmeyebilir ama Yaradan onları kıldıkları namazları ile asla af etmeyeceğini düşünürüm.
Bence hep iyilik yapın, belki kötüler de size özenir de iyilik yapmayı öğrenirler.
Sosyal medyada bazı sözler paylaşırım. Onlar benim ruh halimi yansıtan sözler değil, toplumun ruh halini yansıtıyor. İnsanlar çok gergin. Ekonomik sıkıntı, birçok sıkıntıya yol açıyor. Bunun anlamak için ekonomist, sosyolog veya psikolog olmaya gerek yok. Agresif olmayı, ahlaksızlığı, insana yabancılaştırmayı… İnsanı, insan olmaktan çıkarır.
Matruşka bebeği merak edenlere kısaca hikayesine de değinmek istedim.
Rus sanatçı Sergey Malyuti'nin 1890 yılında tasarladığı ve ahşap oyma sanatçısı Vasily Zvyozdoçkin'in yaptığı iç içe geçmiş 8 bebek, adını döneminin popüler kadın ismi ''Matriyona''dan aldı.
Birden fazla olmasıyla kadının doğurganlığını, iç içe geçmesiyle de annenin korumacı yönünü betimleyen matruşka bebekler, 20. yüzyılın başına kadar okullarda çocukların zihinsel gelişimi, renk, boyut ve aile kavramlarını öğrenmeleri için kullanılıyordu.
Bebekler, ilk kez 1904'de Paris'teki uluslararası bir fuarda görücüye çıktı ve matruşka olarak tüm dünyada tanındı. Paris fuarının ardından dünyanın her ülkesine yayıldı.
Rusya'nın simgelerinden biri haline gelen matruşka, Türkiye'ye Sovyetler Birliğinin dağılmasından sonra geldi. Bağımsız Devletler Topluluğuna üye ülkelerdeki vatandaşlar sayesinde tanınan bebekler, Rusya ile Türkiye arasındaki ticari ilişkilerin gelişmesiyle Türkiye'de de sevilen ithal ürünlerden biri oldu.
Sonsöz; Şu üç şeyden sakının: 1-İblisi yoldan çıkaran kibirden... 2-Hz. Ademi cennetten çıkaran hırstan... 3-Kâbili kardeş katili eden hasetlikten. İmam-ı Hasan (r.a)
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!