Sanayi sitelerine uğradığım zamanlarda çoğu işi çırakların yaptığını görüyorum. Fren balatalarının değişmesi gerektiğini söyleyen servis ustasının bu kararından sonra, lastiğin sökülmesi, ömrü biten balataların yerinde çıkarılması, yenisinin takılması işlerinin tamamını çıraklar yapıyor. Hem de çok başarılı biçimde…
Bu çıraklar, çalışmakta oldukları işyerleri dışında haftanın bir gününde çıraklar okuluna gidiyorlar (Mesleki Eğitim Merkezi). Güçlü bir eğitim içeriği olduğuna inandığım bu kurumlar son derecede önemli ve gereklidir. Orada yazma, okuma, mesleki kültür edinme gibi faaliyetlere katıldıklarını biliyorum. Şimdilerde yazı yazmak sanki unutulmuş bir beceri olsa da yazımızı, güzel yazımızı unutmamamız gerekiyor.
Bu yaş grubunda olanlar, kalfa ve ustalarından görerek mesleklerini öğreniyorlar. Zamanla teknolojik gelişmelere hızla uyum sağlıyorlar. Üstelik her araç modeline göre hangi markanın daha iyi olacağına karar verecek kadar uzmanlaşıyorlar.
Hepsi birer takım taraftarı ve çalıştıkları dükkanların duvarlarında kulüp fotoğrafları asılı duruyor. Hele o yıl şampiyon olmuşsa takımın çok farklı zamanlarda çekilmiş kareleri duvarları süslüyor.
Bu çocuklarla zaman zaman konuştuğumda spor yapıp yapmadıklarını sorardım. Çoğunun, Pazar günlerinde mahalle aralarında futbol oynadıklarını öğrendim. Bir bölümünü akşamları geç de olsa ellerini yüzlerini yıkayıp mücadele sporları salonlarına ziyaret ettiklerini duydum. Aralarında vücut geliştirme sporu yapanlar bile var.
İşyerlerinin sahipleri de spor yapmayı sevenler arasında yer alıyor. Benim ziyaret ettiklerimde durum böyle. Çırak ve kalfalarının spor yapmasını destekliyorlar. Bu harika bir şey. İçimden, tamirciye gittiğimde, onların spor yapıp yapmadığını öğrendikten sonra aracımı bırakmaya karar vermeyi düşünüyorum. Çünkü spor yapanlar daha hızlı tanı koyabilen, çabuk fakat doğru iş çıkaranlar oluyor. Üstelik buradaki hizmetten memnun olunca, arkadaşlarıma ısrarla tavsiye ediyorum.
Kısaca çıraklık okulu dediğimiz mesleki eğitim merkezleri için acaba haftada en az bir saat sürecek bir spor dersi konulabilir mi? En az dört yıl süren bu eğitim sırasında egzersiz ve spor yapma alışkanlığı kazandırılabilir. Eğitim alanında çalışan arkadaşlarıma konuyu dikkatlerine sunuyorum.
Bu merkezlerdeki spor derslerinde doğru ve düzenli egzersiz yapma, çeşitli kas gruplarını geliştirme, farklı spor oyunlarının oyun kurallarını öğretme ve bizzat yapmalarını sağlama imkanları yaratılabilir.
Şimdilik bu yerlerdeki egzersizlerin yapılmasında Spor Bilimleri Fakülteleri öğrencilerinin gönüllü olarak katılmaları sağlanabilir.
Çırak deyip geçmeyin, onlar birkaç yıl sonrasında kalfa ve ardından kendi mesleklerinde usta olmaktadırlar. Bunu sporla taçlandırdıklarında, onların kendi alanlarında olağanüstü iş çıkaracaklarına inanın.
Bu sıcak yaz günlerinde onları da anmak istedim.
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!