Temiz olmak, en önemli insanî ve ahlâkî kurallardan biri. Sağlıklı yaşamanın da olmazsa olmazlarından.
Temizliğe riayet edenler övülmekte ve Allah’ın sevgisini kazanacakları bildirilmekte, dinimizin temel kaynaklarında…
“Temizlik imanın yarısıdır” buyurmuş Sevgili Peygamberimiz. Bu sözüyle de temizliğin önemini en çarpıcı bir şekilde ifade etmiş. Temizliği, insanı hem dünyada hem ahirette mutlu kılacak imanın yarısı saymış.
Bu kutsal ölçüye göre, insanın bedeni, yediği, içtiği, giydiği, kullandığı eşya, oturduğu ev,teneffüs ettiği hava, yürüdüğü cadde veya sokak, dinlendiği yeşil alan, taşıdığı duygular…. Ve bizatihi kendisi temiz olmalı.
“Aslan yattığı yerden belli olur” demiş atalarımız. İnsan yattığı kalktığı yerden, oturduğu yerden, geçtiği yerden, yediği yerden, dinlendiği yerden belli olur desek yanlış mı söylemiş oluruz acaba?...
Yaşadığımız kentin, caddelerin, sokakların ve diğer ortak kullanım alanlarının kirletilmemesi ve tertemiz olması sağlık, tertip, düzen, estetik ve güzellik açısından önemli.
“Allah güzeldir güzeli sever. Allah temizdir temizi sever” buyurmuş Hz. Peygamber. Sonra da çevrenin temiz tutulmasını emretmiş.
Peygamberimiz; “ Evlerinizin önlerini temiz tutunuz.”, “Nefrete sebep olan, halkın gelip geçtiği ve gölgelendiği yerleri kirletmekten sakının.” buyurmuş. “Rahatsız edici bir şeyi yoldan kaldırmak bir sadakadır.” buyurmak suretiyle de çevrenin tertip ve düzenini sağlamanın sevap kazandıran bir davranış olduğunu belirtmiş.
Bütün bunlar, günümüzde genellikle kamu hizmeti olarak algılanan sokak ve caddelerin temizliğine gerçekte her ferdin katkı sağlaması gerektiğini göstermekte.
“-İzmir’e Toz Kondurmuyoruz” sloganıyla Belediyemizce düzenlenen temizlik seferberliğine katkıda bulunalım.
Atatürk’ün şehri, Atatürk’ü yetiştirip milletimize armağan eden Zübeyde Ana’mızın şehri güzel Karşıyaka’mıza toz kondurmayalım.
Evimizin, bedenimizin temizliğine nasıl itina ile dikkat ediyorsak, bu titizliğimizi sokaklarımız, caddelerimiz, parklarımız için de gösterelim. Çevreyi kirleten değil, temizleyen olalım. Fidanları yok eden değil, diken olalım.
Ayrıca kötü niyet ve kötü duygularla kalbimizi kirletmeyelim.
İftira ve dedikoduyla çirkin sözlerle, hakaret içerikli, kalb kırıcı sözlerle dilimizi kirletmeyelim.
Başkalarının hak ve hukukuna göz dikerek gözümüzü kirletmeyelim. İnsanların haklarını ihlâl eden değil sevgi, saygı, anlayış ve hoşgörüyle yaklaşan olalım.
Kalbimiz, içimiz, dışımız, kentimiz, sokaklarımız, caddelerimiz, parklarımız tertemiz olsun. Atatürk’ün, ebedi Karşıyakalı Zübeyde Hanım’ın, şehitlerimizin, gazilerimizin ve tüm geçmişlerimizin ruhları şad olsun. Gönlümüz sevgiyle dolsun.
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!