“Çıkardığımızın kanunun TFF’yi devre dışı bıraktığını biliyor muyuz? Özerk bir yapıya sahiptir, yasa ile kurulmuştur. Dolayısıyla bu yasa futbolu ilgilendirmemektedir.
Peki, biz kanunu özellikle futboldaki çıkmaz sokakları açılır hale getirmek için çıkarmadık mı?
Hakemleri devre dışı bırakıp sonra itirazlarını tahkimde kabul edip hakemliğe dönmelerini sağlamadık mı? Bu süreç nedeni ile uluslararası maçlarda görev almaları hayal olan hakemlerimize ne diyeceğiz?
Özerk dediğimiz federasyonun seçimlerinde siyaset rol oynamayacak mıdır?
Milli takımımızın oynadığı lig C’ye kadar inmişken başarı odaklı projeleri olan aktif bir ekip göreve gelebilecek midir?
Eski yıllarda futbolda gelir ve giderlere baktığımızda kârda idik. Fakat son yıllara gelindiğinde parasal gelirler artarken sportif performans neden düşüyor?
Yasayı çıkardık ama 5 ayrı yasa ile doğrudan ilişkili maddeleri görüyoruz.
Körfez fonunu kullanan Paris Saint Germen ile Manchester City nasıl idare ediliyor? Bilenimiz var mı?
Futbola sertçe baktığımızda kendine ait olmayan paralarla idare edildiğini görüyoruz.
Hayal satılmaya devam ediliyor. Token, NFT, Sermaye artımı konularına dikkat…
Yasada eğer yolunda gitmeyen işler olursa Meclis’e önerge verilerek gerekli değişiklikler yapılabilir.
Bu yasanın hazırlığı 2016 yılında başladı. Ancak şimdi tamamlandı. Eksiklikleri olabileceği görülüyor. Zamanla değişiklikler kaçınılmazdır. Mecliste bunları çözeriz.”
Yukarıdaki cümleleri, yakın bir zaman önce “Spor Kulüpleri ve Spor Federasyonları Kanunu” üzerine yapılan bir toplantı esnasında tuttuğum notlardan size aktardım. Tuğrul Akşar, Dursun Küçük ve Saffet Sancaklı yasayı farklı açılardan değerlendirerek bizlere aktardılar. Yorumları size bırakıyorum…
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!