Kasım aylarında
Akşamüstüleri saat altı buçukta,
Selanik’e doğru batar gün buradan.
Bir koyu ihtişam kalkar ayağa…
Koca bir liman durur.
Altın kabzeli bir deli güneş
Çıkar kordona
Köstekli saatlerin kapaklarına vurur.
*
Günlerden bir akşamüstü
Bindokuzyüz yirmiüç yılı
Kordon boyunda
Kramer Palas Oteli,
Kat iki.
Cumbadaki mavi masada,
Gümüş bir tabak
İçinde beyaz leblebi
Oturdu Sarışın Kurt yalnız gelmişti.
Körfez gibiydi gözleri
Sol eliyle tutu kadehi
Sigarasından bir nefes çekti,
Martılar sustu,
Körfez çekildi.
Havada kaldı vapurların düdüğü,
Paşaların kulakları çınladı.
*
Sonra çelik bir ses peydah oldu;
Kordonboyu dondu.
“Hey Dimitri!..”
“Vre gel beri”!
Dimitri sendeledi durdu,
Sessizliğin çığlığı süzüldü, üstünden geçti.
“Çıktı mı buraya sizin Kosti”?
Kat iki, Kramer Palas oteli.
Çığlık gitti, körfezin en ucundaki güneşi biçti.
Garson Dimitri kekeledi.
“Hayır Pasam”, diyebildi.
“Çıkıp da seyretmemişse batan güneşi”,
“Ne diye almaya kalkmış bu güzelim İzmir’i”.
*
Selanik’e doğru batar gün buradan.
Kasım aylarında, akşamüstüleri.
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!