Türkiye spor alanında özelikle son yıllarda gelişme çabaları içinde. Çeşitli dallarda alınan sonuçlar toplumumuzu mutlu ediyor. Amma; yeterli değil. Bunun bence yolu; Avrupa, dünya, üniversite, bayanlar şampiyonalarına ev sahipliği yapmak. Yakın spor tarihimizde çok sıcak bir örnek var. Türkiye’nin bir kış sporları ülkesi olduğu halde; bu alanda Avrupa ve Dünya çapında kişisel ve takım olarak bir başarısı yoktu. 2011 yılında Erzurum’da 27 Ocak-6 Şubat arasında Üniversiteler Kış Oyunlarına ev sahipliği yaptık. 57 ülkeden 3.500 sporcuyu ağırladık. 11 daldaki yarışlar başarı ile tamamlandı. Tüm dünya oyunların yanı sıra Türkiye’den bahsetti. Bu 11 dal içinde ilk defa yüzünü gördüğümüz Curling ve kayakla atlama da vardı. O günlerde kurulan ve adını tam söyleyemediğimiz Curling’de acemi olmasına rağmen, karma takımımız Slovenya’yı 12-1 yenmişti. İşte 11 yıl sonra Üniversite Oyunlarından hatıra kalan Curling’de Kız ve Erkek Takımlarımız adından söz ettiriyorlar. Kız Milli Takımı dünya şampiyonu Kanada’ya ter döktürüyor, kar ülkesi Çekya’yı 7-5 yeniyor. Kayakla atlamada ise; yüz akımız Fatih Arda İpcioğlu’nun Olimpiyatlarda bile adı geçti. Bunlar dev şampiyonanın ülkemize tanıtımın yanı sıra, bıraktığı altın tortularıdır. Ülkemizi uluslararası organizasyonlarda temsil edenler bu büyük görevi hakkıyla yapar ve ülkemize şampiyonalar getirebilirlerse; bu altın tortuları ülke sporuna çok şeyler kazandıracaktır.
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!