Ellerimiz; avuçlarımızın içi üste gelecek şekilde gökyüzüne açıldığında, yüreğimizde yaratana açılmıştır aynı anda…
Belki okunan Fatiha’dır, belki de farklı bir yakarışla bir bütünleşme hali. Sonuçta ya şükretmek için yada isteklerimizin gerçekleşmesi için Tanrı ya yakarışı el-avuç açarak kulun yaratanı yüreğinde bütünleştirmesi ile yüceleceğini düşünerek gerçekleştirileceğine inanırız.
Hatay Üçyol ’da dönel kavşağa gelmeden önce, on onbir yaş aralığındaki erkek çocukları trafikte duran araçlara yaklaşıp el açıyorlar. Yine Yeşilyurt kavşağına dönerken küçük kız çocukları araçlar durunca el- avuç açıyorlar. Muhtemelen diğer ana arterlerde yoğunlaşan trafikte Suriyeli çocuklarla karşılaşmak mümkün. Şehrin sosyolojik yapısı komşu ülkelerden gelen mülteci akınları ile hızla değişiyor. Önceleri metropol dışı ilçelere yerleşen Suriyeli yetişkinler el-avuç açarken, şimdi ise çocuklarına ülkelerinin uzaklarında olan bir şehir merkezinde el avuç açtırıyorlar. Bizlerin aynı yaştaki çocukları; kıyafet, oyuncak beğenmezken hele çocuklarına yemek yedirmek için hayatlarından bezen ebeveynleri gördükçe, ülkelerinden uzakta tanımadıkları insanlara bir parça ekmek için-el avuç açtırmak zorunda kalan Suriyeli ebeveynlerde canından bezmiş olsa gerek.
Yine Karaman’da dini, ahlaki, milli değerleri öne çıkarmak amacıyla kurulan Ensar Vakfı öğretmeninin 45 erkek çocuğa tecavüz/taciz ettiğinin, vakfı korumak uğruna ise çocuklar ve aileleri bir kez daha mağdur ediliyor.
Ailelerin çocuklarını güvenerek teslim ettikleri vakıfta, tecavüze/tacize uğrayan çocukları koruyup sahiplenecekleri yerde, vakfın adına leke sürmemek adına olayı önce gizlenmeye, bu başarılamayınca bakanlık bazında önemsiz bir ayrıntıymış gibi gösterilmeye çalışmayı tercih edilmesine şaşırıp kalıyorsunuz.
Şimdi ellerimi açtım gökyüzüne, neredesin ey ilahi adalet! Seni aradım, çocukları dilendiren adaletsizliğin çukurunda,
Seni aradım! Tecavüze uğrayan çocukların o çirkin, zalim, şiddet dolu anda yaşadıkları zulme karşı avuçlarını açıp bir kurtarıcıya yakarışlarında,
Seni aradım! Şehirlerin bombalandığında vurulan, parçalanan küçük bedenlerin yitirilişiyle bizlerin acizliğinde,
Seni aradım! Bizlere çocuklar masumdur ve onları sevindirmenin sevabının büyük olduğunun öğretildiği yerde,
Seni aradım! Masum çocukların büyüklere el -avuç açmasına nasıl göz yumulduğuna aklım ermediği anda…
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!