Mustafa Kemal Paşa'nın 19 Mayıs 1919 yılında Samsun'a çıkmasıyla ulusal kurtuluş mücadelesini başlatmıştı. Bağımsızlığa giden yolu kademe kademe belirlemişti. 22 Haziran 1919 yılında yayımlamış olduğu Amasya Genelgesinde ulusal egemenliğe dayanan, tam bağımsızlığa dayanan yeni bir Türk devletinin kurulmasının gerektiğini belirtmiştir. Bu genelgeyle 23 Temmuz 1919 tarihinde Erzurum ve 4 Eylül 1919 tarihinde de Sivas Kongrelerini toplamıştır.
Biraz önce bahsettiğim bu genelgede İstanbul Hükümeti'nin bağımsızlığını kaybetme tehlikesini ve etkisini tanımlamıştı. Mustafa Kemal Paşa, heyeti ile beraber 27 Aralık 1919 yılında Ankara'ya gelerek Türkiye Büyük Millet Meclisinin kurulmasına ilişkin çalışmalarını başlatmıştı.
17 Mart 1920 yılında Ordu Komutanlarına gönderdiği genelgede Ankara'da Meclisin açılacağını duyurdu. 19 Marttaki genelgesinde yeni seçilecek olanlarla İstanbul'dan kurtulmuş olan milletvekillerinin Ankara'da toplamalarını istemişti. Kullanılacağı bina İttihat ve Terakki Cemiyet Kulübe aitti. Oturulacak sıralar Öğretmen Okulundan, bir kahvehaneden petrol gaz lambası ve soba ödünç alınmıştı.Kiremitleri de Ulucanlar Numune Mektebinden(şimdiki Cumhuriyet İlkokulu) getirilmişti. Mustafa Kemal Paşa ve beraberindeki heyet 23 Nisan 1920 tarihinde Hacıbayram Camii'nde cuma namazı kılındıktan sonra Türkiye Büyük Millet Meclisi dualarla açılmıştı. Açılış konuşmasını en yaşlı üyesi Sinop Milletvekili Şerif Bey yapmıştır: Muhterem topluluk ''İstanbul'un geçici olarak yabancı kuvvetler tarafından işgal olunduğunu ve bütün temel kurumlarıyla Hilafet makamının ve hükümet merkezinin bağımsızlığını iptal edildiğini biliyorsunuz. Bu duruma baş eğmek,milletimizin zorlanan yabancı köleliğini kabul etmesi demekti. Ancak tam bir bağımsızlık içinde yaşamak azmine sahip, ezelden beri hür ve serbest olan milletimiz bu köleliği kesinlikle red etmiş ve derhal vekillerini toplamaya başlayarak Yüce Meclisinizi oluşturmuştur. Bu meclisin en yaşlı üyesi/geçici başkan sıfatıyla ve (ilahi tevfik) başarı ile milletimizin iç ve dış tam bağımsızlığı dahilinde mukadderatını bizzat ele aldığını ve idare etmeye başladığını bütün dünyaya ilan ederek Millet Meclisi'ni açıyorum''. Türkiye Büyük Millet Meclisi tatil yapmış olan ilk resmi kuruluş olmuştu. 24 Nisan 1920'de yapılan oturumda Ankara Milletvekili Mustafa Kemal Paşa Meclis Başkanlığına seçilmişti.23 Nisan Milli Bayramlardan biridir maddesi 1921 yılında kabul edilmişti. İkincisi kanun icracısı Büyük Millet Meclisi Memurudur. Mustafa Kemal Atatürk 23 Nisan'ı 1929 yılında Çocuklara armağan etmişti ve Çocuk Bayramı olarak ilk defa kutlanmaya başlanmıştı. 27 Mayıs 1935 tarihinde çıkarılan Ulusal Bayram ve Genel Tatiller Hakkında Kanun ile ''Ulusal Egemenlik Bayramı'' olarak kutlanmaya devam edilmişti. Kanunun ikinci maddesinin b fıkrasında ''Ulusal Egemenlik Bayramı; 22 Nisan günü öğleden sonra ve 23 Nisan günü'' ifadesi yer almıştı.
1981 tarihli Ulusal Bayram ve Genel Tatiller Hakkında Kanun'da 20 Nisan 1983 tarihinde yapılmış olan değişiklikle 23 Nisan Ulusal Egemenlik Bayramının adı ''Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'' olarak değiştirilmişti. Unicef, 1979 yılını Uluslararası Çocuk Yılı olarak ilan edince TRT'nin girişimleriyle başlattığı ve her sene devam etmekte olan Uluslararası 23 Nisan Çocuk Şenliği sayesinde Türkiye'de kutlanan ilk ve tek çocuk bayramı olma sıfatını taşımaktadır.
Türk Çocukları, Dünyanın dört bir yanındaki Çocuklarını törenlere çağırarak Ulusal Egemenlik sevincini yaşatmaktadır ve tattırmaktadır. Böylece uluslararası bayram olma özelliğini kazanmaktadır. Çocuklarımızı daima Atatürk'ün izinden yürümelerini sağlamalıyız ve Atatürkçü eğitim sistemiyle yetiştirmeliyiz. Bu bayramı her türlü yasaklamalara rağmen sonsuza kadar kutlamaya devam edeceğiz. Çocuklarımıza Nutuk dahil Atatürk ile ilgili kitaplarını okumalarını öneririm. 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlu olsun.
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!