Euroleague takımlarımızın final keyfi

Euroleague sezonunu hayallerinin ötesinde iyi tamamlayan Fenerbahçe Beko, Türkiye Sigorta Basketbol Süper Liginde liderliği Anadolu Efes’e kaybetmişti. Bunun açılımı olası final serisine dezavantajlı başlamaktı. Ancak sarı-lacivetliler Final Four sonrası takımın önemli yön vericisi Marko Guduric’i sakatlığından dolayı kaybetmiş ve ve seriye dezavantajlı başlamıştı.
Beşiktaş Emlakjet serisini çok rahat 3-0 ile geçen Fenerbahçe Beko ve Karşıyaka serisini 3-0 ile geçen Anadolu Efes serisinin çok zorlu geçeceğini düşünmüştük çünkü Efes tam kadro iken Fenerbahçe Guduric’den yoksun oynayacaktı. Ancak ligin büyük bölümünü Türk oyuncuları ve ortaya koyduğu sistemi risk ederek geliştiren Saras haklı çıktı. Beşiktaş deplasmanında bile yıldızlarını tribünde tutup Türk oyuncuların kafasını ve omuzlarını Ziyaettin’e kadar geliştirip önemli adım attıran Saras serinin şu ana kadar en etkin ismi oldu. Seri şu anda 2-0 Fenerbahçe lehinde olsa da tabi ki çok kaliteli bir oyuncu kadrosuna sahip olan Anadolu Efes geri dönüp seriyi çevirebilir. Liglerin son bölümünde aynı hafta içinde ligin en formda takımı Fenerbahçe’yi Ataşehir’de hem Euroleague hem de Türkiye liginde yenmeyi başaran Efes bunu yine başarabilir. Ancak ne kenar yönetiminde ne de oyuncularda o ışık ve inanç yok. İki maçta da ilk yarıda 50 sayı barajında sayıyı potasında gören Efes’e taraftarında pek inancı kalmadığı görülüyor. Erdem Can sonrası doğru bir karar ile Koç koltuğuna oturtulan Tomislav inatla ‘Bu koltuğu istemiyorum ve yardımcı Koç kalmayı tercih ediyorum’ dese de 2 yıllık kontrat imzalatıldığında HAYIR diyemedi. Emekçi Koçlar ve Altyapı Koçları A Takımı yönetmekten hoşlanmaz çünkü hayatı boyu yatırım yapıp keyif aldığı alan oyuncu yetiştirmek ya da geliştirmektir. Yani lüzumsuz şekilde Tomislav’ı sevmediği ve istemediği bir yere baskı ile Koç yapmak Efes yönetiminin eksisi oldu. Her 4 tekerlekten bir araba çıkmaz. Motor da önemlidir. Tomislav israrla İSTEMİYORUM dedi ama baskıya teslim oldu. Koç ve yardımcı Koç arasında dağlar kadar fark vardır. Biri geliştirip destek verir, diğeri maçları yönetir. Zaten yaş olarak iyice sıkıntılı sürece giren Efesli yabancıların desteği azalırken 5 yabancı kotası nedeniyle Türk oyuncu rotasyonu daha öne çıkan Fenerbahçe Beko 2 maçta da rakibini bu nedenle yanına yaklaştırmadı. Euroleague’de istatistik olarak tüm zamanların en iyi oyun kurucusu olan Nick Calathes tıpkı Euroleague’de olduğu gibi Türkiye ligi finalinde çok ağır fark yaratınca ortaya dev bir fark çıktı. Saras, Şehmuz, Metecan,Sertaç, Melih ,Tarık ve Mert ile 36 sayı üretirken Efes yerli oyunculardan Doğuş 9, Rıdvan 8, Melih 2, Burak 2, Erkan 3 sayı toplam 24 sayı üretebildi. Oturu haricinde oyuna dokunabilen pek isim olmadı. İlk iki maçın ilk yarısında berbat bir savunma performansı ile 50 sayı üzeri sayı yiyen Anadolu Efes maçın ilk yarılarında 38 sayıyı geçemedi. Lacivert beyazlıların final serisine çok inançlı hazırlanmadıkları bu istatistikler ile netleşmiş oldu. Ayrıca Tomislav’ın maçların hiç bir bölümüne net dokunuşu olmayışı gözden kaçmadı. Efes taraftarları maç içi ve maç sonu üzüntlerini net olarak ortaya koydukları gecede Fenerbahçe maçın sonunu yine Ziyaettin’in üç sayılık basketi ile tamamlarken Efes taraftarları genç oyuncuyu ayakta alkışladı. Biz buna Efes kültürü deriz.