2-3-4 Ekim 2013 tarihlerinde, Sağlıklı Kentler Birliği 9. Yıl Konferansı; "Kentsel Yaşamda Değişim ve Yeni Eğilimler" başlığıyla Karşıyaka'mızın Opera Binasında gerçekleştirildi.
3 Ekim'de yapılan açılış konuşmalarından sonra, 19.Olağan Meclis Toplantısı gerçekleştirildi. Daha sonra gerçekleşen "En İyi Uygulama" ödül töreninde ise, Karşıyaka Belediye Başkanımız Sayın Cevat Durak "Yamanlar Gençlik Merkezi" uygulamasıyla, "çevre" dalında, Belediye'mize verilen ödülü, haklı bir gururla aldı.
Üç gün boyunca birliğe üye olan Belediyeler, Karşıyaka Belediye'mizin misafiri oldular. Buluşmaya katılan belediye başkanları, bilim insanları ve belediye temsilcileri ile birlikte gerçekleşen paneller, teknik geziler, yemekler çok keyifli geçti. Katılan konuklarımız, Karşıyaka'mızın güzellikleriyle de böylece tanıştılar.
..................
Şehirler yaşayan organizmalardır ve organları iyi çalıştığında sağlıklıdır. Sağlıklı bir şehir, insan sağlığını geliştirir. Şehirlerin, yollarıyla, yeşil alanlarıyla, parklarıyla, eğitim, spor tesisleriyle, kültür ve sanat mekanlarıyla, insanlara hizmet veren diğer donatılarıyla, sağlıklı işliyor olması gerekir. Sağlıklı olmak veya olmamak insanların yaşam tercihleriyle ilişkiliyken, bir yandan da kentsel yaşam faktörlerine bağlıdır. Yerel yönetimler de böylece sağlığın geliştirilmesi için özel bir konumdadır.
Türkiye Sağlıklı Kentler Birliğinin kuruluş amacı; "Yaşanabilir Sağlıklı Kentler" oluşturmaktır. Sağlığı ilgilendiren kentsel, sosyal ve çevresel konularda eşitsizliklerin azaltılmasında destek olmaktır. Dünya Sağlık Örgütü tarafından 1980'lerde başlatılan çalışmalar daha sonra küresel bir harekete dönüşmüştür. 2005 yılında Türkiye'de Kurulmuş olan Sağlıklı Kentler Birliği'ne, Karşıyaka Belediye'mizin üyeliği 2009 yılında Mardin buluşmasında gerçekleşmiştir.
Birliğe üye olanlar öncelikle kent sağlık profilini çıkartmak durumundadırlar. Ancak bu tespitten yola çıkarak, insanların en yüksek sağlık seviyesine ulaşmalarını sağlayacak yol haritası çizilebilir. Sağlıklı kentlere üye olmak demek, kenti sağlıklı geliştirme bilincine sahip olmak, kararlı olmak, başarıyı getirecek bir yapı ve işleyiş gücüne sahip olmak demektir. "Sonuç" değil, bir yöntemdir. Çevresini geliştirebilen, kaynaklarını genişleten uzun dönemli bir kalkınma projesinin içinde olmak demektir.
Bu harekete katılanlar, sağlık alanındaki eşitsizliklerin, kentsel yoksulluk ve dezavantajlı grupların ihtiyaçları üzerine çalışırken, katılımcı yönetişim ve sağlığın, sosyal, ekonomik, çevresel belirleyicileri üzerine de odaklanırlar.
Bu çalışmalarda; "sağlık" ile "planlama"nın entegre edilmesi, sürdürülebilir gelişimin ve yönetimin desteklenmesi, kent içi ve kentler arasındaki eşitsizliklerin azaltılması en büyük hedeftir.
Kaliteli fiziksel çevre, sürdürülebilir eko-sistem, destekleyici bir toplum, halkın kendi yaşamını etkileyen kararlara katılımı ve denetimi, temel ihtiyaçların tüm kentlilere sağlanması, yenilikçi kent ekonomisi, tarihsel ve biyolojik miras bağlarının güçlendirilmesi, herkesin erişebileceği sağlık hizmeti, sağlıklı bir kentin nitelikleridir.
Yukarda da belirtildiği gibi, bu değerlere erişmek bir süreçtir ve en önemli olan şey ise bu bilince erişmek, bu süreci kararlılıkla başlatabilmektir.
Her şey bir bütündür aslında, dolayısıyla bu bilinci ve kararlılığı, İzmir'deki ve de tüm Türkiye'mizdeki belediyelerimizde, önümüzdeki dönemlerde görmek en büyük arzumuzdur.
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!