Şimdi bu dernek ile ilgili bir yazı yazma zamanı geldi gibi dememin üzerinden 3 ay geçti. Geçen yılın Kasım ayında yapılan 21. Uluslararası Spor Bilimleri Kongresi esnasında bu sivil toplum kuruluşunun genel kurulu yapılmış idi. Bu dönemdeki işlerimin yoğunluğu sebebi ile o zamanki dernek başkanımızın nazik davetini kabul edememiştim.
Genel kurula sanıyorum 61 üye katılmıştı ve İbrahim Yıldıran hocamız tek aday olarak yönetim kurulu üyeleri ile birlikte seçilmişlerdi. Fakat aradan çok kısa bir süre içinde yönetim kuruluna seçilen 2 üye hakkında TÜSF Başkanımızın bir değerlendirmesi ortaya çıkmıştı. Spor Bilimleri Derneği üyesi seçilen iki üyenin aynı zamanda Türkiye Üniversite Sporları Federasyonunun yönetim kurulu mensubu olmaları nedeni ile mevcut başkan bu konudaki bazı endişelerini bildirmiş idi.
Bu gelişmelerin ardından, bazı üyelere olan tepkilerden olduğu sanılan bir hareketle yaklaşık 245 imza toplanarak bu derneğin genel kurulunun yenilenmesine ilişkin başvuru hadisesi ortaya çıktı. Dernek tüzüğüne göre bunun yapılması hem yasal hem de doğal idi. Sonunda ocak ayının 7’sinde eğer salt çoğunluk varsa birincisi, yoksa ayın 14’ünde ikincisinin yapılması kararı verildi. Bu arada e-genel kurul yapılabileceği ortaya çıktı. Bunda karar kılındı. 18 Ocak günü birinci seçim yapılması planlandı. Yeterli çoğunluk sağlanamadığı için seçim ikinci bir tarih olan 28 Ocak’a alındı.
Bu türden bir e-genel kurula ilk defa katılma şansım oldu. Birincisinde bazı üye arkadaşlarımın sisteme giremediklerini gördüm. İkinci seçimde oldukça fazla sayıda katılım oldu ve seçim sonuçlandı. Bu demektir ki, yakında tüm seçimleri e-seçim olarak yapabileceğiz.
Yeni bir ekip görev aldı. Kendilerini tebrik ediyoruz. Türkiye’de spor bilimleri aktiviteleri çeşitli şekillerde ilerliyor. Bir tarafta akreditasyon, diğer tarafta kongre ve farklı aktiviteler yürüten bu derneğin bundan sonra neler yapabileceği merak konusudur. Çünkü, bünyelerinde spor bilimleri fakültesi bulunan Üniversite sayısı çoktan 100’ü geçmiştir. Fakültelerde sayısı 6’yı bulan bölümler aktif biçimde eğitim-öğretim faaliyetlerini sürdürmektedir. Çoğunda spor bilimlerine yönelik anabilim dalları mevcut ve yüksek lisans, doktora eğitimleri devam etmektedir.
Şimdi yapılacak iş sıkı bir durum değerlendirmesidir. Tüm paydaşların bir araya gelerek arama konferansı organizasyonunda buluşmaları gereklidir. Sporda Olimpizm ve İnnovasyon konusuna ağırlık verilmelidir. İstanbul 2036 için farklı bir hazırlık programı yapılmalıdır.
Bu konuların açılımını bir başka yazımda belirteceğim. Spor Bilimleri Deneğinin 1000’e yakın üyesi bulunmaktadır. Tüm üyeleri ülkemizin değişik bölgelerinde görev yapmaktadırlar. Bilgi, görüş ve deneyim paylaşımı çok kıymetlidir. Bunu büyük bir zenginlik olarak değerlendiriyorum. Yeni seçilen arkadaşlarıma kolaylıklar diliyorum…
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!