ANA SAYFA > Yazarlar > Gülperi Altun > Bekarlara müjde!..

Bekarlara müjde!..

GülperiAltun
Sosyal Medya :
07 Ocak 2019, Pazartesi 17:53
3208 kez okundu

Bekarlara müjde!

Başbakan Davutoğlu seçim vaadi olarak: '’Eş bulamazsanız bize başvurun'' demiş. Evlenmek için Başbakanlığa gitmeden önce uymanız gereken kriterler ise  şöyle: İşiniz, barınacak yeriniz olacak. Sonrada, eğer eşte lazımsa, önce anne babanıza gideceksiniz, baktınız; onlar çözüm üretemedi,  başbakanlığa başvurabileceksiniz. Başbakanımız,  mutlu bir yuva kurmaktan çok ürememizi istiyormuş.

Aile, bütün toplumların desteklediği tek kurumdur oysa. Bu kurum kendi içinde özerk görülse de, bireylerin aile düzenini korumak ve ailesini geçindirme sorumlulukları; yanlışlıklara, haksızlıklara, ailesi için katlanmak zorunda kalmaları, siyasiler ve iş dünyası için yönetme kolaylığı sağlıyor.

Birde toplumun bireylere: ’İşin var, askerliğini yaptın, şu yaşa geldin, bak evde kalırsın, yaş ilerledikçe seçici olursun, bir an önce evlen’ baskısı; bireyleri farkında olarak yada olmayarak psikolojik olarak hazır olup olmadığını bilmeden yanlış bir evlilik yapabilmelerine sebep olabiliyor.

 

Öyle yada böyle evlenen bireyin mutlu sona erdiğini sanırız değil mi? Durum böyle olsaydı evlenenlere ayvayı yedin denmezdi.  Evlilik: Doğru zamanda ve doğru kişiyle, aslında karşılıklı doğru  insanlarsanız eğer; güzel bir yuvanız ve sağlıklı bir şekilde yetişmiş çocuklarınız olabilir.

Evlilik kurumundan anlamamız gereken: Hayat arkadaşı olarak seçtiğiniz kişiyle; iyi günde, kötü günde birlikte el ele, omuz omuza hayatı göğüsleyebilmektir.

Peki, hayatı göğüslemek ve el ele tutuşmak kolay mıdır?

Benim bildiğim, sadece sıradan erkekler, herhangi bir kadının elini eş olarak tutabilirler. Ancak kadın cephesinin böyle olduğunu hiç düşünmüyorum vede inanmıyorum. Aslında bir insanın, bildiğim kadarıyla hayvanlar bile beğenmedikleri türdeşleriyle birleşmezler.

Evlilik kurumunu, sadece üreme kurumu olarak görmek, ne kadar doğrudur bilemem. Hiç düşünmeden sadece üreyen kadınlar- erkekler, aralarında hiçbir diyalog olmadan sırf çocukları için  yürütülmeye çalışılan evlilikler…Mutsuz bir ailede yaşamak zorunda kalan ve adeta, diri diri gömülen, kadınlar, erkekler…

Sağlıklı evlilikler kuran, sağlıklı toplum yapısı mı? Yoksa sayısal olarak fazla evlilikler ve sağlıksız koşullarda hayata başlayıp, sağlıksız bir psikoloji ile büyüme riski içinde yetiştirilen çocuklarla, aile kurumu ayakta kalabilir mi?

Sizce Sayın Başbakan haklı mı? Kadın, erkek  ve çocuklar bir araya gelirse eşittir aile olur diye bakmak, ne kadar sağlıklı bir bakış açısı olabilir? Böyle bir durumda evlilik kurumuna; evlenecek kişilerin bu sorumluluğu taşıyıp taşamayacağına bakmak gerekmez mi?

Evlilik gibi önemli bir kurumun, ciddiyetinin farkına varılmalıdır; nasıl ki  hassas işlerde çalışacak insanların psikolojik testlerden geçirilmesi çözümcül bir tahlil olabileceği gibi evlenecek kişilerin evlilik kurumuna uygunluğu da,   psikolojik testlerden geçirilmelidir.

Hayır, önemli değil, yeter ki evlenelim diyerek,  bireylere evlilik baskısı yaparak diri diri gömülmelerini istemiyorsak, bu çıkmaz bir yerde patlak verecek, evlilikleri kuvvetle bitirecektir.  Çocuklardan gelinlerimiz, damatlarımız olmasın, sığınma evlerine gitmesin kadınlarımız, eşleri tarafından sokak ortasında infaz edilmesin, yine eşleri tarafından tecavüze uğramasın istiyorsak, bu kurumsallaşmanın hassasiyetine dokunmalıyız.

Toplumun temel taşı olan aileyi kurmadan önce, bireyler evlilik gibi ciddi bir kurumun sorumluluğunu almaya uygun mudur, değil midir diye çok ciddi tedbirler alması gerektiğine inanıyorum.

Evlilik kurumunu: Eşlerin kişiliklerini yok etmeden birbirini destekleyip geliştirdikleri, hayatlarını feda etmek zorundaymış anlayışından uzak,  karşılıklı güven, saygı, huzur ortamında hissedebilecekleri sıcak bir yuva olarak gören ben; evliliği üreme merkezi olarak görüp, birde bunu seçim vaadi olarak sunan anlayışı kınıyorum.


PAYLAŞ

Yazara Ait Diğer Makaleler


SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.


yükleniyor

Köşe Yazarları

Anket

Yeni İnternet Sitemizi Beğendiniz mi?