Lütfen okuyun ve dikkate alın! Yakında seçim var ve kabinede spor, gençlik, eğitim için bakanlar olacak. Meclisten mi olur, dışarıdan mı şimdilik bilmiyorum ama bence bu 3 ayrı bakanlık birleştirilmelidir.
Çünkü, Gençlik ve Spor Bakanlığı hem kendi içinde hem de Spor Genel Müdürlüğündeki Federasyonları zapt etme mücadelesi yüzünden çok zaman kaybediyor. Genel Müdürlüklerin sayısı 4’e çıktı ama akıllarda yalnızca Spor Genel Müdürlüğü yer ediyor.
Okulların eğitim düzeyleri sürekli kan kaybetmesine rağmen spora bakan kalmadı! Ne bakanlık ne milli eğitim müdürleri ne de okul müdürleri sporu çoktan unutup gittiler… Yeni yapı umarım okul sporlarındaki bu geri gidişe son verir…
Okullarda spor olursa, beden eğitimi ve spor öğretmenlerine kıymet verilirse, okul spor kolları ve kulüpleri yeniden aktif hale getirilirse eğitimde başarı artacaktır. Buna inanın…
Spor Teşkilatı eskisi gibi tek genel müdür altında daire başkanlıkları şeklinde yapılanmalı, Spor Federasyonları bu teşkilatın altında yer almalı, özerklik kalkanı ardına gizlenmiş federasyonlar devlete bağlanmalıdır. Burada özerkliğe karşı olduğum şeklinde bir algının oluşmasını istemem. Bakın federasyonlara, neredeyse hepsi hala devletten bütçe almayı sürdürmektedir.
Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanlığı yapısına geri dönüş kuşkusuz kolay olmayacaktır. Çünkü, kişilere, gruplara veya bilmem nerelere o kadar çok sözler verilmektedir ki benim önerimin tersine yeni bakanlıklar çok yeni genel müdürlükler oluşturulacaktır. Bu konuda ciddi bir irade gösterilmelidir!
Bağımsız, eğitime taraflı, gerçekten yaşamını bu alana adamış insanların uzun cümlelerden oluşmayan görüşleri dikkate alınmalıdır. Kısa, basit, anlaşılır öneriler değerlendirilmelidir.
Hareket etmeyen, hareketleri kısıtlanan, spor yapmayan, bir ekip için yer almayıp yalnızca taraftarlık düzeyinde kalan spor alışkanlığı sporu ve eğitimi geliştirmez. Cep telefonlarına, tabletlere, bilgisayarlara aktarılan duratik spor öğrenciyi eğitimde ilerletemez.
Bir model olarak, dersler esnasında sıraların kaldırılmasını ve öğrencilerin ayakta ders dinlemelerini öneriyorum. Konsere gidip saatlerce ayakta kalmayı başaran ve çoğu şarkıyı ezbere söyleyen gençliğimiz pekâlâ anlatılan konuları da ayakta dinleyerek sınavlarında başarılı olacaktır.
Bu seçimi fırsat bilip sporu yeniden ayağa kaldırmada bir şans olarak değerlendirmeliyiz. Cılız tartışmalar, gereksiz test sonuçları değerlendirmeleri, okul seçimleri, sınavlar, vb. konularda zaman geçirme yerine yeni bir Türkiye konsepti ile düşünmeye başlamak bizi farklı fakat başarılı bir düzlüğe çıkaracaktır.
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!