Hedef bir fair play kuşağı yetiştirmek

17 Kasım 1981’den bu yana önceleri yavaş, sonraları teşkilatlanarak, özellikle son 20 yılda ülkemizde Fair Play’i anlatmak, tanıtmak, Türk halkının özünde olan bu erdemi her alanda duyurmak, canlandırmak için Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi’nin şemsiyesi altında ‘İyiye, doğruya, güzele’ sloganı ile büyük bir uğraş veriyoruz. 81 ilin 70’e yakın üniversitesinde paneller düzenleyerek, sergiler açarak, filmler göstererek, hem geleceği teslim edeceğimiz öğrencilere, hem de öğretmenlere, antrenörlere, sporculara Fair Play’i anlatmaya çalışıyoruz. Bu çabanın adı TMOK Fair Play Kervanı. Kutsal Bayramımız bu Ramazan Bayramında Fair Play Komisyonu üyelerime yolladığım bayram tebriğinde, “ Kutsal Kervanın Mücahitleri” diye hitap ettim. Mücahitin lügattaki tarifi şöyle: Kutsal bir ülkü uğruna savaşan kimse. Bütün bu çalışmaları gönüllü yapan, Avrupa ve Dünyada ödüller kazanan, seçkin arkadaşlarımın hedefleri şöyle özetlenebilir: Sporda ve toplumda Türk ulusunun DNA’sında zaten var olan Fair Play olgusunu pekiştirmek, yaymak ve her alanda uygulamak. Peki, bu konuda özelikle tüm medyadan ne bekliyoruz?

* İlk olarak tüm sporlara ve onları yapan sporculara eşit hak tanımalarını istiyoruz.

* Bir holigan gibi değil, tarafsız olarak olaylara bakılmasını istiyoruz.

* Kişisel, kurumsal saplantılardan kurtulmalarını istiyoruz.

* Başarılı gözüken bir şampiyonluk kadar, o şampiyonluğun içinde Fair Play’a yakışmayan olayların da tarafsız olarak yansıtmalarını istiyoruz.

* Tabii bunun için de medyayı yönetenlerin kendi görevlerinde uzman olmalarını ve ekiplerini konularında uzmanlardan kurmalarını bekliyoruz.

O zaman gayretlerimiz boşa gitmeyecek, Fair Play kuşakları yetişecek, çoğalacak ve gelişecektir. Ümit fakirin ekmeği demişlerse de; ülke sporu için biz ümidimizi yitirmeyeceğiz.

Sayın okuyucularımızın Ramazan Bayramını kutlarım.