Topraklara su verin, topraklara çiçek, topraklara başak verin; ama topraklara insan vermeyin.
Neredeyse her gün çocuklarını toprağa gömen annelerin, haksız ölümler ve giden evlatları karşısındaki çaresizliği, yüreği ateşle kavrulan bir yarin yalnızlığı ve o masumiyet kokan çocukların akan gözyaşları…Bu ülkede acılar dinmiyor, umutlarımızda ölüyor, öldürülüyoruz.
Siyasal , toplumsal çözümsüzlüğünüz, devletçi çözümlenişiniz, bürokratik statikonuz, uluslarası yeteneksizliğiniz ve vicdansızlık belirtilerinizin ülkemize sunduğu felaket salt ölümü üretiyor bu ülkeye. Aşamadığınız karanlığınızla, tüm kavramlar anlamını bir bir yitiriyor. Ve bu ülkede anne olmak, baba olmak, çocuk olmak… Kısaca insan olmak, hatta insan kalmak kendini ölümün soğukluğunda buluyor.
Tarihten bu yana ölümü bağıran bir Anadolu'da acıya dayanmak çok zor. Birde tarihten bu yana arsızlaşan ölüme karşı susmak, tutsak kalmak ve ölümleri siyasallaştırmak acının bir başka boyutu. Siyasal kaygıları uğruna bir ülkeyi bir baştan bir başa ölümün o soğuk soluğuyla başbaşa bırakan, savaş ve öfke neferleri ömürlerini kaliteli bir yaşam ile taçlandırırken, halka acı ve ölümü reva görmeleri kabul edilir gibi değil. Keza;
Ankara'da, Diyarbakır'da, Hakkari'de, Şırnak'ta, Reyhanlı'da, Mardin'de…
En son, aklımızı ve yüreğimizi yerinden oynatan İstanbul Atatürk Hava Limanı'nda yaşamını yitiren ve hayata tutunup tedavileri devam eden vatandaşlarımızın yaşamlarına neden olduğunuz ölümü; SAHİ KİM YARATTI ?...
Halkının güvenliğinden çok, illegal terör örgütlerinin oluşumunda yeteneğini geliştiren istihbarat; kimin hangi ihtiraslarının tatmin edilmesi peşinde?
İsrail ile sorunu siz daha iyi birlirsiniz,
Rusya'nın derdini siz daha iyi,
Kürt sorunu çözümü ve PKK sorunu konusundaki tüm gizliliğe hakimsiniz,
Mültecileri niçin bu topraklara aldığınızı ve ilk mülteci alımı ile Reyhan'lı katliamını,
GEZİ olaylarında kasıtlı yapılmak isteneni ve oluşturulan oyunu,
Suriye, Libya, Irak, Mısır politikalarındaki gizli pazarlıkları ve anlaşmaları,
Mardin'de kurulmuş pusuları, Soma'da yitenleri, IŞID terör örgütünü siz çok iyi bilirsiniz? Bildiğiniz tüm bu karmaşıklıkta, hiç bir şey bilmeyen ve hiç bir şeyden habersiz insanlığa sunulmuş bu karanlık ölümler niye?
Kısaca siz derdinizi daha iyi bilirsiniz. Bu ülkeye ve halka reva gördüğünüz ölüm niye?
Türkiye olarak 2009 yılında Davos Zirvesinde yüklendiğiniz bir ''One Minute'' gelişmesi vardı. Son yaşanan gelişmeler aklıma şunu getirdi; o çok haklı cümleyi, ''siz öldürmeyi iyi bilirsiniz.''
Mahcubuz İstanbul.
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!