“İster içgüdü…
İster altıncı his…
İster güçlü sezgi…
İster içime doğan…
İster Devaju…
Demiş olayım.
Adaletin değişmez terazisi varsa…
Atilla Sertel, yerine geri dönecek, TBMM rozetini takacaktır”
***
CHP İzmir’de ön seçime girerek bileğinin hakkıyla oy alarak seçilebilir 6.b sıraya yerleşen Atilla Sertel için bu kadar iddialı yazmıştım.
Yüksek Seçim Kurulu’nun adaylıktan düşürme kararı eksik bilgi, belgelere dayanıyordu.
Hukukçularla savunmasını hazırladı.
Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvurusunu yaptı.
Raportörler, başvuruyu olumlu değerlendirerek görüşü genel kurula sunuldu.
Ancak…
Yüksek Mahkeme’nin gündemine giremedi.
“ Süresi belli ve kısıtlı” olmasına rağmen, görüşme sırasına konulmadı.
Geçen hafta sonu bir umuttu.
Dosyası incelense belki yeniden adaydı.
Bitti.
***
Artık geriye dönüş yok.
30 yıldır inatla, hırsla, azimle verilen siyasi mücadele, bu dönem böyle kapandı.
Sertel, sandığa girecek listeye dönemedi.
İddiam da havada kaldı!
***
Atilla üzülmemeli.
Böyle kayıp, aslında büyük kazançtır.
Tarihe geçen hakkındaki bu karar…
Torunlarına bırakacağı onur anısıdır.
Yaşamın adaleti var ise- ki var- bir gün hakkını yeniden verecektir.
***
Üzüntü veren, düşündüren mesele...
Yalnız kalmasıdır.
“ Milletvekilliği kesin” döneminde alkış tutanların…
Buhar misali kaybolmasıdır.
***
Ama…
Politikanın fıtratında, özünde bu döneklik vardır.
Adaletsizliğin ötesinde…
İnsanı çürüten acıdır!
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!