İnsan, eşref-i mahlûkattır. Hakk’ın en güzel surette yarattığı, kendi ruhundan üflediği varlıktır insan. Hak Teâlâ tüm yaratılmışlardan üstün tuttuğu kulunu kimsenin incitmesine razı gelmez. Çünkü insanın kalbi arş-ı rahmandır. İnsanın kalbi nazargâh-ı ilâhidir. O kalbi kıranlar, incitenler Hakk’ı incitmiş sayılırlar.
Dini öğretilerimiz, insanın insanlarla olan ilişkilerinin güzelleşmesi için temel bir ilke getirmiş, Peygamberimiz; “Kendin için istediğini diğer insanlar için de istemedikçe olgun mümin olamazsın” buyurmuş, Müslümanı “elinden ve dilinden diğer insanların zarar görmediği kimse” olarak tarif etmiştir.
Başkalarına zarar vermek bir yana, zarar verme potansiyeli taşıyan her türlü söz, tutum ve davranıştan titizlikle kaçınılmasını öğütlemiştir. Her şeyin merkezine kendisini, kendi çıkarını koyan bencil insan yerine, başkalarını da hesaba katarak, hak ve hukuka riayet ederek onlarla sevgi, saygı, barış ve huzur içinde yaşayacak insan modelini hedeflemiştir. Söz ve eylemlerde kırıcı olmaktan kaçınmayı, incitici tutumlardan sakınmayı, nezaketle davranmayı emretmiştir. Kur’an-ı Kerim, iyilik olsun diye yapılan eylemde bile miktarı ne olursa olsun incitici bir tutumun bulunması halinde onun iyilik olmaktan çıkacağını ve bunun Allah katında bir değerinin bulunmayacağını açıkça belirtmiştir.
Gönüllerini Hakk’a duydukları aşkla ve O’nun yarattıklarına gösterdikleri sevgi, şefkat ve merhametle süsleyenler, gönüllerin sultanlığına nail olurlar. Onların nezdinde asla kalpler kırılmaz, ancak gönüller yapılır. Yaratılan sevilir Yaratan'dan ötürü...
İşte Pir Hoca Ahmet Yesevî, Mevlâna, Yunus gibi gönül sultanlarımızdan biridir Hünkâr Hacı Bektaşı Velî. İnsana sevmeyi, saygı duymayı ve hoş görmeyi öğütlemiştir. “Sevgi, muhabbet kaynar yanan ocağımızda / Bülbüller şevke gelir, gül açar bağımızda / Hırslar, kinler yok olur aşkla meydanımızda / Aslanlarla, ceylanlar dosttur kucağımızda” dizeleriyle gerçek sevginin oluşturacağı ortamı resmetmiştir.
Gönlü insan sevgisiyle dolu, gönüllere sevgi aşılayan Hünkâr Hacı Bektaşı Velî, “Allah’la gönül arasında perde yoktur, dinine dizinle değil kalbinle bağlan, insanın kemâli ahlak güzelliğidir, edep elbisesini ölünceye kadar çıkartmayın, adalet her işte Hakk’ı bilmektir, düşmanlarınızın dahi insan olduğunu unutmayın, kendi nefsinize ağır geleni kimseye tatbik etmeyin” demiştir.
Maddi ve manevi temizliğe, doğruluk ve dürüstlüğe, tatlı dilli güler yüzlü ve mütevazi olmaya, çalışmaya, helal kazanç elde etmeye, ilme, okumaya büyük önem veren, “ilimden gidilmeyen yolun sonu karanlıktır” diyen Hacı Bektaşı Velî, cinsiyet ayrımı yapılmamasını, kadınların okutulmasını öğütlemiş, kadınlarını okutmayan bir milletin yükselemeyeceğini belirtmiş ve şöyle demiştir; “Erkek dişi sorulmaz muhabbetin dilinde / Hakk’ın yarattığı her şey yerli yerinde/ Bizim nazarımızda kadın erkek farkı yok/ Noksanlıkla eksiklik senin görüşlerinde.”
Türkçe yazıp Türkçe konuşan, hayatı boyunca insanların mutluluğu için çalışan büyük Türk düşünürü Hacı Bektaşı Velî “İncinsen de incitme” demiş, “Eline, diline, beline sahip ol” demiştir.
Hünkâr Hacı Bektaşı Velî’yi anma günlerinde onu rahmetle yad ederken, onun öğütleri hatırlanmalı. Hacı Bektaşı Velî’nin öğütlerine ne kadar uyabildik? Elimize, dilimize, belimize sahip olabildik mi? “İncinsen de incitme” öğüdüne rağmen, incinmediğimiz halde bugüne kadar birçok insanı incittik mi?
Hacı Bektaşı Veli’nin öğütleri kulaklara küpe olmalı. İnsan sevgisini dorukta tutan sözlerini rehber edìnmeli insanlar. Özde ve sözde öğütlerini benimseyip yaşamaya çalışmalı.
İnsan, insanları sevmeli kendini nasıl seviyorsa. İnsanları korumalı kendini nasıl koruyorsa.
İnsanları doyurmalı kendini nasıl doyuruyorsa. İnsanları düşünmeli, kendini nasıl düşünüyorsa. İnsanları küçük görmemeli nasıl kendini küçük görmüyorsa. İnsanları hor ve hakir görmemeli nasıl kendini hor ve hakir görmüyorsa. Kendi hakkını düşündüğü kadar diğer insanların da hakkını düşünmeli. Kendisi için istediği güzel şeyleri diğer insanlar için de istemeli. Kendisine reva görmediğini diğer insanlara da reva görmemeli. Kendisine yapılmasını istemediği şeyleri diğer insanlara yapmamalı. Hasılı bencillikten uzak
olmalı insan. Bencil olmamalı... Güneş gibi herkesi ısıtmalı. Toprak gibi mütevazi olmalı... Kısacası Hünkâr Hacı Bektaşı Veli gibi can gülü olmalı.
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!