Dünya tarihini inceleyenler büyük imparatorluklardan çoğunun çökmelerinin ekonomik sorunlardan ileri geldiğini görürler. Bu, yalnız imparatorlukların başına gelen bir olay değildir. Toplumun en küçük bireyinde bile mali durum iyi yönetilmezse sonucu çöküş olur.
1950’de profesyonelliği kabul eden “Türk Futbolu” neredeyse bir asıra yaklaşırken mali yönetim konusunda geçersiz not aldı. Hatta son 10 yıl içinde de başta 4 büyük kulüp olmak üzere hepsi uçurumun kenarına kadar geldi. Borç 6.5 milyar TL.
Nihayet; bu yıl Futbol Federasyonu ülkenin önemli bir yapısı olan Bankalar Birliği ile adeta felakete giden bu konuya çare buldu. Önümüzdeki günlerde açıklanacak anlaşma ile artık kulüp bütçesinden har vurup harman savurmak ortadan kalkıyor. FIFA ve UEFA’dan gelenler dahil, tüm gelirlerin yarısı, ödenecek borçlara gidecek. Dev bütçeli transferler yok. Yapan, kararı veren kendi cebinden ödeyecek. Böylece kulüp borçları yönetilebilir duruma gelecek. Bunlar adeta bir devrim gibi gelse de önemli olan, bu çarkın ciddi olarak kontrolüdür. Bu konuyu Bankalar Birliği’nin detaylı açıklaması lazım. Çünkü; bu mali harabe bugüne kadar sevgi ile sorumluğu karıştıran ve spor kulüpleri yasasındaki aklanma ile avam tabirle paçayı kurtaran pek çok yöneticinin yüzünden oldu.
Artık o günlere dönmek olmamalı ve Bankalar Birliği bu ciddi atılımla ülke futboluna hizmetinden dolayı Altın Madalya almayı hak etmelidir.
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!