Bireysel, takım ya da mücadele sporlarının tamamında maç analizi çok önemli bir role sahiptir. Teknik adamların oyunu okuma becerisi diye açıklamaya çalıştıkları bu konu, günümüzde son derecede gelişmiş teknolojik araçlarla yapılmaktadır.
Futbolda 4:4.2 sonrasında geliştirilen 3:5:2 sistemi uzun süren analizlerin sonucudur. Futbolda uzun seneler yavaş tempolu maçlarla geçmişti. Ama son yıllarda tablo çok değişti. Hızlı, basit aksiyonlar, gol değeri bulacak vuruşlar ön plana çıktı. Bunlara da baktığımızda yine çeşitli yöntemlerle yapılan analizler ortaya çıkıyor.
Kuşkusuz, herhangi bir araç-gereç kullanmadan da gözlem yapılabilir. Ama buradan alınacak datalar antrenmanlar ve maçlar için yeterli olmayacaktır. Yalnızca rakip takımın analizi değil, kendi takımımızın da analizi gereklidir.
Aslına bakılırsa, spordaki maç analizi için bir bakıma swat analizidir. Uzatmadan yazarsam; rakibin pozitif ve negatif yanları, bizim takımın özellikleri, eksiklikler varsa bunun getireceği sonuçlar ve neticede antrenmanlarla geliştirilebilecek bir performans yönlendirme çalışmasıdır.
İşin teknik, taktik boyutları farklıdır. Daha çok kondisyonel yüklenme altında ortaya çıkan kardiyovasküler parametreler önem kazanmaktadır. Hücumda ve savunmadaki ortalama kalp atım hızları, oyuncuların maç boyunca kat ettikleri mesafeler, sprint sayıları, bunların bölgelere göre dağılımı, sprint mesafeleri, yönleri, pas sayısı, asist ve vuruşlar gibi bazı oyunsal karakterler de gözlenen datalar içerisinde yer almaktadır.
Diyelim ki bu bilgilere ulaştık. Her şey tamam mıdır? Mümkün değil. Elde edilen sonuçların değerlendirilmesi ve bunun antrenmanlara yansıtılması gereklidir. Bunların özet şekilde teknik adamlara iletilmesi çok önemlidir. Bu yüzde artık çoğu takım analiz için yüksek nitelikli elemanlar kullanmaktadır. Doğru ve isabetli paslar atılırken belirlenen kalp atım hızları kayıt altına alınmaktadır.
Maç esnasında çeşitli motivasyonel ve iç fizyolojik etkiler nedeni ile sporcuların aksiyonları başarı ile yapabilmesi o kadar kolay değildir. Akıllı planlamalar, uygun egzersiz modelleri ve yüksek konsantrasyon becerisi ile yürütülen antrenman programları sporcuları maça daha iyi hazırlayacaktır.
Analiz yalnızca teknik, taktik ve kondisyonel parametrelerle sınırlı kalmamalıdır. Deplasmana gidildiğinde, rakip takım taraftarlarının sizin takımınızın aleyhine yapacağı negatif tezahüratlara karşı da hazırlıklı olmak gereklidir. Buna hazırlanmak oldukça basittir. Maçlar esnasında kaydedilmiş sesler yüksek sesli hoparlörler ile antrenmanda sporculara dinletilir. Oyuncular kötü tezahüratlara karşı hazır hale getirilir.
Daha yazılacak o kadar çok şey var ki, bugün konuyu burada noktalayalım. Sonuçta, başarılı bir performans için analiz gereklidir ancak buradan elde edilen bilgilerin çok dikkatle değerlendirilmesi unutulmamalıdır.
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!