Bu konu günümüzde tartışmalıdır. Evde kalıp, temizlik, yemek yapıp, çocuk baksın denilen kadınlar artık ultra maraton bile koşabiliyorlar.
6 günde 260 km koşan bir kadın olan Şirin Mine Kılıç’ın konuşmalarını Radyo Gedik’te “Ayşin ile Spor Günlüğü” isimli programda keyifle dinledim. Hoşuma giden bir başka tarafı paylaşmak isterim: Kendisi, şu anda Türkiye Hentbol Federasyonu’nun Yönetim Kurulu Üyesi. Uzun seneler bu spora hizmet etmiş olanlardan biri olarak bir kadının bu kurulda yer alması güzel bir şey…
Sporcu sayılarını kadın ve erkek olarak ayırdığımızda, oranın kadınların aleyhinde olduğunu söylüyorlar. Bu konuda daha ciddi istatistiklere ihtiyacımız var. 3 Erkek sporcuya karşılık ancak bir kadının lisanslı sporcu olarak yer aldığı konuşuluyor. Doğru bilgiler için Spor Yöneticisi arkadaşlarımı göreve davet ediyorum.
Spor okullarına başvuran adayların kontenjanlarına baktığımızda yukarıda sözünü ettiğim oranların kullanıldığını görüyorum. Bazı Üniversiteler bu oranı P-50 olarak kullanıyorlar. Bu sayılar kadınların lehine bir tablo olarak görünüyor. Kadınların spor öğrenimlerinde desteklenmesi gelecek kuşaklar için önemli bir yaklaşımdır.
Kadınların yarıştıkları organizasyonlarda hem mesafe hem de yaş ile ilgili sınırlamalar bulunuyordu. Sanıyorum daha sonra bundan vazgeçildi. Özellikle uzun mesafe koşularında yöneticisi kadın olan bir yarışta bile bu farklılıklar yaşanıyordu.
Sporun yapılmasında kadınların payını arttırmanın bir başka yolu okul dönemlerinde yapılacak çeşitli organizasyonlara onların büyük oranda katılmalarının sağlanmasıdır. Burada Beden Eğitimi ve Spor Öğretmenlerine büyük görevler düşmektedir. Asla cinsiyet ayrımı yapmadan her sporda onların takımlar halinde sahalarda mücadele etmeleri teşvik edilmelidir.
Bilemiyorum ne kadar etkili olabilir ama Korfbol, her iki cinsiyetin aynı anda yer aldığı bir spor dalı olarak tavsiye edilebilir. Oyun sahası küçültülebilir, sepet boyu da azaltılabilir. Bu sporda kadınlar ve erkekler aynı anda yer alabiliyorlar. Bence bunu uygulamakta yarar var.
Başka neler yapılabilir konusunu artık çeşitli platformlarda tartışmak gerekir. Yalnızca Atletizm olarak değil tüm sportif branşlarda kadınların hem sayılarının artması hem de takım karşılaşmalarında imtiyaz sağlamanın olumlu sonuçlar yaratacağına inanıyorum.
Geleceğin sporlarının şekillenmesinde hem kadınların hem de kadın yarışmalarının sayısının artması daha mutlu bir yaşamın belirleyicisi olabilir…
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!