Daha bugünden...
El sıkışmıyorlar.
Selamlaşmıyorlar.
Telefonlaşmıyorlar.
Doğal olarak...
Yan yana gelmiyorlar.
***
İzmir'in seçilmişi ile atanmışı birbirine hasım.
30 Mart'ta sonra ne olacak?
Bu tablo böyle mi devam edecek?
***
İzmir'e geldiğinden beri yıldızları barışmadı.
Vali Mustafa Toprak, Büyükşehir Başkanı Aziz Kocaoğlu'nu sevmedi.
Başkan da, Vali'yi mülki amir olarak görmedi.
İnce ince laf atmalar...
Gönderme yapmalar...
Zorluklar, engeller...
Şehrin tarihinde görülmemişleri yaşattı.
***
Kocaoğlu, resmen çekti kılıcı.
" Vali, AKP il başkanı gibi"
AK Parti'nin il Başkanı da nasibini aldı:
" Çalışmıyor, yetersiz. Görevini vali yapıyor."
Yetmedi.
Valiyi de tembellikle suçladı.
" İş yaptığını görmedik ki... Bütün gece ya tweet atıyor, ya da polise ‘savcının dediğini' yapmayın talimatı veriyor"
***
Seçim sonucu alındı kabul edelim.
Diyelim ki;
Aziz Kocaoğlu kaybetti.
Mesele yok.
Yerine gelecek Başkan ile Vali uyumlu, gönüllü çalışır.
Belki...
Seçilen, Vali'nin üzerine çıkar!
Yine diyelim ki;
Mevcut başkan yeniden kazandı.
Anlaşamadığı Vali karşı binada, makamında.
Hizmet aşkı nasıl sürecek?
Vilayet bürokrasisi tavır alacak.
Belediye bürokratları direnecek, karşı atak mı yapacak?
***
Her olayda "sen-ben" çekişmesi.
Faturası?
Vatandaşa. Yani sana, bana, ona.
***
Oyunda gibi parmakla sayıp ayıramayız ki...
" Ya şundadır, ya bunda"
Demokraside her şey var da...
Yok böyle dalga!
***
Böyle gider mi hava?
"Gitmez, sürmez" deniliyorsa...
Kararı vereceksin sandıkta!
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!