ANA SAYFA > Yazarlar > Sevgi Molva > CİNSİYET EŞİTLİĞİ

CİNSİYET EŞİTLİĞİ

SevgiMolva
Sosyal Medya :
07 Ocak 2019, Pazartesi 17:53
959 kez okundu

Cinsiyet, her birimizin bu dünyaya gelirken yanımızda getirdiğimiz özelliklerimizden biridir. Cinsiyet özelliklerimizden bir kısmı biyolojiktir tabi ki ama bir kısmı, içine doğduğumuz kültürün bize öğrettiği niteliklerdir.
Kültürün bize öğrettiği kadınlık ve erkeklik kalıpları bizi farklılaştırmakla kalmaz toplumsal kaynaklara erişimimizi de büyük ölçüde etkiler. Farklı deneyimlere sahip olmak, umutları, istekleri ve de ihtiyaçları da farklılaştırır...

Ülkemizde kadın ve erkek arasında büyük bir eşitsizlik var ve bu pek çok alanda ortaya çıkmakta. Politika alanında ise durum daha vahim. Ülkemizde kadın Belediye Başkanlarının  %0. 88 oranında, kadın Belediye Meclis Üyelerinin ise % 4.54 oranında olduğu bilinmekte.

Dünya sıralamasında bu konuda sonlardayız. Bu durumun görülmesi üzerine, Türkiye Belediyeler Birliği 2007 yılından başlayarak, kadın yerel politikacıları destekleme amaçlı programları ve belediye hizmetlerinde cinsiyete duyarlı yaklaşım metodu alanlarındaki çalışmaları, uzman kurum ve kuruluşlarla da işbirliği yaparak arttırdı.

Birliğin 12-13 Mart 2012 tarihinde Antalya'da gerçekleştirdiği Kadın Yerel Politikacılar Platformu'ndan,  önceki bir yazımda bahsetmiştim. Bu toplantıların ikincisi,  kadın yerel politikacılar arasında bilgi paylaşımının sağlanması ve yerel yönetim politikalarında eşitlik mekanizmalarına ilişkin tartışmaların yapılması amacıyla 24-25 Aralık 2012 tarihinde Ankara-Kızılcahamam'da düzenlendi.

Toplantıdaki birinci oturumun içeriği;  toplumsal cinsiyetin,  "ana akım"laştırılması üzerine idi.

Yeni duyulmaya başlanan önemli bazı kavramların biraz açıklanmasında yarar var. Bu yazıda bunu yapmaya çalışacağım. Bu kavram kısaca; toplumsal cinsiyeti ana politikalara dahil etmek, plan ve programlara yerleştirmek ve yaygınlaştırmak olarak açıklanıyor. Bu da ancak, tüm engellerin farkında olarak cinsiyet eşitsizliklerinin toplumsal kalkınmaya ve  demokratikleşmeye ket vurduğunu görerek  tüm plan, program ve projelerde cinsiyetin dikkate alınması, bir topluluğu hedefleyen her tür girişimin o toplumun üyelerini nasıl etkileyeceğinin araştırılması ve farklı ihtiyaçların dikkate alınmasının gereğine inanmakla sağlanabilir.

Bu dikkate alma işinin; planlama, uygulama, izleme ve değerlendirme aşamalarının tümüne yayılması ve yasal düzenlemeler ile politika ve programları da kapsamak üzere planlanan her hangi bir hareketin kadınlar ve erkekler açısından doğuracağı sonuçların belirlenmesi ve değerlendirilmesini de kapsaması gerekiyor.

 Nihai amaç ise cinsiyet eşitliğidir.

Kadınıyla erkeğiyle birbirini tamamlayarak yan yana yaşayan, kararları birlikte alabilen, birlikte üretip, düşünceleri birlikte eyleme geçiren bir toplum olabilmek,  amacımız...

Sivil Toplum Geliştirme Merkezi, 2007 yılında, toplumsal cinsiyet eşitliği hedefini, politika program ve proje hedeflerine yerleştirme, bu hedeflerle kaynaştırma ve toplumsal cinsiyet "ana akım"laştırma stratejisini uygulama kararı aldı, bu doğrultuda bir rehber hazırladı, 2008 yılında da stratejiyi uygulamaya başladı. Yapılan çalışmalarda öncelik, bu konudaki algıları anlamak, stratejinin nasıl günlük pratiklere yansıdığını görmek oldu.

STGM nin, ister Avrupa Birliği projelerinin kriterleri nedeniyle, ister içindeki toplumsal cinsiyet eşitliğine duyarlı kişilerin varlığıyla olsun, attığı bu adım olumlu ve çok önemli bir adımdır.

Toplumsal ilişkilerin, öğrenilmiş, geleneksel, kendiliğinden olan yapısına müdahaleyi gerektiren, dönüştürücü bu hedef; güçlü bir iradeyi zorunlu kılar. Strateji kendi haline bırakılacak bir süreç değildir.  Bir ekip oluşturulması, bu ekibin çalışmalarla ilgili geri bildirimleri toplayıp problemleri belirleyerek izlemesi gereklidir. İzleme ise, hem insan kaynağı hem de maddi kaynak gerektirmektedir.

Uygulama aşamasında, kadın ve erkeğin karar alma sürecine eşit katılımı ve eşit saygı görmesi hedeflenmektedir. Süreklilik için,  bir web sayfasının açılması, bunun kaynaklar açısından güncellenmesinin olumlu olacağı da ifade edilmektedir.

Sonuç olarak,  Toplumsal Cinsiyet "Ana akım"laştırma stratejisi, öncelikle siyasi bir kararlılık gerektirmektedir. Kişilerin yeteneklerine bağlı bir sivil toplum güçlendirme projesi değildir, gerekli destek ve müdahale ile, gerekli mekanizmayı oluşturan bir yapılandırma işidir. Kamu personeli, medya, ilgili TSK' larla işbirliği ve ortaklıklar oluşturmayı gerektirir.

Bu tür kapsamlı ve sistemli çalışmaların sürmesini gönülden diliyorum, çünkü bütüne bakılınca, bu tür projelerin; doğru ve sağlıklı uygulanabilirse ve yönetimlerce desteklenirse, hem toplumun, hem ülkenin gelişiminde çok yönlü, çok olumlu etkiler sağlayacağı kesindir.

-----------

Sorunlara çözümler bulmanın ilk adımı "farkındalık" yaratmaktır.

14 Şubat 2013 günü  tüm dünyada cinsiyet eşitsizliğini protesto etmek ve bu konuda farkındalık yaratmak için belki de 1 milyar insan aynı anda dans edecek. Bu konuya duyarlı insanları bu dansa davet ediyoruz.     Yer: Konak Meydanı-İzmir  Saat: 13.00
 


PAYLAŞ

Yazara Ait Diğer Makaleler

08.09.2024 Biz ne yapıyoruz?

29.07.2024 Yeni Dünya

17.05.2024 ''Aslında her şey kurtuluşun başlangıcıydı''

07.03.2024 Kadınlar

12.01.2024 2023-2024

27.12.2023 Yeni yıl

14.12.2023 Yerel Seçimler - Halkçı Belediyeler - Yaşanabilir Kentler

09.11.2023 10 Kasım

27.10.2023 100.Yıl

18.05.2023 19 Mayıs

24.02.2023 Hüzün

30.12.2022 2023

29.06.2022 Anları yaşamak

24.04.2022 Umut

06.03.2022 Kadınlar

13.02.2022 Haklarımız

31.01.2022 Selam olsun

26.12.2021 Bir tohum yeşeriyorsa

11.11.2021 Kayıplarımız

19.05.2021 Şu an ya da hiçbir zaman

23.04.2021 Akıl ve düşünce

09.03.2021 8 Mart

14.02.2021 5 Sorun

30.12.2020 Umut da umut

30.11.2020 Yüzleşme

29.10.2020 Günden kalanlar

09.09.2020 Bilgi çağı

29.08.2020 30 Ağustos Zafer Bayramımız

30.07.2020 İstanbul Sözleşmesi

30.06.2020 Nefes alamıyoruz!

19.05.2020 Sorumluluk

23.04.2020 Yeniden başlamak

03.03.2020 Kadınlar

31.01.2020 Başarı

30.10.2019 Yaşamak

09.09.2019 Zorba

30.07.2019 Can Yücel "Şiir insan"

23.04.2019 İnsan mıyız, değil miyiz? İşte bütün mesele bu

08.03.2019 Biz; Her birimiz İzmir’iz

21.01.2019 Vizyon ve başkan

07.01.2019 Yılbaşı

07.01.2019 Sosyal Demokrat Belediyeler

07.01.2019 Eğitim ve düşünme

07.01.2019 Sanat

07.01.2019 Seçim

07.01.2019 Kadın

07.01.2019 Yapay zeka

07.01.2019 Bir yılı daha devirdik

07.01.2019 Demokrasi ve Cumhuriyet

07.01.2019 ''Ahlak'' kavramı

07.01.2019 Cumhuriyet kadını

07.01.2019 Uygarlık

07.01.2019 Sanat

07.01.2019 Kitap üzerine...

07.01.2019 Canımı yakma

07.01.2019 Sevgi üzerine

07.01.2019 Mutluluk üzerine

07.01.2019 Yavaş intihar

07.01.2019 Gidiyor

07.01.2019 Cumhuriyet!..

07.01.2019 Barış Barış Barış

07.01.2019 Kaos

07.01.2019 Yaşanabilir kentler...

07.01.2019 Büyük insanlık

07.01.2019 Kent ve Dönüşüm - çözüm

07.01.2019 Kent ve dönüşüm

07.01.2019 62'den tavşan yapardık...

07.01.2019 Seçim

07.01.2019 Direniş!..

07.01.2019 Hep beraber

07.01.2019 İzmir'in vizyonu ne olmalı -4-

07.01.2019 İzmir’in Vizyonu ne olmalı-3

07.01.2019 İzmir'in vizyonu ne olmalı -2-

07.01.2019 İZMİR’in VİZYON PLANI

07.01.2019 Seçim...

07.01.2019 Doğrusu...

07.01.2019 ZOR!

07.01.2019 NE OLUYOR?

07.01.2019 ENGELLERİ KALDIRMAK (ENGELSİZ MİMARLIK)

07.01.2019 NEREYE ARKADAŞ?..

07.01.2019 KARŞIYAKA BULUŞMASI

07.01.2019 SİMGE KENT

07.01.2019 30 AĞUSTOS 1922

07.01.2019 HAYDİ!..

07.01.2019 ''AKLA ZARAR''

07.01.2019 ŞU SON GÜNLERDE...

07.01.2019 KARŞIYAKA'DAN BALKANLAR'A BİR "MERHABA"

07.01.2019 ZAMAN DARALIYOR

07.01.2019 GÜVENLİĞİMİZ

07.01.2019 POLİTİKA

07.01.2019 BİLİM ve AKIL

07.01.2019 ULAŞIM

07.01.2019 BARIŞ

07.01.2019 DÖNÜŞÜM KAÇINILMAZ

07.01.2019 EXPO (Dünya Sergisi)

07.01.2019 AYAK İZİ

07.01.2019 EN YAKIN CENNET...

07.01.2019 SÖZ KONUSU KARŞIYAKA İSE...

07.01.2019 MAYIS ÇIĞLIĞI

07.01.2019 DOĞRU, YANLIŞ


SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.


yükleniyor

Köşe Yazarları

Anket

Yeni İnternet Sitemizi Beğendiniz mi?